SAĞLIK - 27 Eylül 2024 Cuma 10:16

Öğretmenlere kalp, hipertansiyon ve diyabet semineri

A
A
A
Öğretmenlere kalp, hipertansiyon ve diyabet semineri

Samsun’da öğretmenlere yönelik kalp sağlığının önemi, diyabet ve hipertansiyon gibi yaygın sağlık sorunları hakkında bilgilendirme semineri düzenlendi.


Medicana International Samsun Hastanesi, toplum sağlığını bilinçlendirmek amacıyla bir bilgilendirme semineri düzenledi. Seminere İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzmanı Doç. Dr. Düriye Sıla Karagöz Özen ve Kardiyoloji Uzmanı Dr. İsmail Ekinözü konuşmacı olarak katıldı. Kalp sağlığının önemi diyabet ve hipertansiyon gibi yaygın sağlık sorunları detaylı bir şekilde ele alındı.



Kalp sağlığının önemi vurgulandı


Seminerde konuşma yapan Kardiyoloji Uzmanı Dr. İsmail Ekinözü, kalp sağlığının genel vücut sağlığı üzerindeki kritik etkisini vurguladı. Dr. Ekinözü, kalp hastalıklarının önlenmesinde düzenli sağlık kontrolleri, sağlıklı beslenme ve egzersizin büyük bir rol oynadığını belirtti. Ayrıca sigara kullanımının bırakılması ve stres yönetiminin kalp sağlığını korumada önemli adımlar olduğunu söyledi. Kardiyolojik görüntülemenin önemini ifade eden Dr. Ekinözü, “Kalp krizi riskini belirlemek, kalp hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisi için hayati önem taşır. Bu yöntemler sayesinde, doktorlar kalp hastalıklarını daha iyi anlayabilir ve hastaların yaşam kalitesini artırabilirler. Kardiyolojik görüntüleme, kalp hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisinde devrim niteliğinde bir rol oynar. Gelişen teknoloji ile birlikte, bu görüntüleme yöntemleri daha erişilebilir ve etkili hale gelmektedir. Kalp sağlığınızı korumak ve muhtemel riskleri önceden belirlemek için düzenli kardiyolojik kontrollerinizi ihmal etmeyin” dedi.


İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Düriye Sıla Karagöz Özen, diyabet ve hipertansiyonun kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Karagöz Özen, "Diyabet ve hipertansiyon, kalp damar hastalıklarının en önemli risk faktörlerindendir. Diyabet hastalarının, kan şekeri düzeylerini düzenli olarak kontrol altında tutmaları büyük önem taşımaktadır. Aynı şekilde hipertansiyon hastalarının da tansiyonlarını kontrol altına alarak kalp hastalıklarının önüne geçmesi mümkün. Diyabetin kontrol altına alınmaması durumunda kalp krizi riski artar. Hipertansiyon ise damar sertliği ve kalp yetmezliği gibi ciddi sonuçlara yol açabilir” diye konuştu.


