Yerel Haberler
Mersin
Doğu Akdeniz’de deniz çayırlarının son kalesi: Aydıncık 23 Kasım 2024 Cumartesi - 09:46:07 Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Deniz Ayas, deniz ekosistemi için önemli yeri olan deniz çayırlarının Doğu Akdeniz’de sadece Mersin’in Aydıncık ilçesinde kaldığını belirterek, bu türün korunması için gelecek yıl restorasyon çalışmasına başlayacaklarını söyledi. Alandaki toplulukların sağlığıyla ya da dağılımıyla ilgili ön verileri almaya devam ettiklerini kaydeden Ayas, restorasyon çalışmalarıyla var olan popülasyonu daha iyi hale getirmeyi amaçladıklarını belirtti. Prof. Dr. Deniz Ayas, yürüttükleri deniz çayırları projesi hakkında Mersin Üniversitesi Deniz Canları Müzesi’nde açıklamada bulundu. Aydıncık bölgesinde sualtında çektiği deniz çayırları görüntüsünü paylaşan Ayas, 8 kişiden oluşan, içinde eğitmenlerin de bulunduğu sualtı dalış ekibiyle çok sayıda çalışma ve proje yürüttüklerini ifade etti. Bu kapsamda Doğu Akdeniz’de deniz çayırlarının tamamını taradıklarını vurgulayan Ayas, "Deniz çayırlarının Mersin’de son kaldıkları yer, son kaleleri Aydıncık. Aydıncık, biyolojik çeşitlilik açısından çok önemli bir ekosistem ve bunda deniz çayırlarının önemi çok fazla" dedi. "Aydıncık’taki varolan kalıntının restore edilmesi gerekiyor" Ekosistem için deniz çayırlarının önemine değinen Ayas, "Deniz çayırları ülkemiz kara sularında Ege’de ve Marmara’da da Gökçeada taraflarında kaldı. Mersin Körfezi’nde ise sadece Aydıncık bölgesinde kaldı. Bunlar artık ortamdan kalkıyor, yerine yeni başka türler adapte oluyor. Bu türlerin korumanın önemini anlatmamız gerekiyor. Bu türler çok önemli. Çünkü karbon yutağı olarak davranıyorlar; yani atmosferik karbon denize geldiğinde bu bitkiler tarafından tutuluyor. Çok yoğun oksijen üretimi sağlıyorlar. Kıyı erozyonun engellemeye etkileri var. Birçok tür için; Akdeniz’de yaşayan 700 makroskobik yani gözle görülebilir türün yüzde 50’sinden fazlası için habitat oluşturuyorlar. Bunlar çok kilit türler ve türün ortadan kalkması deniz ekosisteminde ciddi problemler meydana getiriyor. Aydıncık’taki varolan kalıntının restore edilmesi gerekiyor. Çünkü durumu kötüye gidiyor" diye konuştu. "29 derece ve üzerindeki sıcaklıklarda hayatta kalamıyorlar" Deniz çayırlarının birçok faktörden olumsuz etkilendiğini dile getiren Ayas, şöyle devam etti: "Küresel ısınmanın ya da iklim değişikliğinin en büyük etkilerinden birini maalasef deniz çayırları da yaşadı. Bu canlılar 29 derece ve üzerindeki sıcaklıklarda hayatta kalamıyorlar. Çok yoğun kirlilik olduğu durumlarda da bu canlı grupları ortamdan kalkıyor. Şimdi bunları birleştirdiğinizde; Doğu Akdeniz, maalasef Akdeniz’in en ısınan, iklim değişikliğinden en fazla etkilenen kısmı. Ayrıca en kirli bölümü. Bu yaz 33-34 derecelerde yüzey suyu sıcaklıklarını gördük. Bu anlamıyla deniz çayırlarının ülkemizin de sınırlarının olduğu Doğu Akdeniz’de işleri çok zar. Ama Aydıncık bunların son kaleleri." Deniz çayırlarının, iklim değişikliği ve kirliliğin dışında balıkçılık faaliyetleri, özellikle de yat turizminde gelişigüzel atılan çapa demirlerinden olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Ayas, "Aydıncık aslında koruma alanı. Bu koruma alanında bile türlerin çevrede yapılan deniz yapılarından kaynaklı, su kolonundaki değişikliklerden kaynaklı çeşitli etkilenmeler yaşadığını görüyoruz" dedi. "Deniz çayırlarıyla ilgili bir restorasyon çalışmasına başlayacağız" Aydıncık’ta yaptıkları çalışmalarda bu türün zarar görmeye başladığını, bazı noktalarda ise ortadan kalkmaya başladığını tespit ettiklerini ifade eden Ayas, "Mersin Üniversitesi olarak 2025 yılı içerisinde Mart ayında bir restorasyon çalışmasına başlamayı planlıyoruz. Şu anda yoğun dalışlarımız sürüyor. Alandaki toplulukların sağlığıyla ya da dağılımıyla ilgili ön verileri almaya devam ediyoruz. Ama önümüzdeki yıl deniz çayırlarıyla ilgili bir restorasyon çalışmasına başlayacağız. Restorasyon çalışmalarının amacı, var olan popülasyonu daha iyi hale getirmek. Etkilenen alanlara sağlıklı bireyleri nakledebilmek ve alanda çayırların bütünselliğini korumak. Parçalanmasını ya da fragmante olmasını engelleyerek, bütünlüğünü koruyarak deniz çayırlarını var olan şekilde kalmasını sağlamaya çalışacağız" diye konuştu.