Yerel Haberler
Sivas
23 Kasım 2024 Cumartesi - 11:30 Sınıf öğretmeninin meslek aşkı: Emekli olmasına rağmen gönüllü olarak çalışmaya devam ediyor Sivas’ta emekli olmasına rağmen öğrencilerinden kopamayan sınıf öğretmeni Ömer Uzundağ, gönüllü her gün okula giderek okulun tamirat ve tadilat işlerini kendi elleriyle yapıyor. Sivas’ta 40 yıllık meslek hayatının ardından emekliye ayrılan 70 yaşındaki sınıf öğretmeni Ömer Uzundağ, öğretmenlik sevgisini emeklilikte de sürdürüyor. 17 yıl görev yaptığı Mimar Sinan İlkokulunda öğrencilerinden ve okulundan kopamayan Uzundağ, her gün okula giderek tamirat ve tadilat işlerini kendi elleriyle yapıyor. Uzun yıllar hizmet verdiği okulun çatısından duvarlarına, sınıf mobilyalarından bahçe düzenlemesine kadar birçok işi gönüllü olarak üstlenen Ömer Uzundağ, çalışmalarıyla hem okul yönetiminin hem de velilerin takdirini kazanıyor. Sadece öğrencilerine emek vermediğini vurgulayan Uzundağ, “Okulun ihtiyacı oldukça hiçbir karşılık beklemeden ne gerekiyorsa yaptım. 11 tane torunum var. İkisi yan yana geldiği zaman evde gürültülerine tahammül edemiyorum. Fakat bu okula geldiğimde çocukların cıvıltıları bana huzur veriyor” dedi. “Okul bana huzur veriyor” Torunlarının sesine tahammül edemeyip okuldaki çocukların cıvıltısıyla huzur bulduğunu belirten Uzundağ, “2 yıl önce Mimar Sinan İlkokulundan emekli oldum. Emekli olmama rağmen okulumdan ayrılamadım. Bu okulda yaklaşık 17 yıla yakın görev yaptım. Ben sadece öğrencilerime emek vermedim. Öğrencilerim dışında okulun her türlü tadilat ve tamirat işleriyle uğraştım. Burada görünen malzemelerin neredeyse tümü bana aittir. Tek çivi tanesini bile atmadım. Bulduğum çivileri getirdim burada bir malzeme dolabı oluşturdum. Okulun ihtiyacı oldukça da hiçbir karşılık beklemeden ne gerekiyorsa yaptım. 11 tane torunum var benim. İkisi yan yana geldiği zaman evde gürültülerine tahammül edemiyorum. Fakat bu okula geldiğimde çocukların cıvıltıları bana huzur veriyor. Çoğu zaman okulu ben açarım. Öğretmen arkadaşlarım bana eksikleri söyler. Kapı kolları olsun, sıraların çıkan vidası olsun ne olursa gelir söylerler. Öğleden sonra çocukların dersi bitip gittiğinde benim mesaim o zaman başlar. Çocuklar gidince tamir görmesi gereken her şeyi yaparım. Gece 1’e kadar çalıştığımı bile biliyorum. Merdiven boşluğunu sınıf yaptım” ifadelerine yer verdi.
Noah Sonko’dan Fenerbahçe açıklaması!