Seminerde her iki uzman da sağlıklı bir kalp için yapılması gerekenleri anlattı. Sağlıklı beslenmenin, özellikle tuz ve şeker tüketiminin sınırlandırılmasının, düzenli egzersizin ve stresten uzak durmanın önemini vurguladılar. Ayrıca katılımcılara düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemeleri konusunda tavsiyelerde bulundular. Seminere katılanlar, uzmanların verdiği bilgilerin yanı sıra, merak ettikleri konular hakkında da soru sorma fırsatı buldu. Diyabet ve hipertansiyon yönetimi, kalp sağlığı ile ilgili daha fazla bilgi edinen katılımcılar, seminerden memnun ayrıldı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Kaskı kafası yerine koluna takan motosiklet sürücüsüne ceza Eskişehir’de motosiklet ve motorlu bisikletlere yönelik denetimlerde trafik kurallarını ihlal eden sürücülere ceza yazıldı. Denetime kolundaki kaskla yakalanan motosikletli de polis tarafından "Hoş geldin" denilerek karşılanmasının ardından hakkında işlem uygulandı. Dün, saat 15.00’da İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerince motosiklet ve motorlu bisikletler üzerine denetim gerçekleştirildi. Yapılan denetim çerçevesinde, yoldan geçen toplam 27 araç durdurularak trafik kurallarına uyup uymadıkları kontrol edildi. Çalışmalar esnasında, belgelerinde eksiklik olan ve kask takmayan sürücülere 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ilgili maddelerinden ceza yazıldı. Durdurulan motosiklet sürücüleri ayrıca trafik polisleri tarafından ilgili konular hakkında bilgilendirildi. "Hiç tolerans tanımadılar" Gerçekleştirilen denetimlerde kendisine ceza yazılan motosiklet sürücüsü Kemal Erkaya, “Aynalarımı açmadığımdan dolayı ceza yedim. Az önce evden çıktıydım. Aracı garaja sokarken aynalarını kapatarak sokuyorum ama hiç tolerans tanımadılar. Motosiklet kullananların çevirmelerde kaçarları yok. Her şeyleri tam bir şekilde sürsünler. Affı olmuyor, emin olun her türlü bulunuyor. Ben aynadan yemezsem muhtemelen plakalıktan ceza yiyeceğim ama zaten sabit. Motosiklet kazası zaten ağır oluyor. O yüzden ekipman da kullanmak lazım. Yani benim yaptığımı yapmamak lazım” dedi.
Kütahya Kütahya’da “Kütahya’nın Şehir Psikolojisi" konulu etkinlik Kütahya’da “Öğretmen Akademileri” çerçevesinde gerçekleştirilen, "Kütahya’nın Şehir Psikolojisi" konulu etkinliğin tamamlandığı bildirildi. Kütahya Öğretmen Akademileri bünyesinde gerçekleştirilen etkinlikler, Kütahya’nın kültürel ve toplumsal yapısını farklı perspektiflerden ele almaya devam ediyor. Bu çerçevede düzenlenen "Kütahya’nın Şehir Psikolojisi" konulu etkinlik, Tasarımcı-Yazar Abdullah Reha Nazlı’nın sunumuyla tamamlandı. Kütahya’nın sosyal yapısının tarihi ve güncel fikirlerin incelendiği etkinlikte, şehrin toplumsal dinamikleri ve bu dinamiklerin şehrin psikolojisi üzerindeki etkileri derinlemesine ele alındı. Nazlı, Kütahya’nın kültürel mirasının insan psikolojisi üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini örneklerle anlatarak katılımcıların ilgisini çekti. Etkinlik sırasında katılımcı öğretmenlerle birlikte Yeşil Cami ve çevresinde tarihi bir gezinti gerçekleştirildi. Bu gezide, bölgenin geçmişi ve günümüzdeki farklılıkları hakkında görseller eşliğinde bilgilendirme yapıldı. Yeşil Cami’nin tarihi önemi ve Kütahya’nın kent kimliğine olan katkıları vurgulandı. Katılımcılar, şehrin tarihi ve sosyal dokusunu yakından inceleme fırsatı buldu. Kütahya İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Başyiğit, etkinlik sonunda Abdullah Reha Nazlı’ya teşekkür belgesi ve hediye takdim etti. Etkinlik boyunca aktif görev alan öğretmenlere katılım belgesi verildi. Kütahya Öğretmen Akademileri tarafından düzenlenen etkinlik katılımcılardan büyük ilgi gördü. Yetkililer, bu tür etkinliklerin öğretmenlerin mesleki ve kültürel gelişimlerine katkı sağlarken, Kütahya’nın zengin tarihi geçmişini daha iyi anlamalarına yardımcı olacağını ifade ettiler.
