Yerel Haberler
Sivas
Sivas’ta uyuşturucu tacirlerine jandarma operasyonu: 4 kişi tutuklandı
31 Ekim 2024 Perşembe - 17:49 Sivas’ta uyuşturucu tacirlerine jandarma operasyonu: 4 kişi tutuklandı Sivas İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaretine yönelik yapılan operasyonda 6 ayrı adrese operasyon düzenlendi. Operasyon çerçevesinde gözaltına alınan 7 kişiden 4’ü tutuklandı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, İmranlı ilçesi ve köylerine uyuşturucu operasyonu düzenledi. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaretine yönelik yapılan çalışmalar neticesinde; 6 ayrı adreste yapılan operasyonlarda 7 şahıs yakalandı. Şahısların evlerinde yapılan aramalarda 1 iklimlendirme tertibatı, 250 gram esrar, 5 gram kenevir tohumu, 3 kubar esrar öğütücü, 1 hassas terazi, 3 ruhsatsız tabanca, 7 ruhsatsız av tüfeği, 113 tabanca mühimmatı, 15 av tüfeği fişeği, 48 tarihi eser niteliği taşıyan sikke ve obje ile 3 arama dedektörü ele geçirildi. Olaya karışan 7 şüpheli şahıs gözaltına alındı. Şüphelilerden 4’ü çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken 1 şüpheli şahıs adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 2 Şüpheli şahıs ise ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada; “Sivas İl Jandarma Komutanlığı’nca vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğinin sağlanmasına yönelik olarak alınan tüm tedbirler arttırılarak aynı azim ve kararlılıkla sürdürülecektir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.” ifadelerine yer verildi.
Emekliliğini çocuklara adadı, Türkiye’nin ilk çocuk köyünü kurdu
31 Ekim 2024 Perşembe - 10:05 Emekliliğini çocuklara adadı, Türkiye’nin ilk çocuk köyünü kurdu Sivas’ta yaşayan Kemalletin Namoğlu, hayalini kurduğu çocuk köyünü atıl evlerden topladığı ahşaplarla kurdu. Kendi imkânlarıyla yıllar boyunca emek vererek atıl tahtaları çocuklar için mutluluğa dönüştürdü. Sivas’ta yaşayan 70 yaşındaki Kemalettin Namoğlu, emeklilik hayatını çocuklara adayarak Türkiye’nin ilk çocuk köyünü kurdu. Emeklilik hayatını doğada geçirmek için bir arazi arayışına çıkan ve bulduğu arazide ev yaptırmayı planladığını belirten Namoğlu planlarının torunları sayesinde değiştiğini anlattı. Bir gün bu arazide torununun minik bir ev istemesi üzerine bu minik evlerden yapan Namoğlu, “Torunum bir tane daha istedi. Sonra bir tane daha derken iş bu noktaya geldi” şeklinde konuştu. Yapımında eski evlerden çıkardığı tahtaları kullanan Namoğlu, oluşturduğu çocuk köyüne 28 minik ev yaptı. Minik evlerin her birinin yapımı için yaklaşık 1 hafta emek sarf eden Namoğlu, “Yeter ki çocukların canı sağ olsun. Burada gelip keyifli vakit geçirsinler bu bana yeter” dedi. “Çocuklar buraya doyamıyor” Namoğlu, ailelerin direksiyonu bu yöne kırınca çocukların adeta arabadan atlayarak indiklerini söyleyerek, “Biz ailecek döşemeciyiz. Babam demiryollarında döşemeciydi. Bizde annem ve diğer kardeşlerimizle evde çalışıyorduk. Ben aynı zamanda demiryollarında işçiydim. Kurumdan emekli olduktan sonra torunlarımla buraları gezmeye geliyorduk. Ev yapmak için arazi arıyordum. Burayı buldum aldım. Torunlarım ev istediler. Onlara bir tane minyatür ev yaptım. Bir tane daha istediler bir tane daha yaptım. Dede yine yap dediler. Böylelikle evler çoğaldı. Odunları eskiciden alıyorum. Eski evlerden çıkma parçalar bunlar. Bu evleri yapıp buraya koydukça tüm Türkiye buraya gelmeye başladı. İhtiyaçlı olan insanlara bu evlerden hediye ettim. Şimdi artık ticaretine başladık. Aileler burayı görüp direksiyonu bu yöne kırınca çocuklar adeta arabadan atlıyorlar. O kadar heyecanlı oluyorlar ki bu heyecanı hiçbir yerde göremezsiniz. Hemen inip bu ev senin şu ev benim diye kendi aralarında paylaşıyorlar. Buradan gitmek istemiyorlar, ağlayarak ayrılıyorlar. Buraya doyamıyorlar. Toplam 