04 Kasım 2024 Pazartesi - 15:18 Noah Sonko’dan Fenerbahçe açıklaması! Sivasspor’un defans oyuncularından Noah Sonko Sundberg, hafta sonu Fenerbahçe ile oynayacakları maça ilişkin, “Çok önemli bir maç. Büyük bir takıma karşı oynayacağız. İyi bir hocaları var, iyi bir takımları var. Oraya gidip elimizden gelenin en iyisini ortaya koyup, iyi bir sonuçla dönmeye çalışacağız” dedi. Sivasspor’da futbolcu Noah Sonko Sundberg, bugün gerçekleştirilen antrenman öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Noah Sonko, ligde geçtiğimiz hafta sahalarında oynadıkları ve 2-1 kazandıkları Çaykur Rizespor maçında iyi bir galibiyet aldıklarını belirterek, “İki tane gol attım. Çok güzel bir şey benim için. Takım olarak da galibiyeti hak ettiğimizi düşünüyorum” diye konuştu. İlk yarı çok iyi performans ortaya koyamadıklarını kaydeden Sonko, "Topun kontrolü bizde değildi ama ikinci yarı bambaşka bir futbol ortaya koyduk. İyi mücadele ettik ve maçı kazandık. Aynı zamanda şunu da unutmamak gerekir ki; taraftarlarımızın desteği çok büyüktü. Onların desteği ve sevgisi sayesinde maçı kazandık" ifadelerini kullandı. “Maçta çok odaklanmıştım” Çaykur Rizespor karşında attığı frikik golünü daha önce çalışıp çalışmadığının sorulması üzerine Sonko, "Çok özel bir çalışma yoktu. Maçtan bir önceki gün 10 frikik kullandım, 2-3 tanesini gol atabilmiştim. Genel olarak özel bir şey yapmıyorum. Bir ritüel olarak düşünürsek, maçta çok odaklanmıştım. 3 adım geriden başlayıp frikik şutunu öyle çektim ve gol attım. Bu da tamamen odaklanmamın sonucuydu" diye konuştu. "Çok önemli bir maç" Ligde pazar günü deplasmanda oynayacakları Fenerbahçe maçını da değerlendiren Sonko, "Çok önemli bir maç. Büyük bir takıma karşı oynayacağız. İyi bir hocaları var, iyi bir takımları var. Oraya gidip elimizden gelenin en iyisini ortaya koyup, iyi bir sonuçla dönmeye çalışacağız" dedi.
Bu hastane borçsuz 4 hastaneden biri olmayı başardı
04 Kasım 2024 Pazartesi - 13:20 Bu hastane borçsuz 4 hastaneden biri olmayı başardı Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Türkiye’deki borçsuz 4 hastaneden bir oldu. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi, yaklaşık 190 milyon lira borçla devralındıktan sonra Başhekim Prof. Dr. Ömer Tamer Doğan’ın yönetiminde borçsuz bir yapıya kavuştu. Geçen 6 yıllık süreçte yapılan yenilikçi çalışmalar sayesinde üniversite hastanesi, Türkiye’de borçsuz 4 hastaneden biri olmayı başardı. Teknolojik açıdan da örnek gösterilen bir sağlık merkezi haline geldi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi, Gazi Üniversitesi Hastanesi ve Cerrahpaşa Hastanesi ile birlikte borçsuz kalmayı başaran nadir hastanelerden biri olarak öne çıkan SCÜ hastanesi yapılan fiziki ve teknolojik yatırımlarla da dikkat çekmeye devam ediyor. “Yoğun bakım yatak sayısı 126’dan 183 yatağa çıkarıldı” Başhekimlik süresince yapılan bazı çalışmalar hakkında da bilgiler veren Doğan” 305 yatak kapasiteli kadın doğum ve çocuk hastanesinin hizmete açarak büyük bir sıkıntı giderildi. Yoğun bakım yatak sayısı 126’dan 183 yatağa çıkarıldı. Dâhiliye ve göğüs hastalıklarına yeni yoğun bakım servisleri açıldı. Organ nakli merkezi açılarak 30’dan fazla başarılı bir şekilde organ nakli yapıldı. Sivas’ta, ilk ve tek olarak kurulan ve sadece Sivas’a değil, çevre illere de hizmet sunan inme ünitesini de hizmete açtık” şeklinde konuştu. İleri düzey cihazların açılışı yapılacak Doğan, yeni ve ileri düzeyde koroner anjiyografi cihazı aldıklarını, kurulumunun yapıldığını ve 15 Kasım’da da açılışını yapacaklarını duyurdu. Genellikle büyük şehir hastanelerinde yapılan canlıdan böbrek nakli yapmaya da başlayacaklarını söyleyen Doğan, bir sonraki hedeflerin ise karaciğer nakline başlamak olduğunu ifade etti.