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:52 Mersin’de ’Sözümüz bitmedi, şiddeti durduracağız’ paneli Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi tarafından, ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ kapsamında, uzmanların katılımı ve ‘Sözümüz bitmedi, şiddeti durduracağız’ şiarıyla panel düzenlendi. Belediye konferans salonunda düzenlenen panelde, Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Mutlu Aymaz, Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Avukatı Berna Bozdağ ile Mimoza Derneğinden Psikolog Beritan Onuk konuşmacı olarak yer aldı. Moderatörlüğünü Akdeniz Belediye Meclis Üyesi Feride Aslan Bilgiç’in yaptığı ve yoğun ilgi gören panele, Akdeniz Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız, kurum personeli ile çok sayıda kurumlardan kadın temsilciler de katıldı. “Çekin elinizi kadınlardan ve çocuklarımızdan” Panelin açılışında konuşan meclis üyesi Nuriye Arslan, erkeğin kadına yönelik şiddeti, çocuk ölüm ve istismarlarına karşı kadın hareketinin direnişinin önemine vurgu yaparak, “Kadınlara kıyan, çocuklarımıza kıyan, el uzatanlara izin vermeyeceğiz. Kadınlar var oldukça, çocuklarımızın dünyasını karartmaya izin vermeyecekler. Diyoruz ki; çekin elinizi çocuklarımızdan. Çekin elinizi geleceğimizden. Çekin elinizi bedenimizden ve yaşamımızdan” dedi. “Toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetiyoruz” Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Mutlu Aymaz ise katılımcılara, müdürlük olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Aymaz; “Belediyede çalışan kadınları yalnızca ev temizliği, yaşlı bakımı, kuaförlük hizmetleri gibi alanlara sıkıştıran, kadına yönelik şiddetin ş’sini bile bilmeyen bir müdürlük halinden çıkarmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Belediye olarak, yaptıkları her işte toplumsal cinsiyet eşitliğini gözettiklerini kaydeden Aymaz; “Kadın Müdürlüğü olarak toplumsal cinsiyet üzerinden yola çıktık. Önceliğimiz, toplumsal cinsiyet paradigmasının ifade ettiği şekilde kadına yaklaşım, çocuğa yaklaşım, aile içi şiddet olaylarını değerlendirmek ve bu noktada kadınları, birey olarak yaşama hazırlamak, onlara psikolojik ve ekonomik destek sunmaktır” diye konuştu. “Şiddetin en sinsisi, psikolojik şiddet” Sunumunda, şiddet türlerini tanımlayan Psikolog Beritan Onuk ise anlaşılması ve teşhisinin konulması en zor olan şiddet türünün ‘psikolojik şiddet’ olduğunun altını çizdi. Onuk, “Psikolojik şiddet; aslında tüm şiddet biçimlerinin temelinde yatıyor ve en sinsi olanıdır. Fark etmemiz pek mümkün olmayabiliyor. Günlük yaşamımızda da buna çok fazla maruz kalıyorken çoğu kez bunun şiddet olduğunu anlamlandıramıyoruz” ifadesini kullandı.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:19 MTSO Başkanı Çakır: "Katma değeri yüksek turizm çeşitlerine odaklanılmalı" Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin’in turizmde henüz istenen gelişimi gösterememiş olmasının doğru planlama yapılabilmesine imkan tanıması açısından fırsat olarak yorumlanabileceğini söyledi. Turizmde önceliklerin belirlenmesi gerektiğini kaydeden Çakır, kitle turizmi yerine katma değeri yüksek turizm çeşitlerine odaklanma önerisinde bulundu. Mersin Ekonomi Zirvesi Arama Konferansları Turizm Arama Konferansı ile devam etti. Ticaret Bakanlığı himayesi Mersin Valiliği koordinasyonunda, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Mersin Ekonomi Platformu (MEP) organizasyonunda, Mersin Ticaret Borsası, Mersin Deniz Ticaret Odası, Akdeniz İhracatçı Birlikleri ve Çukurova Kalkınma Ajansı işbirliğinde gerçekleşecek Mersin Ekonomi Zirvesi hazırlıklarına üçüncü günde Turizm Arama Konferansı ile devam edildi. Mersin Girişim Limanı’nda gerçekleşen toplantıya MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Meclis