GÜNDEM - 21 Kasım 2024 Perşembe 13:23

Çocuk Meclisi’nden dünyaya ’barış’ çağrısı

A
A
A
Çocuk Meclisi’nden dünyaya ’barış’ çağrısı

Samsun’da Çocuk Meclisi’nde konuşan yedi ülkeden çocuklar, dünyaya ’barış’ çağrısı yaptı.


Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iş birliğinde Çocuk Meclisi Toplantısı düzenlendi. Büyükşehir Meclis Salonu’nda yapılan toplantı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam etti. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Filistin, Özbekistan, KKTC’den temsilci çocukların da katıldığı mecliste Samsun’un 17 ilçesinden ve Yozgat’tan katılan çocuklar, dünya liderleri ve şehir idarecilerine çağrıda bulundu.



"Haklarımız sadece kağıtlarda yazılı kalmamalı"


Mecliste gündem maddelerinden önce söz alan çocuklar, "Dünya Çocuk Hakları Günü, her çocuğun eşit ve adil bir ortamda büyüme hakkında sahip olduğu bir gün ancak dünyada birçok çocuk hala bu temel haklardan yoksun yaşamaktadır. Eğitim alma hakkında sahip olmayan, çocuğun çalışmaya zorlandığı, savaşların ve yoksulluğun gölgesinde büyümek zorunda kalan çocuklar var. Dünya Çocuk Hakları Günü, çocukların hak ve özgürlüklerini büyüklere hatırlatan bir gündür. Her bir çocuğun büyüyüp, gelişmesine ve dünya üzerinde iz bırakmasına yardımcı olan bu hakları unutmamız ve unutturmamız gerekiyor. Dünyada milyonlarca çocuk haklarından mağdur bırakılıyor. Kimi savaşın ortasında kimi okula gidemiyor kimi ise bir çocuk gibi yaşama fırsatı bulamıyor. Bunları düşündüğümüzde haklarımızın sadece kağıtlarda yazılı kalmaması gerektiğini düşünüyoruz. Biz çocuklar sadece geleceğin değil, bugünün de bir parçasıyız. Sesimizin duyulması, ihtiyaçlarımızın fark edilmesi ve haklarımızın korunması daha iyi bir dünya için çok önemlidir” ifadelerini kullandılar.


Çocukların açıklamalarındaki ortak taleplerin, dünya liderlerine ve ilgili belediyelere gönderilmesi, oy birliği ile kabul edilerek, karara bağlandı.



Çamaş: “Tüm taleplerinizi yerine getirmek için çalışacağız”


Çocukların taleplerinin hepsini yerine getirmek için çalışacaklarını ifade eden Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Necmi Çamaş, “Samsun tarih boyunca hep özel işlerin başlangıç noktası olmuştur. Samsun yakın tarihte de modern Türkiye’nin kuruluşuna giden yolda ilk adımın atıldığı kent olmuştur. 100 yıl önce Gazi Mustafa Atatürk ve silah arkadaşları Tütün İskelesi’nden Samsun’a ayak bastıklarında ülkenin dört bir tarafı işgal edilmiş, tarumar edilmiş, insanımız perişan hale getirilmiş, İstanbul yabancı askerlerin işgali altındaydı. Bu bağımsızlık mücadelesinin meşalesinin yakıldığı şehrin çocukları olarak sizler, en iyisini, en güzelini ve en başarılısını yapacaksınız. Tüm taleplerinizi de eksiksiz olarak yerine getirmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.



Gümrükçü: “Barış ve adalet dolu bir dünya hepimizin ortak hedefi”


Barış ve adalet dolu bir dünya kurmak için ortak çalışmanın önemine değinen Samsun Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Kemal Gümrükçü, “Bu özel gün, dünyadaki her çocuğun eşit, adil ve sevgi dolu bir yaşama sahip olması gerektiğini hatırlatıyor. Hepiniz, hayallerinizin peşinden koşabileceğiniz, güvenli bir ortamda büyüme hakkına sahipsiniz. Ancak bugün kutlama yaparken, aynı zamanda dünyanın dört bir yanında zor şartlar altında yaşayan, haklarına erişemeyen çocukları da hatırlamalıyız. Özellikle Filistin’deki çocukların yaşadığı acılar, hepimizin yüreğinde bir yara. Savaşlar ve çatışmalar yüzünden sevdiklerini kaybeden, evsiz kalan ve en temel haklarına erişemeyen çocuklar var. Oysa hiçbir çocuk, savaşın gölgesinde büyümemeli; her çocuk oyun oynamalı, öğrenmeli, güvende hissetmeli ve sevgiyle sarılmalı. Bu durum hepimize büyük bir sorumluluk yüklüyor. Çocuk Hakları Sözleşmesi, her çocuğun korunma, eğitim, sağlık ve barış içinde yaşama hakkını güvence altına alıyor. Ancak bu hakların gerçekleşmesi için daha çok çalışmamız, dünyanın dört bir yanında barış için çaba göstermemiz gerekiyor. Sevgili çocuklar, sizler bizim geleceğimizsiniz. Her birinizin hayalleri değerli. Hayallerinizin gerçekleştiği, barış ve adalet dolu bir dünya kurmak, hepimizin ortak hedefi olmalı. Sadece kendi çevremiz için değil, dünyanın neresinde olursa olsun zor durumda olan her çocuk için birlikte mücadele etmeliyiz. Sizlere inanıyor ve güveniyoruz” diye konuştu.