Sivas’ta ilginç manzara, yerde değil çatıda
04 Kasım 2024 Pazartesi - 11:35 Sivas’ta ilginç manzara, yerde değil çatıda Bir zamanlar dünyanın en çok satan otomobili olarak tarihe geçen Tosbağa otomobil Sivaslı vatandaş tarafından hem çocuklarının anısını yaşatmak hem de reklam amaçlı çatıya konulunca ortaya ilginç manzaralar çıktı. Sivas kent merkezinde yaşayan Kemalettin Namoğlu, 40 yıl önce hurdacıdan bir zamanlar dünyanın en çok satan aracı olana 68 model Volkswagen Beetle marka namı değer Tosbağa otomobil satın aldı. Namoğlu, ruhsatsız olarak aldığı bu otomobili köy yollarında kullandı. Çocuklarıyla birlikte şoförlük acemiliğini bu araçta atan Namoğlu, trafiğe uygun yeni araç satın alınca Sarıgül ismini verdiği Tosbağa bir köşede anı olarak kaldı. Daha sonra Kayseri yolu üzerinde bir işletme açan Namoğlu, nostaljik bir süs ve hatıra olarak kalan bu otomobili kulübenin çatısının üzerine koydu. Hem çocuklarının anısını yaşatmak hem de reklam amaçlı yere değil çatıya konulan bu antika otomobil ortaya ilginç manzaralar çıkarttı. Çocuklarının hatırasını çatıda yaşatıyor Hem çocuklarının hatırası hem de reklam amaçlı otomobili çatıya koyduğunu söyleyen Kemalettin Namoğlu, “Sivas’a 20 kilometre mesafede sıcak çermik yolu üzerinde bir yazlık evim vardı. Çocuklarım bu araca köy yolunda biniyorlardı. Bu aracın ruhsatı yoktu. Bakımı ağırlaşmıştı. O yazlık evimi de talep üzerine halka açtım. Bu aracıda o evin çatısına koydum. 3 sene önce o evimi sattım. Satarken her şeyimi orada bıraktım ama bu araç çocuklarımın hatırası olduğu için getirip bunu çatıya koydum. İsmi Sarıgül. Aynı zaman da reklam amaçlı kullanıyorum. Önce yerdeydi çocuklar üzerine çıkarak ezdi. Tekrar çatıya çıkarmak zorunda kaldık. Araca isteyenler oluyor. Çocuklarımın hatırası olduğu için bekleyecek burada. 40 yıl önce bunu hurdacıdan aldım. Plakasız olarak aldım. Hep tarlada köyde binildi. Acemilikler bu arabada çıkartıldı. Trafiğe uygun araçlar alınca bu burada hatıra ve süs olarak kaldı” dedi.
Uzmanı uyardı, bu hastalık hafife alınmamalı
04 Kasım 2024 Pazartesi - 11:34 Uzmanı uyardı, bu hastalık hafife alınmamalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Hasan Çetinkaya, çocuklarda görülen el ayak hastalığının önemsenmesi gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Sivas Medicana Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Hasan Çetinkaya, çocuklarda sıkça görülen ve bulaşıcı bir hastalık olan el ayak ağız hastalığı hakkında aileleri uyardı. Özellikle sonbahar ve kış aylarında artış gösteren bu hastalığın belirtileri, bulaşma yolları ve korunma yöntemleri hakkında önemli bilgiler veren Çetinkaya, bir çocuğa bulaş gerçekleştiyse eğer 3 ila 5 gün içerisinde hastalık belirtilerinin ortaya çıktığını belirterek “Bu hastalık genellikle 7 ila 10 gün içerisinde kendiliğinden iyileşebilen bir hastalık olsa da, çok nadir olarak beyin enfeksiyonu, menenjit gibi enfeksiyonlar, kalp intihabı(miyokardit) gibi ciddi durumlara da neden olabilmekte. Bu nedenle de önemsenmesi gereken bir hastalık şeklinde konuştu. “5 yaşından küçük çocukları daha çok etkiliyor” Bu hastalığın özellikle yaz ve sonbahar aylarında salgın yaptığını söyleyen Çetinkaya, “Yaz döneminde otellerde ve havuz gibi toplu yaşama alanlarından