Başkanı Hamit İzol ve Komite Üyelerinin yanı sıra Mersin Vali Yardımcısı İrfan Demiröz, MEP Başkanı Servet Özkaya, Mersin Ticaret İl Müdürü Ferhat Sümer, turizm sektör temsilcileri ve akademisyenler katıldı. Turizm Bakanlığı Tanıtım Genel Müdürlüğü ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı yetkililerinin de sektörün yerel temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda, kentin turizm öncelikleri belirlenip somut sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı. Mersin Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Birdir moderatörlüğünde gerçekleşen Arama Konferansında katılımcılarla geçmiş dönemlerde gerçekleştirilen turizm toplantılarında tespit edilen sorunlar maddeler halinde paylaşılıp öncelik sıralaması yapmaları, varsa yeni taleplerini iletmeleri istendi. Turizm sektöründe planlamanın önemi, Uluslararası Çukurova Bölgesel Havalimanının etkinliğinin artırılması gerekliliği ve teşvikler öne çıktı. Turizm bölgelerinin ve turizm tesislerinin kurulumuna yönelik ihtiyaçlar, kentin turizm altyapısının, turizm destinasyonlarının geliştirilmesi, tanıtım ve pazarlamanın güçlendirilmesine yönelik ihtiyaçlar değerlendirildi. Çakır: "Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerle ortak çalışmalar yürütebiliriz" MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Çakır, Mersin’in turizmde henüz istenen gelişimi gösterememiş olmasının doğru planlama yapılabilmesine imkan tanıması açısından fırsat olarak yorumlanabileceğini söyledi. Turizmde önceliklerin belirlenmesi gerektiğini kaydeden Çakır, kitle turizmi yerine katma değeri yüksek turizm çeşitlerine odaklanma önerisinde bulundu. Antalya ve Barcelona gibi turizmde gelişmiş kentlerden hareketle Mersin turizmini değerlendiren Çakır, "Adı geçen iki kentin de ekonomisinin temelinde turizm var. Ancak ikisi de kitle turizminin getirdiği zorlukları yaşıyor. Mersin bu sektörde henüz oldukça bakir. Doğru planlamayla bunu bir fırsata çevirebiliriz. Gelir seviyesi yüksek turisti kentimize çekecek projelere yoğunlaşabiliriz. Bu noktada ASCAME aracılığıyla Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerle ortak çalışmalar yürütebiliriz" dedi. İklimin hızla değiştiğine işaret eden Çakır, yeni iklim şartları göz önünde bulundurularak turizmin geleceğe yönelik planlamalarını bugünden yapmak gerektiğini vurguladı. Aynı zamanda denizlerin temizlenmesine yönelik çalışmalara hız verilmesinin önemine de değinen Çakır, "Bu temizlik yalnızca bizim çalışmamızla olmaz. Adana’yı Mersin’i temizlesek de Mısır, Suriye çöplerini denize attığı sürece sonuç alamayız. Yine Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerle ortak çalışma yürütmeliyiz" diye konuştu. Akdeniz Olimpiyat Oyunları nedeniyle yapılan spor tesislerinin turizmde daha aktif değerlendirilmesini de öneren Çakır, ödenek sıkıntısı nedeniyle yarım kalan arkeolojik kazıların tamamlanması için de harekete geçilmesi çağrısında bulundu. İzol: "Yatırım ve tanıtım teşvikleri önemli" MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol da geçmişten bugüne Mersin’in turizmdeki gelişimini özetledi. Geçmişte yurtdışından gelen turist sayısının bugünün rakamlarının üzerinde olduğunu hatırlatan İzol, komşu ülkelerde yaşanan karışıklıkların Mersin turizmini olumsuz etkilediğini ifade etti. Kentte turizmin gelişmesi için Turizm Bakanlığı’ndan beklentilerine de değinen İzol, “En büyük beklentimiz birçok yerin turizm alanı ilan edilerek turizm bölgesine çevrilmesi. Kente turist çekebilmek için belli bir yatak kapasitesine ulaşılması şart. Bunun için yatırım teşvikleri ve tanıtım destekleri önemli" dedi. Mersin Vali Yardımcısı İrfan Demiröz ise arama konferansları sonrasında kısa, orta ve uzun vadeli çözüm müjdeleri içeren önemli bir zirve gerçekleştirileceğini söyledi. Somut sorunların tespiti adına bu toplantıları önemsediğini dile getiren Demiröz, Mersin’in kültür destinasyonu olabileceğini kaydetti. MEP Başkanı Servet Özkaya ise süreç hakkında bilgilendirmeler yaptı.