Bilecik Kültür ve Turizm İl Müdürü Bircan, "Bilecik’in eşsiz tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla turizm potansiyeli her geçen gün artıyor" Bilecik Kültür ve Turizm İl Müdürü Serkan Bircan 27 Eylül Dünya Turizm Günü nedeniyle yayımladığı mesajında, "Turizm dünyada en hızlı büyüme gösteren ekonomik faaliyetlerden biridir. Bugün elliden fazla iş koluna doğrudan ya da dolaylı etkisi olan turizm, alt sektörlere talep sağlaması ve istihdam oluşturması nedeniyle önemi gün geçtikçe artan stratejik bir sektör konumundadır.Bilecik’in eşsiz tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla turizm potansiyeli her geçen gün artıyor" dedi. İl Müdürü Bircan mesajında, "İnsanların gezme, eğlenme, farklı kültürleri tanıma, seyahat etme gibi ihtiyaçlarına yanıt oluşturan turizm, geniş kitleleri ilgilendiren bir etkinlik alanıdır.Ulaşım ve iletişim teknolojilerindeki ilerlemelere parelel olarak hızla gelişen turizm, döviz girdisi sağlayıcı, gelir artırıcı ve istihdam oluşturmasu etkisiyle ülke ekonomileri için hayati önem taşıyan bir sektör durumuna gelmiştir. Turizm, ekonomik boyutunun yanı sıra, toplumsal ve kültürel boyutuyla da ülkelerin gelişmesinde sağlamasında rol oynamaktadır. Türkiye, sektörün öneminin kavranmasıyla birlikte, bu alanda büyük hamleler gerçekleştirmiş, diğer ülkeler karşısında rekabet gücünü artırmış, turizm gelirleri ve turist sayısında sevindirici rakamlara ulaşmıştır. Kıtalar arasındaki köprü konumuyla ülkemiz, doğal güzellikleriyle, kültürel ve tarihi zenginlikleriyle, kaliteli hizmet ve konaklama tesisleriyle dünyanın ilgisini çeken bir turizm merkezidir. Buna rağmen ülkemizin dünya turizmi içindeki payının düşük olduğu da kabul edilmesi gereken bir gerçektir. Turizmin sürdürülebilir bir gelişme içinde büyümesini sağlamak, Türk turizmini uluslararası alanda ön sıralara taşımak öncelikli hedef olarak algılanmalıdır. Bilecik’imiz, tarihi ve doğal güzellikleriyle dünya turizminin incisi durumunda. Dünya Turizm Günü’nde turizmimizi daha da geliştirmek için hep birlikte çalışalım. Bilecik’in eşsiz tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla turizm potansiyeli her geçen gün artıyor. Dünya Turizm Günü’nde bu potansiyeli daha da güçlendirmek, ilimizi dünyaya tanıtmak için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.
Kütahya Kütahya Şehir Hastanesi’nde “Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme Danışmanlığı” eğitimi Kütahya Şehir Hastanesi’nde “Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastane” programı çerçevesinde, “Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme Danışmanlığı” eğitimi” verildiği bildirildi. Kütahya Şehir Hastanesince “Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastane” programı çerçevesinde, gebe, anne, bebek ile temas halinde olan tüm sağlık çalışanlarına, alanında uzman eğitimciler tarafından “Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme Danışmanlığı” eğitimi verildi. İki oturum halinde planlanan eğitimin, ilk oturumu Başhekim Prof. Dr. Hasan Emre Aydın, Başhekim Yardımcısı Uz. Dr. Gülten Yılmaz, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Sevil Akgün’ün katılımıyla gerçekleşti. Yaşama anne sütü ile başlamada sağlık personelinin, bilinçli ve donanımlı olmasını, Kütahya Şehir Hastanesi