bulaşabiliyor. Sonbaharda ise okul, kreş gibi toplu yaşama alanlarında sıkça adından söz ettirebilen bir hastalık. Bu hastalık virüs enfeksiyonu olup daha çok ellerde, ayaklarda, gluteal bölgede küçük noktasal yaralar yapabiliyor. Ağız içerisinde de yine ağrılı yaralar yaparak beslenme sorunlarına yol açabilen bir hastalık. Virüs enfeksiyonu olduğu için de bulaş riski söz konusu, bu nedenle de okul ve kreş dönemindeki çocuklarımızın dikkat etmesi gereken bir hastalık. Genellikle çocuğun kakası yoluyla ya da solunum sekresyonlarıyla yani öksürük, aksırık yoluyla bir çocuktan diğer bir çocuğa bulaşabiliyor. Bu hastalıktan, 5 yaşından küçük çocukları daha çok etkilendiğini gözlemliyoruz. Kreş dönemi ve ilkokul çocuklarında bu hastalık daha çok rastlanabiliyor. Başka bir çocuğa bulaş gerçekleştiyse eğer 3 ila 5 gün içerisinde hastalık belirtileri ortaya çıkıyor. Hastalık bulaştıktan sonra hafif bir ateş bekleniyor. Ellerde, ayaklarda oluşan gluteal bölgede oluşan ufak yaralar, çok fazla ağrılı olmamakla beraber hafif bir kaşıntı ile devam ediyor. Ağız içerisindeki yaralar bazı çocukların beslenme sorunları yaşamasına, sıvı kaybına neden olabiliyor. Bu tarz hastalara bizde hastanelerde serum tedavisi ile sıvı takviyesinde bulunabiliyoruz” dedi. "Korumanın en önemli yolu hijyen” Çetinkaya, kendiliğinden iyileşen bu hastalığın hafife alınmaması konusunda uyarıda bulunarak, “Bu hastalık genellikle 7 ila 10 gün, içerisinde kendiliğinden iyileşebilen bir hastalık olsa da, çok nadir olarak beyin enfeksiyonu, menenjit gibi enfeksiyonlar, kalp intihabı(miyokardit) gibi ciddi durumlara da neden olabilmekte. Bu nedenle de önemsenmesi gereken bir hastalık. Çocuk el ayak hastalığı geçiriyorsa 7 ila 10 gün okula, kreşe devam etmemeli. İlk 7 ila 10 gün başka birine bulaşma ihtimali daha fazla bu hastalıkta. Solunum yoluyla öksürük ve aksırık yoluyla 3-4 hafta boyunca virüs hamlesi devam ediyor bu hastalıkta. Çocuğun dışkısı yoluyla 4-6 hafta boyunca virüs hamlesi devam ettiği için ilk haftalar da bulaş açısında dikkat emek gerekiyor. Çocuklarımızı kreşte veya okulda bu hastalıktan korumanın en önemli yolarından birisi, el hijyenine dikkat etmek. Çocuklar lavabodan çıktıktan sonra ellerini dezenfekte etmeli ve yıkamalı. Yemeklerden önce ellerin yıkanması ve okul ortamındaki ortak eşyaların sık sık dezenfekte edilmesi çok önemli. Bu hastalık kendi kendine iyileşebilen bir hastalık olsa da, hastalığı atlatan kişiler de parmaklarında, el ve ayaklarında herkeste olmasa da soyulmalara ortaya çıkabiliyor. Hastalıktan 1-2 ay sonrasında nadir olarak tırnaklarda dökülmeler görülebiliyor. Bazı aileler tırnakları dökülen çocuklarını bizlere getiriyor ve bizlerde tahlillerimizi yaptıktan sonra, bu çocukların daha öncesinde el ayak hastalığı geçirdiklerine rastlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Sivas ve Ankara iş dünyası ASO’da buluştu