Tarsus’ta ’1. Sarıulak Zeytin Şenliği’ yapıldı
17 Kasım 2024 Pazar - 12:25 Tarsus’ta ’1. Sarıulak Zeytin Şenliği’ yapıldı Tarsus Belediyesi tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen ’1. Tarsus Sarıulak Zeytin Şenliği’ büyük ilgi gördü. Kubatpaşa Medresesi Kültür Evi önünde gerçekleştirilen etkinlik, zeytin ve zeytinyağının en güzel hallerini tanıtan zengin bir programla Tarsuslularla buluştu. Tarsus Belediyesinin ev sahipliğinde, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Tarsus Ticaret Borsası, Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Slow Food Yeryüzü Pazarı, Proje Evi Kooperatifi ve Anatolivar’ın katkılarıyla düzenlenen şenlikte, panellerden, tadım atölyelerine, forumlardan çeşitli stantlara kadar gün boyu etkinlikler yer aldı. Slow Food Yeryüzü Pazarının da kurulduğu şenlikte vatandaşlar birbirinden farklı hem yöresel lezzetleri hem de zeytinleri tattı. Şenliğin etkinlik programında, İklim Krizi Çağında Zeytin Paneli, Zeytin Üreticileri Forumu ve Tarsus Gastronomi Merkezinde düzenlenen tadım etkinlikleri yer aldı. Yerel üreticilerin sunduğu organik ürünlerin satışa sunulduğu etkinlikte, katılımcılar hem alışveriş yaptı hem de Tarsus’un eşsiz atmosferinde unutulmaz bir gün geçirdi. "Sarıulak zeytini, sadece bu bölgede kendini bulabilen bir ürün" Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Abdullah Şelçuk Şahutoğlu, yerli üretimin desteklediklerini belirterek, "Birçok ürünün yetiştiği kentimizde 24 adet coğrafi işaretli ürünümüz var. Bunlardan birisi de Sarıulak Zeytini. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak yerli üretimi destekleyen bir belediyeyiz. Sarıulak zeytini sadece bu bölgede kendini bulabilen bir ürün. Bu bölgede verimli olabilen Tarsus’un dışında yetiştirdiğinizde hem meyve kalınlığının azaldığı hem de içinin yağının dolmadığı bir ürün. Ama Tarsus’a geldiğinde kendini bulan bir ürün. Değerli ve yerli olan ürünlerin korunması tanıtılması ve pazarlanması adına bugün Tarsus Belediye Başkanımızın öncülüğünde böyle bir şenliğe ön ayak olmasından dolayı kendisine teşekkür ediyorum.” dedi. "Elimizdeki değin kıymetini bilmek zorundayız" Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç ise “Tarsus 10 bin yıllık medeniyetlere başkentlik yapmış kadim bir kent. Biz Tarsus’ta bu bölgenin endemik türlerinin dünyaya tanıtılması için elimizden geleni değil, gereğinin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Sarıulak’ın sofralık zeytini oluyor, yağını sıktığınızda polifenol (bir insanın vücudundaki kanserli hücreleri baskılayan asit) değeri en yüksek zeytinlerden birisidir. Bu elimizdeki değerin kıymetini bilmek zorundayız" diye konuştu. "2 milyon zeytin ağacı bulunuyor" Sarıulak zeytinine sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Boltaç, “Bölgemizde yaklaşık 2 milyon zeytin ağacı bulunuyor. Bu ağaçların 800 yüz bini Sarıulak cinsi zeytin. Tarsus Belediyemiz bünyesinde zeytin gen bahçemiz var. Orada 110 yıllık zeytin ağaçları koruma altında. İçerisinde topak ulak, sobe ulak, eşek zeytini var. Yani endemik türlerin tamamını burada bulabileceksiniz. Lösemi Vakfı ile iş birliği içerisindeyiz. Elde ettiğimiz yağları lösemili çocuklarımıza, gençlerimize bir katkı olarak veriyoruz. Yüzyıllar önce zeytinyağı aydınlatma aracı olan kandil olarak kullanılıyordu. Zeytin fiziksel yöntemle ayrılan endemik bir türdür. Sadece merkezkaç kuvveti kullanılarak zeytinin içindeki yağını alabiliyorsunuz. Bizim buna kıymet vermemiz gerekiyor" şeklinde konuştu. Bu kentin değerlerine sahip çıkılması gerektiğinin altını çizerek konuşmasına devam eden Başkan Boltaç, “Bu kente hak ettiği değeri vermek için el birliğiyle çalışıyoruz. Ayırmadan, ötekileştirmeden, kutuplaştırmadan. Ben bu topraklarda doğdum, bu topraklardan büyüdüm ve Allah nasip ederse mezarımda bu topraklarda olacak. Ama ben ne bırakacağım bu topraklara, benim için asıl mesele bu. Ben Sarıulak zeytinini her yerde konuşacağım. Biliyorsunuz Karadiken Mahallemizde 820 yaşında olan anıt ağacımız var. Bu anıt ağacımızı tescillendirdik. Zeytine ilaçlama yapmazsanız dahi size öyle bir meyve veriyor ki, meyvesi doyuruyor, posası hayvan yemi oluyor. Çekirdeğini ayırdığınızda yakacak olarak kullanabiliyorsunuz ve yaprağından çay elde edebiliyorsunuz. Zeytin, üç kutsal kitapta da yer alıyor. Barışın simgesi, Dünyada Mezopotamya bölgesini insanlığın başlangıcı olarak alırsanız, zeytin ağacını bunun en başına koymanız gerekiyor. Dolayısıyla zeytine sahip çıkmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı. Şenlikte, Tarsus’ta bulunan zeytin pazarıyla ilgili çalışmalara da değinen Başkan Boltaç, mevcut alanın daha modern ve nezih bir noktaya taşınacağını belirterek, şenliğe katılan tüm misafirlere teşekkür etti.