Toplantıda konuşan MEB Milli Eğitim Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Erdoğan ise “Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nin 7’ncisini Samsun’da gerçekleştiriyoruz. 100 yılın projeleri geldi. Artık Türk dünyasında ortak alfabeye geçiyoruz. Belki ortak para birimine geçeceğiz. Teknolojik olarak da güçlü bir Türk dünyası olacak. Bu sizlerin sayesinde olacak ve bilim adamları yetişecek. Sizlerin konuşmalarınızı da dinledim. Samsun’da okullarında başarılı olan öğrencilerimize ‘mucit okulu’ gönüllü olarak kurabiliriz. Derslerin dışında seçilen öğrencilere üstün teknolojiler anlatılacak. 21. yy’ın teknolojileri anlatılacak ve bu öğrencilerimiz dünyadaki proje yarışmalarına katılma imkanı yakalayacaklar. Ayrıca sizleri 18 ülkenin yarıştığı Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği proje yarışmalarına da davet ediyorum” diye konuştu.


Çocuklar, meclis toplantısından ardından Tütün İskelesine kadar yürüyüş düzenledi. Burada, Dünya Çocuk Hakları Bildirgesinin özeti okundu.



Çocuk Meclisi’nden dünyaya ’barış’ çağrısı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Yemek yapamayacak durumda olanlara sıcak yemek desteği Kocaeli’de yemek yapamayacak durumda olan hasta, yaşlı, engelli ya da bakıma muhtaç kişi ve ailelere sıcak yemek desteği sunuluyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmalarını sürdürüyor. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Şube Müdürlüğü çatısı altında devam eden “Gönül Kazan” projesi kapsamında yemek yapamayacak durumda olan hasta, yaşlı, engelli ya da bakıma muhtaç kişi ve ailelere sıcak yemek desteği sunmaya devam ediyor. Bu bağlamda yemekler haftanın 2 günü, günde iki öğünü kapsayacak şekilde vatandaşın evine kadar ulaştırılıyor. Dursun Pehlivan da dört yıldır faydalandığı hizmetten memnun olduğunu dile getirerek, emeği geçen herkese teşekkür etti. Yaşadığı mağduriyeti Büyükşehir’le giderdiğini söyleyen Pehlivan, "Emekli olana kadar taksi şoförlüğünden tır şoförlüğüne kadar meslekle ilgili her işi yaptım. Gençliğim çalışarak geçti. Eşimi 17 yıl önce kaybettim. O günden bu yana yalnız yaşıyorum. Artık bırakın çalışmayı yaşlılıktan bazı gereksinimleri yerine getiremiyorum. Büyükşehirin yemek desteği bana bu konuda çok yardımcı oldu. Hizmetten dört senedir faydalanıyorum. Yemekler haftada iki gün tüm haftayı kapsayacak şekilde kapıma kadar geliyor. Bu projede emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" dedi. Yaşlılık, hastalık, maddi yetersizlik gibi dezavantajlı durumlardan ötürü yemek yapamayan ya da sıcak yemeğe ulaşamayan vatandaşlar, Sosyal İletişim Merkezlerine (SİM) doğrudan giderek ya da 153 Çağrı Merkezini arayarak başvuruda bulunabilir.
Ordu Ordu’da bir çalıkuşu: 15 öğrencinin umudu oldu Ordu’nun kırsal mahallesindeki bir okulda tek olarak görev yapan Arife Öğretmen, 15 öğrencinin umudu oldu. İstanbul Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünü bitiren Arife Karayanız, 2 yıl önce mesleğe ilk adımı attı. Yaşadığı İstanbul’dan Ordu’nun Korgan ilçesinde bulunan Tepealan Mahallesi’ndeki Kırıkbozu İlkokuluna atanan Karayanız, mesleğine olan bağlılığı ve özverisiyle dikkat çekiyor. Okulda tek öğretmen olarak görev yapan Arife Öğretmen, 15 öğrencisinin eğitimiyle tek başına ilgileniyor. Ancak onun görevi sadece ders anlatmakla sınırlı değil. Okulun tüm ihtiyaçlarıyla da yakından ilgilenen Arife Öğretmen, okulun her yönüyle kendini sorumlu hissediyor. Her gün öğrencilerinin daha iyi bir eğitim alabilmesi için elinden geleni yapan Arife Öğretmen, kırsal bölgede eğitim hayatının zorluklarına rağmen, öğrencilerine umut ve ilham vermeye devam ediyor. Hem öğretmen hem de okulun tüm işleyişiyle ilgilenen Arife Öğretmen, 15 öğrencisinin sadece akademik gelişimlerine değil, aynı zamanda kişisel gelişimlerine de büyük