04 Kasım 2024 Pazartesi - 11:16 Sivas ve Ankara iş dünyası ASO’da buluştu Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO), Ankara Sanayi Odası’nın (ASO) Ekim Ayı Meclis Toplantısı’na konuk oldu. ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç ve Meclis Başkanı Celal Koloğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen STSO-ASO Müşterek Toplantısı’na STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, Meclis Başkanı Osman Yıldırım, Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri katıldı. Ankara’da, Sivas Ticaret Odası ve Ankara Sanayi Odası tarafından ortak toplantı gerçekleştirildi. “Sivas’ın sanayi potansiyelinin daha da artacağına inanıyorum” Toplantının açılış konuşmasını yapan ASO Başkanı Seyit Ardıç, Sivas’ın sanayi potansiyelinin daha da artacağına inandığını söyleyerek, “Sivaslı kıymetli hemşehrilerimi odamızda ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum” ifadelerini kullandı. ASO Başkanı Ardıç, Sivas’ın tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra sanayi alanındaki gelişmeleriyle de dikkat çektiğini, yatırım fırsatları ile önemli bir sanayi merkezi olma yolunda ilerlediğini söyledi. Demirağ Organize Sanayi Bölgesine yatırım yaptığını belirten ASO Başkanı Seyit Ardıç, “Sivas çeşitlenen sanayi branşları ve yatırım fırsatları ile gelecekte önemli bir sanayi merkezi olma yolunda ilerlemektedir. Yerel yönetimlerin ve özel sektörün işbirliğiyle Sivas’ın sanayi potansiyelinin daha da artacağına inanıyorum. Bu da şehrin ekonomik kalkınmasına ve istihdam imkanlarının genişlemesine önemli katkı sağlayacaktır” ifadelerini kullandı. “Üretim merkezleri İç Anadolu’ya taşınmalı” Çok sayıda Sivaslı ve Ankaralı sanayici ve iş insanının katıldığı toplantıda ASO Meclisine hitap eden STSO Başkanı Zeki Özdemir, Sivas’taki yatırım imkânlarını anlatarak, Ankaralı sanayici ve iş insanlarını Demirağ Organize Sanayi Bölgesinde yatırım yapmaya davet etti. Sivas’taki tarihi yapılar ve mevcut yapısının şehir için büyük bir potansiyel oluşturduğunu anlatan Özdemir, yüksek hızlı trenin Sivas’a ulaşmasıyla Ankara ile bağların daha da kuvvetlendiğinin altını çizdi. Özdemir, Sivas’ta 5 organize sanayi bölgesi bulunduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu, “Türkiye’de sanayi bölgelerimizin Marmara Denizi’nin etrafında, daha kıymetli ovalarımızda yer edinmiş olması bizi üzüyor. Çünkü asıl Anadolu’nun merkezi olan bu topraklarda, İç Anadolu’da, Ankara’da, Kayseri’de, Kırşehir’de, Sivas’ta, Nevşehir’de bu organize sanayilerimizin yer edinmesini, üretim merkezlerinin saydığım şehirlerde olmasını, devletimizin, hükümetimizin bunu bir sanayi politikası haline getirmesini vurgulamak istiyorum" diye konuştu. ASO’daki iş dünyası buluşmasında Sivas Ticaret ve Sanayi Odası ve Ankara Sanayi Odası’nın Meclis Üyeleri ile Kadın ve Genç Girişimciler Kurulu üyeleri müşterek istişare toplantısında bir araya gelerek iş birliğini geliştirmeye yönelik verimli toplantılar gerçekleştirdi. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası ve Ankara Sanayi Odası’nın yapmış olduğu müşterek toplantıların ardından TOBB İkiz Kuleler Kabul Salonu’nda gala yemeği düzenlendi. Dünya Odalar Federasyonu Başkanı ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun himayelerinde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan’ın teşrifleriyle gerçekleşen programa, STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, Meclis Başkanı Osman Yıldırım, ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, ASO Meclis Başkanı Celal Koloğlu, Meclis Üyeleri, TOBB Sivas ve Ankara Kadın Girişimciler ve Genç Girişimciler Kurulları katıldı.