En güzel kuşlar Mersin’de yarıştı
17 Kasım 2024 Pazar - 10:46 En güzel kuşlar Mersin’de yarıştı Mersin’de düzenlenen 14. Atatürk Kupası Kafes Kuşları yarışmasında 3 bini aşkın kuş ’Türkiye’nin en güzel kuşu’ olmak için yarıştı. Türkiye Kanarya ve Kafes Kuşları Federasyonu (TKKKF) tarafından 14. Atatürk Kupası Kafes Kuşları yarışması Mersin’de düzenlendi. Yenişehir Belediyesi ve Mersin Kanarya ve Kafes Kuşları Derneğinin de katkı sunduğu etkinlik Yenişehir Fuar Alanı’nda gerçekleştirildi. Kuş yetiştiricileri ve sevenlerinin yoğun ilgi gösterdiği yarışma, Türkiye’nin dört bir yanından gelen yaklaşık 3 bin kuşa ev sahipliği yaptı. Kuş yetiştiricilerinin birçok kategoride birinci olmak için yarıştığı yarışmada kanaryadan papağana, muhabbet kuşundan bülbüle kadar binlerce kuş güzelliklerini sergiledi. “Bu bir güzellik ve kostüm yarışması” Yarışmanın ilk defa Mersin’de gerçekleştirildiğini belirten Türkiye Kafes Kuşları Federasyon Yetkilisi ve Hakem Erden Aksoy, "14. Atatürk Kupası bu sene ilk defa Mersin’de oluyor. Burada ilk defa olmasına rağmen 3 bin kuşla yarışıyor arkadaşlarımız. Gaziantep’ten, Adana’dan, Kayseri’den, Malatya’dan, Ankara’dan, İzmir’den ve çevre illerden yarışmacı arkadaşlar katılıyor ve güzel bir yarışma olduğunu tahmin ediyorum. Çok güzel bir yarışma geçiyor. Bu bir güzellik ve kostüm yarışması. Yavru bilezikli kuşlar yarışıyor. Ödül almak isteyen bir kuşun, tırnağından kaşına gözüne kadar ve duruşu olmak üzere her şeyi tam olacak. Bu unsurlara göre değerlendirme yapılıyor. Derece alan arkadaşlarımız ünleniyor ve bundan sonra onlardan kuş almak zor oluyor” dedi. “Bize stres attıran bir hobi” Mersinli Kuş Yetiştiricisi ve Federasyon Hakemi Göksel Gülmez de yarışmaya ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Mersin’de yüksek standartlarda bir yarışmanın ilk defa gerçekleştiğini paylaşan Gülmez, “Uzun yıllardır Mersinimizde ilk defa federasyonumuzun düzenlemiş olduğu bir profesyonel yarışmamız oldu. Atatürk Kupası yarışmamıza ev sahipliği yapıyoruz. Bizler yıllardır ülkemizin birçok şehrinde minimum 500- 1000 kilometre uzaklıktaki şehirlerimize giderek kuşlarımızı yarıştırıyorduk. Güzel bir duygu, farklı bir ambiyans. Şehrimize katma değer katacak kültürel bir etkinlik olduğunu düşünüyoruz. Çok farklı bir hobi. Herkesin bir hobisinin olmasını gerektiğini düşünen bir yapıdayız. Metropol hayatı insanları ciddi anlamda yoruyor ve meşgul ediyor. Bu da bize stres attıran bir hobi. Aslında bu bir yaşam tarzı oldu bizim için. Biliyorsunuz spor yapan insanlarda bir disiplin olması lazım. Bizim hobimiz de ilk defa başladığımızda bir kanarya ile başladı. ‘Kanarya nedir’ diye tanımayla başlarken sonra ırk kanaryaları vesaire derken derya deniz oldu. Standart olarak her gün sabah 06.00’da uyanırız. Kuşlarımızla sabah tek tek ilgileniriz. Her birine ayrı ayrı bakar, özelliklerine göre değerlendirir ve belirli dönemlerde kuşlarımızı eşleştiririz. Çıkan yavrularımızı da ilgili yıllarda yarıştırırız. Yarışmacı kuşların tamamı bu yılın yavru kuşları” diye konuştu. Yarışmada kuşları derece elde eden yetiştirici Ahmet Şimşek de, “Mersin’de ilk kez yapılıyor. Hep dışarıdaki illere gidiyorduk. Mersin’de olmasıyla bize de avantaj sağladı. Kuşlarımızı başka illere götürünce yıpranıyordu. Yarışma esnasında duruş sergileyemiyordu. Burada avantajlı olduk ve şükürler olsun derecemizi de yaptık. Her sene geleneksel hale gelmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. Kuşların çok ilgisini çektiğini anlatan 9 yaşındaki Yasin Erdem Ersoy ise “Güzel ve değişik bir yer. Babam zaten damlarda kuşlara bakıyor. Onlarla da baya bir alıştım. İlk defa böyle bir yer görüyorum. Çok güzel yani değişik bir his. Güzel bir his hem de” dedi.