28 ev var. Küçük evlerin yanı sıra büyük evlerde yapmaya başladık. Çocuklar kırıp döküyorlar hiç önemli değil. Yeter ki kendilerine zarar gelmesin” ifadelerine yer verdi. “Herkes gelip görmeli” Çocuk köyüne ailesiyle geldiğini söyleyen 6 yaşındaki Ecrin Sena Çetin, “Burada kardeşimle oynamayı zaman geçirmeyi çok sevdim. Burası çok güzel. Herkes gelip görmeli. Burada zaman geçirmek çok eğlenceli” dedi. “Çocuklar burada güzel zaman geçirebilirler” Evler kilitli ama istenildiğinde açılıyor diyen 9 yaşındaki Yunus Emre Akkişi, “Bugün çocuk köyündeyiz. Küçük evler var. Kilitliler ama istediğimizde açıyorlar. Burayı çok beğendim. Küçük evlerin içerisinde girdim. Çevresinde fotoğraf çekindim. Küçük kuzenlerimle oyunlar oynadık. Çocuklar burada güzel zaman geçirebilirler herkese burayı tavsiye ederim” şeklinde konuştu. “Gerçeğe benziyor” Bu alanın çok eğlenceli olduğunu vurgulayan 11 yaşındaki Elifnaz Bilgaç ise, “Burayı çok güzel buldum. Çok eğlenceli bir alan. Gerçeğe benziyor. Çok iyi tasarlanmış. Burada oyun oynadık. Fotoğraflar videolar çekindik. Buradaki evlerin hepsi küçücük” ifadelerini kullandı.
Sivas’ta yün yorgan mesaisi
30 Ekim 2024 Çarşamba - 10:23 Sivas’ta yün yorgan mesaisi Sivas’ta havaların soğumasıyla beraber yün yorgana talep arttı. 40 yıldır yün yorgan işlemesi yapan Şinasi Toprak, siparişleri yetiştirebilmek için günde 16 saat mesai yaptığını söyledi. Sivas’ta ve yurt genelinde hava sıcaklıklarının düşmesi ile yün yorganlara talep arttı. Astım ve alerji gibi solunum sıkıntıları yaşayanlar yün yorganı tercih ediyor. Köylerden temin edilen koyun yünü fabrikalarda veya mahalle aralarında kadınlar tarafından yıkanıp temizlenerek yorgan yapımı için hazır hale getiriliyor. Sivas’ta 40 yıldır yün yorgan işlemesi yapan Şinasi Toprak, babasından öğrendiği mesleğin son temsilcilerinden. Sivas soğuk olduğu için daha çok yün yorganların tercih edildiğini söyleyen Toprak, sağlık açısından yünün birçok faydası olduğunu ifade etti. “Yün ve ipek yorgan yapıyorum” 40 yıldır yün yorgan imalatı yapan Toprak, “4O yıldır bu mesleği yapıyorum. Babadan kalma mesleğimizdir. İlkokuldan çıkar babamızın yemeğini alıp hemen dükkâna giderdik. Bu sayede mesleği öğrendik, yıllardır da bu mesleği yapıyoruz. Yün, ipek yorgan yapıyorum burada. Tek kişilik bir yün yorganın yapımı ortalama bir buçuk, iki saattir. Yapımında dikkatli bir şekilde dikmek gerekiyor. İnceliklerini de ancak biz biliriz, müşteri pek bilmez dikimindeki incelikleri. Biz isteğe bağlı olaraktan yorgan yapıyoruz. Yüne alerjisi olan insanlar oluyor, onlara da elyaf yorgan imalatı yapabiliyoruz. Sivas kış memleketi olduğu için yün yorgan burada daha çok tercih ediliyor. Sağlık açısından ve sıcak tutma açısından yünün birçok faydası var. Kullanmış olduğumuz yünleri de köylerimizden temin ediyoruz. Fabrikalarda, mahalle aralarında kadınlara yıkattırıyoruz, temizletiyoruz, dikime hazır bir hale getiriyoruz” dedi. “Çok yorucu bir meslek” Oturduğu yerden para kazanıyormuş gibi gözükse de dışarıdan göründüğü gibi olmadığını belirten Toprak, “Benim yapmış olduğum yün yorganların fiyatı tek kişilikler bin 500 lira, çift kişilikler bin 750 lira. Müşteri yününü ve bezini getirir ise el emeği olarak, tek kişiliği 400 lira, çift kişiliği 500 liraya sırıyıp teslim ediyoruz. Bizim işimiz ağır iş. Oturduğunuz yerden para kazanıyormuşsunuz gibi gözükse de dışarıdan göründüğü gibi değil. Gün içerisinde insanların siparişlerini yetiştireceğim diye 15-16 saat çalıştığımız oluyor. O yüzden çok yorucu bir meslek. Yeni eleman kesinlikle yetişmiyor. Benim kalfalık dönemimde babamın yanında tezgâhta çalışan en az 4-5 tane elemanımız olurdu. Şu anda bütün yorgancıları gezecek olursanız hiçbirinin yanında, tezgâhında bir tane eleman yok. Yeni eleman yetişmiyor” diye konuştu.