AK Partili Toy “Tehlikenin boyutu çok büyük”
03 Kasım 2024 Pazar - 15:47 AK Partili Toy “Tehlikenin boyutu çok büyük” AK Parti Sivas Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Eğitim Komisyonu üyesi Rukiye Toy, internetin çocuklar için sokaklardan daha tehlikeli olduğuna dikkat çekti. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonunda düzenlenen, internetin denetimsiz kullanımının çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini ve bu alanda alınması gereken tedbirleri konu alan panelde. Dijital dünyanın çocuklar üzerindeki etkileri masaya yatırı. Panelde konuşan Milletvekili Toy, dijital dünyanın tehlikelerinden korunmak için çocukların yalnızca fiziksel değil, psikolojik olarak da korunmaya ihtiyaç duyduğuna dikkat çekti. Panelde, işitme engellilere yönelik özel bir hassasiyet gösterildi. “Sokaklardaki tehlikeden artık daha tehlikeli” AK Parti Milletvekili Rukiye Toy, “Sokaklardaki tehlikeden artık daha tehlikeli olan bir şey var. Bu tehlike ellerimizde, ceplerimizde, odalarımızda çocuklarımızın şifreleri var. Kapıları kilitli, odalarına giremiyoruz. Kendilerine ait o şifreli telefonlarda bambaşka âlemdeler biz o âlemleri bilmiyoruz, o alemdeki tehlikeleri bilmiyoruz” dedi. “Çocuklarımıza masum yaklaşıp zihinlerini kirletiyorlar” Vekil Toy, ”Gerçekten tehlikenin boyutları çok büyük. Özellikle anne babalara ulaşmak istiyoruz çünkü anne baba her şeydir. Çocuklarımıza masum yaklaşıp zihinlerini kirletiyorlar. Çocuklarımız, farkında olmadan bu tehlikelere maruz kalabilir ve özgüvenlerini, sosyal ilişkilerini derinden etkileyen saldırılara uğrayabilirler. Ebeveyn olarak onları korumak en büyük sorumluluklarımızdan biridir” dedi.
Dev kartal, Sivas’ta görüntülendi
03 Kasım 2024 Pazar - 11:00 Dev kartal, Sivas’ta görüntülendi Sivaslı Yaban Hayatı Fotoğrafçısı Mustafa Aslan, Türkiye’de nadir görülen ve kanat boyu iki metreyi aşan Ak Kuyruklu Kartal’ı Sivas’ta görüntülemeyi başardı. Sivaslı Yaban Hayatı Fotoğrafçısı Mustafa Aslan, çektiği yaban hayatı fotoğraflarıyla adından söz ettiriyor. Zorlu arazi şartlarında fotoğraf makinesiyle yaban hayatını adeta deklanşörle avlayan Aslan, çektiği fotoğraflarla Sivas’ın yaban hayatını gözler önüne seriyor. Geçtiğimiz günlerde Zara ile Hafik ilçeleri arasında araziye çıkan Aslan, Türkiye’de nadir olarak görülen hayvanı görünce büyük bir heyecan yaşadı. Gökyüzüne bakan Aslan, Avrupa’nın en iri kartalı olan ve ağırlığı 7 kiloyu bulan Ak Kuyruklu Kartal’ı tekrardan görüntülemeyi başardı. Yıllar önce de aynı bölgede görüntülediği bu ihtişamlı kuşu tekrar kamerasına almanın heyecanını yaşayan Aslan, ak kuyruklu kartalın doğanın en büyük ve en etkileyici kuşlarından biri olduğunu ifade etti. “Avrupa’nın en büyük, en iri kartalıdır” Yaban hayatı fotoğrafçısı Mustafa Aslan, “ Geçtiğimiz günlerde Ak Kuyruklu Kartal’ı görüntüledim. Yıllar önce yine görüntülemiştim aslında. Aynı bölgede tekrardan karşıma çıktı. Ak Kuyruklu Kartal Avrupa’nın en büyük, en iri kartalıdır. Kanat açıklığı 2 metre ile 2.40 santimetre ye kadar çıkabiliyor. Bir insan boyundan çok daha fazla. 