Mersin’de 3 bini aşkın kuş güzelliklerini sergiledi
17 Kasım 2024 Pazar - 10:30 Mersin’de 3 bini aşkın kuş güzelliklerini sergiledi Mersin’de düzenlenen 14. Atatürk Kupası Kafes Kuşları yarışmasında 3 bini aşkın kuş ’Türkiye’nin en güzel kuşu’ olmak için yarıştı. Türkiye Kanarya ve Kafes Kuşları Federasyonu (TKKKF) tarafından 14. Atatürk Kupası Kafes Kuşları yarışması Mersin’de düzenlendi. Yenişehir Belediyesi ve Mersin Kanarya ve Kafes Kuşları Derneğinin de katkı sunduğu etkinlik Yenişehir Fuar Alanında gerçekleştirildi. Kuş yetiştiricileri ve sevenlerinin yoğun ilgi gösterdiği yarışma, Türkiye’nin dört bir yanından gelen yaklaşık 3 bin kuşa ev sahipliği yaptı. Kuş yetiştiricilerinin birçok kategoride birinci olmak için yarıştığı yarışmada kanaryadan papağana, muhabbet kuşundan bülbüle kadar binlerce kuş güzelliklerini sergiledi. “Bu bir güzellik ve kostüm yarışması” Yarışmanın ilk defa Mersin’de gerçekleştirildiğini belirten Türkiye Kafes Kuşları Federasyon Yetkilisi ve Hakem Erden Aksoy, “14. Atatürk Kupası bu sene ilk defa Mersin’de oluyor. Burada ilk defa olmasına rağmen 3 bin kuşla yarışıyor arkadaşlarımız. Gaziantep’ten, Adana’dan, Kayseri’den, Malatya’dan, Ankara’dan, İzmir’den ve çevre illerden yarışmacı arkadaşlar katılıyor ve güzel bir yarışma olduğunu tahmin ediyorum. Çok güzel bir yarışma geçiyor. Bu bir güzellik ve kostüm yarışması. Yavru bilezikli kuşlar yarışıyor. Ödül almak isteyen bir kuşun, tırnağından kaşına gözüne kadar ve duruşu olmak üzere her şeyi tam olacak. Bu unsurlara göre değerlendirme yapılıyor. Derece alan arkadaşlarımız ünleniyor ve bundan sonra onlardan kuş almak zor oluyor” dedi. “Bize stres attıran bir hobi” Mersinli Kuş Yetiştiricisi ve Federasyon Hakemi Göksel Gülmez de yarışmaya ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Mersin’de yüksek standartlarda bir yarışmanın ilk defa gerçekleştiğini paylaşan Gülmez, “Uzun yıllardır Mersinimizde ilk defa federasyonumuzun düzenlemiş olduğu bir profesyonel yarışmamız oldu. Atatürk Kupası yarışmamıza ev sahipliği yapıyoruz. Bizler yıllardır ülkemizin birçok şehrinde minimum 500 bin kilometre uzaklıktaki şehirlerimize giderek kuşlarımızı yarıştırıyorduk. Güzel bir duygu, farklı bir ambiyans. Şehrimize katma değer katacak kültürel bir etkinlik olduğunu düşünüyoruz. Çok farklı bir hobi. Herkesin bir hobisinin olmasını gerektiğini düşünen bir yapıdayız. Metropol hayatı insanları ciddi anlamda yoruyor ve meşgul ediyor. Bu da bize stres attıran bir hobi. Aslında bu bir yaşam tarzı oldu bizim için. Biliyorsunuz spor yapan insanlarda bir disiplin olması lazım. Bizim hobimiz de ilk defa başladığımızda bir kanarya ile başladı. ‘Kanarya nedir’ diye tanımayla başlarken sonra ırk kanaryaları vesaire derken derya deniz oldu. Standart olarak her gün sabah 06.00’da uyanırız. Kuşlarımızla sabah tek tek ilgileniriz. Her birine ayrı ayrı bakar, özelliklerine göre değerlendirir ve belirli dönemlerde kuşlarımızı eşleştiririz. Çıkan yavrularımızı da ilgili yıllarda yarıştırırız. Yarışmacı kuşların tamamı bu yılın yavru kuşları” diye konuştu. Yarışmada kuşları derece elde eden yetiştirici Ahmet Şimşek de “Mersin’de ilk kez yapılıyor. Hep dışarıdaki illere gidiyorduk. Mersin’de olmasıyla bize de avantaj sağladı. Kuşlarımızı başka illere götürünce yıpranıyordu. Yarışma esnasında duruş sergileyemiyordu. Burada avantajlı olduk ve şükürler olsun derecemizi de yaptık. Her sene geleneksel hale gelmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. Kuşların çok ilgisini çektiğini anlatan 9 yaşındaki Yasin Erdem Ersoy ise “Güzel ve değişik bir yer. Babam zaten damlarda kuşlara bakıyor. Onlarla da baya bir alıştım. İlk defa böyle bir yer görüyorum. Çok güzel yani değişik bir his. Güzel bir his hem de” dedi. (FVZ-HSK-
Mersin’de çocuklar ara tatilde hem eğlendi hem öğrendi