katkılar sağlıyor. Öğrencileri için bir rol model haline gelen Arife Karayanız, adanmışlığı ve fedakarlığıyla eğitim camiasına örnek olmaya devam ediyor. “Kendisi göreve başlar başlamaz öğrencilerle güzel bir bağ kurdu” Okulun 2 yıllık öğretmeni olan Arife Karayanız’ın göreve başlar başlamaz öğrencileriyle yakından ilgilenerek onlarla sıkı bir bağ kurduğunu ifade eden Korgan İlçe Milli Eğitim Müdürü Murtaza Alan, “Burası ilçemizin yaklaşık 20 kilometrelik uzağında bir köy okuludur. Bu okulumuzla beraber yine dört tane birleştirilmiş köy okullarımızda var. Bu okulumuzda 15 öğrencimiz birleştirilmiş sınıfta. 1, 2, 3 ve 4’üncü sınıflar olmak üzere bir öğretmenimizin rehberliğinde eğitim faaliyetlerine devam ediyor. İlçemizde eğitime sunduğumuz katkılar bu okulumuzda da hayat buluyor. Haliyle eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak ve öğrencilerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlamak için Arife Karayanız öğretmenimiz burada yoğun bir gayret içerisindedir. Kendisi okuldaki görevine başlar başlamaz öğrenciler arasında güzel bir bağ kurdu. Dolayısıyla okulumuzda hem kendisi hem de öğrencileri mutlu olmaları bizleri de sevindiriyor. Öğretmenimizin eğitim konusunda öğrencileriyle sıkı bir bağ oluşmasından gayet mutluyuz. Birleştirilmiş bir okul olmasına rağmen en ücra köşelerde olan köy okullarımızın her eksiğini tamamlamayarak öğretmen ve öğrencilerimizin iyi bir eğitim çalışmasını destekliyoruz” dedi. “Hiç bilmediğim bir şehrin zorluklarıyla yaşayarak öğretmenlik mesleğim duygularımın önüne geçti” İlk atamasının yaklaşık 2 yıl önce Tepealan Kırıkbozu İlkokuluna çıktığını belirten öğretmen Arife Karayanız, ”Ben geçtiğimiz yıl bu okula tek öğretmen olarak atandım. Buraya ilk geldiğimde şaşırmıştım. Hiç bilmediğim bir yer, hiç bilmediğim bir şehirde ne yapacağım, nasıl olacak diye düşünürken şartlar kış mevsimiyle daha da zorlaştı. 15 öğrencimle beraber birleştirilmiş bir sınıfta sobayla ısınıyoruz. Fakat tüm bunlara rağmen öğretmenlik mesleğim içinde bulunduğum tüm karamsar duygu ve düşüncelerimin önüne geçtiği için çocukların masumiyetlerini, ışıldayan gözlerinde gördükçe onlara bakarak buraya daha çok adapte olmaya başladım. Daha sonrasında okulumuzla alakalı gerekli çalışmaları yaparak sınıfta ders planlamalarını ayarlamaya çalıştık. Yine burada öğrencilerimin sadece akademik olarak değil, sosyalleşmeleri anlamında da elimden geleni yapmaya çalışıyorum” diye konuştu. “Boya, badana gibi birçok eksiği tamamladık” Görevlendirildiği okulunda birçok eksiklikleri gidermek için kolları sıvayan Arife Karayanız, “İlk başta kütüphanemizi yeniledik. Daha sonrasında oyun odası olarak kullandığımız atölyemizi daha da geliştirerek ahşap boyama, akıl ve zekâ oyunları, müzik atölyesi, örgü örme, takı tasarım, resim gibi çalışmaların yapılacağı hale getirdik. Buranın kışı çok çetin geçtiği için çocukları dışarı çıkaramıyorum. Ben de bundan dolayı okul içerisinde zamanı ne kadar verimli geçirebiliriz diyerek bu şekilde çalışmalar yapalım istedik. Yine okulumuzun çatısı, boyası, birçok eksiklerini temin ettim. Aslında Korgan İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Murtaza Alan sayesinde onun verdiği motiveyle bu okula adapte olabildim” şeklinde konuştu. “Evim okulum oldu” Kendisini öğrencilerine ve okuluna adadığını ifade eden Karayanız, “Çevrem ailem ve arkadaşlarım olmak üzere herkes İstanbul’da yaşıyor. Ben buraya ilk geldiğim zamanlarda çok zorlandım ama bu süreçte öğrencilerim umut olsun ve mutlu bir şekilde adapte oldum. Evim, odam okulum oldu. Okula daha ne yapabilirim veya çocuklara ne gibi farklı etkinlikler yapabiliriz diye sürekli tek başıma bunları düşünüyordum. Onlara yeri geldiğinde abla, yeri geldiğinde ise anne-baba gibi olmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.