Atatürk ve silah arkadaşları için ikinci kez mevlit okuttu
29 Ekim 2024 Salı - 18:05 Atatürk ve silah arkadaşları için ikinci kez mevlit okuttu Sivaslı iş adamı Gültekin Çetin, Atatürk ve silah arkadaşları için bu yıl ikinci kez Mevlid-i Şerif okuttu. Kale camiinde okutulan mevlide çok sayıda vatandaş katıldı. Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde turizmcilik işiyle uğraşan Gültekin Çetin, yıllardır içinde ukde kalan düşüncesini gerçekleştirmek için bu yıl yeniden kolları sıvadı. Çetin, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yılı nedeniyle kent merkezinde bulunan tarihi Kale Camii’nde Mevlid-i Şerif programı düzenledi. Bu yıl ikinci kez Çetin, tarafından düzenlenen mevlit programına çok sayıda vatandaş katıldı. Atatürk için eller semaya yükseldi, dualar edildi. Programın ardından vatandaşlara gül suyu ve lokum ikram edildi. Programı düzenleyen Çetin, Atatürk ve silah arkadaşları için okuttuğu mevlit nedeniyle sevinçli ve onurlu olduğunu söyledi. Geleneksek hale getirmek istiyor Çetin yaptığı açıklamada, mevlit programını geleneksel hale getirmek istediğini ifade ederek, "Bu dünden bugüne değişmiş bir olay değil. Uzun yıllardır yaklaşık 7 yıldır düşünüyordum. Bunu yapmanın heyecanı içerisindeydim. Geçen yıl ilkini gerçekleştirdik. Türkiye’de bireysel olarak Atatürk’e ve silah arkadaşlarına mevlit okutmanın heyecanını yaşıyorum. Bu benim için bir onur meselesi. İlkini yapınca ikincisini yapmak daha heyecan verici oldu. Bunu geleneksel hale getirmek için üçüncüsünü de düzenleyeceğim. Nasip olursa üçüncüsünü Erzurum’da yapacağız. Orada olmazsa bile Sivas’ta kesinlikle yapacağım. Benim için Cumhuriyetin kuruluşunun 100 ve 101. yılında bu programı yapmak ayrı bir önemi var" dedi.
Atatürk ve silah arkadaşları için ikinci kez mevlit okuttu
29 Ekim 2024 Salı - 18:00 Atatürk ve silah arkadaşları için ikinci kez mevlit okuttu Sivaslı iş adamı Gültekin Çetin, Atatürk ve silah arkadaşları için bu yıl ikinci kez Mevlid-i Şerif okuttu. Kale camiinde okutulan mevlide çok sayıda vatandaş katıldı. Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde turizmcilik işiyle uğraşan Gültekin Çetin, yıllardır içinde ukde kalan düşüncesini gerçekleştirmek için bu yıl yeniden kolları sıvadı. Çetin, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yılı nedeniyle kent merkezinde bulunan tarihi Kale Camii’nde Mevlid-i Şerif programı düzenledi. Bu yıl ikinci kez Çetin, tarafından düzenlenen mevlit programına çok sayıda vatandaş katıldı. Atatürk için eller semaya yükseldi, dualar edildi. Programın ardından vatandaşlara gül suyu ve lokum ikram edildi. Programı düzenleyen Çetin, Atatürk ve silah arkadaşları için okuttuğu mevlit nedeniyle sevinçli ve onurlu olduğunu söyledi. Geleneksek hale getirmek istiyor Çetin yaptığı açıklamada, mevlid programını geleneksel hale getirmek istediğini ifade ederek, “ Bu dünden bugüne değişmiş bir olay değil. Uzun yıllardır yaklaşık 7 yıldır düşünüyordum. Bunu yapmanın heyecanı içerisindeydim. Geçen yıl ilkini gerçekleştirdik. Türkiye’de bireysel olarak Atatürk’e ve silah arkadaşlarına mevlit okutmanın heyecanını yaşıyorum. Bu benim için bir onur meselesi. İlkini yapınca ikincisini yapmak daha heyecan verici oldu. Bunu geleneksel hale getirmek için üçüncüsünü de düzenleyeceğim. Nasip olursa üçüncüsünü Erzurum’da yapacağız. Orada olmazsa bile Sivas’ta kesinlikle yapacağım. Benim için Cumhuriyetin kuruluşunun 100 ve 101. yılında bu programı yapmak ayrı bir önemi var” dedi.