17 Kasım 2024 Pazar - 10:03 Mersin’de çocuklar ara tatilde hem eğlendi hem öğrendi Mersin Büyükşehir Belediyesi, birbirinden renkli, eğlenceli ve eğitici etkinlikler ile ara tatilde çocukların mutluluk kaynağı oldu. Bu çerçevede, çocukların gezerek öğrenmesinin önünü açan Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi, Çocuk Meclisinin üyeleriyle ara tatil döneminde düzenlenen gezi programında bir araya geldi. 13 ilçeden katılım sağlayan çocuklar; tarih, kültür, sanat ve çevre bilincinin bir arada olduğu gezi programında keyifli bir gün geçirdiler. Düzenlenen gezi programı, Arkeoloji Müzesi ile başladı. Çocuklar eski çağlardan kalma tarihi eserleri ilgiyle inceledikten sonra, Deniz Müzesini de gezdi. Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesinin denetim teknelerinde temizlik çalışmalarını izleme fırsatı bulan çocuklar, daha sonra sırasıyla MESKİ Genel Müdürlüğüne bağlı tarihi MESKİ Su Müzesini ve Yenişehir Belediyesi Ahmet Yeşil Sanat Galerisinde yer alan resim sergisini ziyaret ettiler. “Büyükşehir olarak çocukların varlığına ve fikirlerine önem veriyoruz” Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığına bağlı Aile ve Çocuk Şube Müdürü Özay Öztürk, Mersin Büyükşehir Belediyesi Çocuk Meclisi üyelerine, okulların ara tatil döneminde kültür-sanat ve çevre-bilim konularında bir gezi düzenlediklerini belirterek, “Gezimizi; çocukların özgüvenlerini ve özgür düşüncelerini, meclisteki öneri ve tekliflerini, bu şehrin kararlarını etkileyebilme adına mecliste kullanabilmeleri için planladık” dedi. MESKİ Su Müzesi ziyaretinde çocuklar, müzede tarihi önemi bulunan içme suyu üniteleri ve arşivlerden derlenen fotoğraflara büyük ilgi gösterirken, Çocuk Meclisinde Başkan Vekili olan Cihan Çelik; “Müzede Mersin’in ilk arıtma tesislerinden biri olduğunu öğrendik. ‘Mersin’de su musluktan içilir’ diyor ya Vahap Seçer Başkanımız, MESKİ sayesinde vatandaşlarımız gönül rahatlığıyla musluktan su içebiliyor” ifadelerini kullandı. Çocuk Meclisi üyeleri, gezi ile daha önce görmedikleri yerleri görme fırsatı buldu Gülnar Çocuk Meclisi üyesi Mustafa Sertoğlu, okulların ara tatil döneminde böyle bir gezi programı düzenlenmesinden dolayı mutlu olduğunu ifade ederek, “Meclis böyle bir gezi düzenlediği için mutluyuz. Arkadaşlarımla beraber müzeleri gezdik. Müzede tarihi eserlere baktım. Birçok heykel ve küpler vardı. Buraya daha önce gelmemiştim, şimdi görmüş oldum” diye konuştu. Mercan Bilim Merkezi de çocuklarla dolup taştı İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı bünyesinde hizmet veren Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi ise 1 haftalık ara tatil döneminde çocuklarla doldu taştı. Merkez sayesinde çocuklar, bilim üzerine kurulu düzenek ve atölyelerde eğlenirken, öğrenmenin yanı sıra yapılan deneylerle çevre bilinci de kazandı. Türkiye’de iklim ve çevre temaları üzerine kurulan ilk ve tek tematik bilim merkezi olma özelliği taşıyan Mercan, 119’dan fazla interaktif deney düzeneğine, 6 atölyeye, 35 cm çaplı teleskobu bulunan gözlem evine ve 120 kişilik kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük planetaryumuna sahip. Büyükşehir Ana Hizmet Binası çocukların tiyatro merkezi oldu ‘Tiyatro seyretmeyen çocuk kalmasın’ diyerek yola çıkan Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı da her çocuğun kültür ve sanatla tanışmasını sağlamak amacıyla çocuklarla bir araya gelmeye devam ediyor. Şimdiye kadar çocuk tiyatrosu gösterimleri ile binlerce çocuğa ulaşan Şehir Tiyatrosu ekipleri, son olarak ‘İki Bavul Dolusu’ adlı çocuk oyununu, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı Sevgi Evinde kalan çocuklar için sergiledi. Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binasında yer alan Çocuk Sahnesinde oynanan oyun; renkli ve eğlenceli sahneleri ile çocukları etkisi altına alırken, bol bol kahkahalar yükseldi. Çocukların, her anını büyük bir ilgi ve keyifle izlediği tiyatro salonunun havası adeta neşeyle doldu.