7 kilograma kadar ağırlıkta görülebiliyor. Avladığı hayvanlar arasında genellikle balıklar ağırlıklı olarak görülebiliyor ancak tavşan gibi büyük hayvanları da avlayabiliyor. Oldukça büyük balıkları sudan çıkarıp havalanarak yuvasına götürüp yiyebiliyor. Ben hangi kuşu çekiyorsam o an en çok onu seviyorum. Ak Kuyruklu Kartal da gerçekten çok ihtişamlı” dedi. “Boyutundan dolayı hayvanın doğal güzelliği çok uzaktan fark edilebiliyor” Ak Kuyruklu Kartal’ın doğal güzelliğinin uzaklardan fark edildiğine değinen Aslan, “ Kuşlarla ilgilenmeyen birini de kendisine hayrana bırakabilecek bir tür. O yüzden bir kuş fotoğrafçısı için ise Ak Kuyruklu Kartal’ı fotoğraflamak da gerçekten büyük bir önem arz ediyor. Boyutundan dolayı hayvanın doğal güzelliği çok uzaktan fark edilebiliyor. İlk çektiğimde de çok heyecanlanmıştım. İnsanların yaban hayvanlarına ilgisi büyük, birçoğu merak ediyor. Bu gibi görüntüleri de paylaştığım zaman güzel geri dönüşler alıyorum. Görüntüler sosyal medyada da oldukça fazla izlendi. Bu hayvanlar bizim birer değerimiz. Bizim topraklarımızda ürüyorlar ve bu coğrafyada, habitatta önemli bir rol oynuyorlar. Zincirin birer halkası bu hayvanlar. Onları en çok tehdit eden şey ise yine biz insanlarız. Yaşadıkları alanlara tarıma arazisi kurarak veya yaşadıkları alanlara insan yapılaşmaları kurarak onları ürkütüyoruz ve üremelerine engel olabiliyoruz. Doğayı yaban hayatını insanlar göz önünde bulundurarak bu yapılaşmaları yaparsa hem doğamız için hem de hayvanlarımız için daha verimli olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Bülent Uygun, "İstifa etmekten vazgeçtim" dedi, dua okuyup salonu terk etti
02 Kasım 2024 Cumartesi - 16:51 Bülent Uygun, "İstifa etmekten vazgeçtim" dedi, dua okuyup salonu terk etti Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, Rizespor maçının ardından yaptığı açıklamada, istifa etmek istediğini ancak vazgeçtiğini söyledi ve konuşmasının son bölümünde dua okuyup, salondan ayrıldı. Trendyol Süper Lig’in 11. haftasında Sivasspor evinde karşılaştığı Çaykur Rizespor’u 2-1’lik skorla mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, "Değerlendireceğimiz aslında çok şey var, tabii değerlendirmek lazım. Bazen oyuna istediğiniz gibi başlayamıyorsunuz. Oynan oyunun içerisinde rakibimizin gücünü çok iyi biliyorduk. Bu süreçte hafta içi basına idmanları da kapattık. Pazartesi günü üniversitede idman yapacağız. Öğrencilerimize açık bir şekilde idman yapacağız. Taraftara galibiyetlerimizi armağan ediyoruz. Maçın hakemi tüm takdir haklarını rakibe verdi. Maalesef ne hikmetse Sivasspor olunca bütün haklar rakibe veriliyor. Biz takım için gecemizi, gündüzümüze katıyoruz. Ben normalde bugün istifa edecektim ama sevdiklerimiz belli insanlar asla kabul etmiyoruz dediler. Daha sonra istifa etmekten vazgeçtim. Biz Sivas’ın gelişmesi için mücadele ediyoruz. Bizim her hareketimizi eleştirenler var" diye konuştu. Bülent Uygun konuşmasının ardından dua okuyarak salonu terk etti. Uygun’un ne yapmaya çalıştığını kimse anlamadı.