olarak önemsediklerini söyleyen Başhekim Prof. Dr. Hasan Emre Aydın, “Bu doğrultuda üzerimize düşen görevlerde ekiplerimizin her zaman yayındayız. Bu eğitim programında, emeği geçen tüm personelimize teşekkür ederim” dedi. Eğitim sonunda yapılan sınavda başarılı olan personellere katılım belgeleri takdim edildi. “Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Sağlık Kuruluşları Programı” Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği ve yürütülen programa göre, bebeklerin doğumdan hemen sonra emzirmeye başlatılması, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi ve 6. aydan sonra uygun besinlerle beraber emzirmenin 2 yaş ve ötesine kadar devam ettirilmesi ve bu şekilde tüm bebeklerin yaşama sağlıklı başlaması öngörülüyor. Emzirmenin korunması ve desteklenmesi ile programın temelini oluşturan başarılı emzirmede 10 adım stratejisinin tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında uygulanması ve devamının sağlanması, ayrıca beslenme bozukluklarının önlemesi yoluyla çocuklarda morbidite ve mortalite oranlarını düşürmek hedefleniyor.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesinden 56 yıllık binaya öğrenci yurdu AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, 1968 yılında yapılan binanın öğrenci misafirhanesine çevrilmesine dikkat çekerek, “56 yaşındaki bina deprem yönetmeliğine uygun olarak yapıldı mı?” diye sordu. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından Bademlik mevkiinde bulunan 5 katlı binaya kız öğrenci misafirhanesi yapıldı. Misafirhanenin bulunduğu binanın 1968 yılında yapıldığı ve 56 yıllık olduğuna dikkat çeken AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, deprem yönetmeliği konusunda uyardı. Bina önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan Albayrak, konuşmasının devamında ise şunları söyledi: "Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ayşe Ünlüce’nin günlerce reklamını yaptığı, sanki yüzlerce öğrencinin barınacağı yurt algısı verilen yaklaşık 30 kişilik Bademlik Kız Öğrenci Misafirhanesi’nin önündeyiz. Eskişehir gibi öğrenci kentinden gençlerimize reva görülen 1968 yılında yapılan bir su deposu yeridir. Gençlere verilen değer bu mudur? 56 yaşında olan bu binayı kız evlatlarımızı reva görenler acaba kendi evlatlarının böyle bir yerde kalmalarına gönülleri razı gelir mi? Takriben 10 milyar liralık bütçeye sahip Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yıllardan beri popülizm ve reklam bol yaparak yürüyor. Eskişehir’de yaşayan biri olarak buna çok üzülüyoruz. Neden gerçekleri ortaya koymak, gerçek hizmetler yapmak yerine badana ve boyayla bu işi yapmaya çalışıyorlar? Anlamak mümkün değil. Eskişehir’de hükümetimiz yıllardan yurtlar yapıyor. 20 binin üzerinde yurt yaptık. Bunlarla birlikte geçen yıl hiçbir öğrencimiz barınma sıkıntısı çekmedi. Öğrencilerimiz barınması bizim için çok önemli. Eskişehir Teknik Üniversitesinin arkasında yapımı süren 1500 kişilik bir yurdumuz daha var. Bir kız öğrenci yurdu daha bitmek üzere. 3-4 ay içinde onun da teslimatı yapılacak. İş bilmezlerin yaptığı en büyük sıkıntı da şu anda imar planlarında burası su deposu olarak görünüyor. Keşke bunu düzeltselerdi. 1968 yılında yapılan ve bu yıl Bademlik Kız Öğrenci Misafirhanesi olarak açılan bu yerin Deprem Yönetmeliğine uygun olarak revizyonu yapıldı mı? Ayşe Hanım’a şunu soruyoruz; Siz kız öğrencilerimize gördüğünüz reva, verdiğiniz değer bu mudur? Bir su deposu yerine öğrencilerimize vermeniz neyin göstergesidir? Kendi evlatlarının böyle bir yerde kalmasına müsaade ederler miydi? Artık reklam yerine iş yapsınlar.”