MESKİ, jeneratör sayısını 339’a yükseltti
17 Kasım 2024 Pazar - 09:38 MESKİ, jeneratör sayısını 339’a yükseltti Mersin Büyükşehir Belediyesine bağlı Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü, içme suyu tesisleri, idari binalar, arıtma tesisleri ve atık su tesislerinde şebeke enerjisinin olmadığı durumlarda, tesislerin hizmete ara vermemesi için yeni jeneratörleri devreye almaya devam ederken, sayıyı 339’a yükseltti. Anamur’dan Tarsus’a, Çamlıyayla’dan Mut’a kadar 16 bin kilometrekarelik büyük bir alana hizmet veren MESKİ’nin kesintisiz su temini, atık su bertarafı ve daha verimli abonelik hizmetleri sağlamak adına bünyesine kattığı jeneratörler, olası enerji kesintilerinin hizmetleri aksatmaması adına önemli bir rol oynuyor. Jeneratörler sayesinde, bir elektrik kesintisinde dahi MESKİ içme suyu tesisleri aktif olarak çalışırken, vatandaşlara kesintisiz içme suyu teminine devam ediliyor. Jeneratörler sayesinde tesislerde enerji kesintisi yaşanmıyor MESKİ, 2019 yılından itibaren mevcutta bulunan 170 jeneratör sayısına ilave olarak, 2021 yılında 59, 2022 yılında 33, 2023 yılında 51, 2024 yılında 26 adet olmak üzere toplamda 169 adet jeneratör temin ederek, sorumluluk sahası içerisinde bulunan önemli tesislere montajını tamamladı. İlave jeneratörleri devreye alan MESKİ, böylece toplam jeneratör sayısını 339’e çıkarmış oldu. Sayısını 339’a çıkardığı jeneratörlerin düzenli periyotlarla tüm bakımlarını yapan MESKİ, jeneratör arızalarına da en kısa süre içerisinde müdahale ediyor. Çevreci yatırımlarına devam eden MESKİ; Enerji SCADA’sı sayesinde de gereksiz yakıt tüketiminin önüne geçmiş oluyor. “Jeneratörlerin aylık ve yıllık bakımlarını planlı bir şekilde yapıyoruz” MESKİ Elektrik Merkezleri Dairesi Başkanlığına bağlı Enerji Sistemleri Bakım Onarım Şube Müdürlüğünde görev yapan Sinan Kızılyaka; “Mevcutta bulunan 170 jeneratörümüze ilave olarak, 169 adet jeneratör daha temin ettik ve montajlarını tamamladık. Jeneratör sayımız şu anda toplamda 339 adet oldu. Bu jeneratörlerin tüm aylık ve yıllık bakımlarını, planlı bir şekilde yapmaktayız. Olası arızalara karşı anında müdahale ile de kesintisiz hizmetin devamını sağlamaktayız” dedi.
Mersin’de ’33 Kart’ın kullanım alanı genişliyor
17 Kasım 2024 Pazar - 09:31 Mersin’de ’33 Kart’ın kullanım alanı genişliyor Mersin Büyükşehir Belediyesi, iştiraklerinden olan İmar İnşaat A.Ş bünyesinde devam ettirilen ‘Mersin 33 Kart’ uygulamasının kullanım alanını her geçen gün genişletiyor. Büyükşehir Belediyesinin tüm toplu taşıma araçlarının yanı sıra Mersin Özel Halk Otobüsü, Çevre Yolu ve Tarsus Özel Halk Otobüsü ile Osmaniye Kooperatifine bağlı minibüslerde geçerli olan ’33 Kart’, kısa süre sonra kentte faaliyet gösteren tüm kooperatif ve özel halk otobüslerinde de geçerli olacak. ’33 Kart’ kullanarak hem ulaşımda hem de Denizkızı A.Ş’ye bağlı kafe ve restoranlarda indirimlerden yararlanan vatandaşlar, kartın yaygınlaşmasıyla daha çok kampanya imkanına kavuşacak. Vatandaşlar ’33 Kart’ı Tarsus Doğa Parkı ile Büyükşehir Belediyesine bağlı otoparklarda da kullanabiliyor. AVM, Taşucu, Büyükeceli, Toroslar, Meşot, Yalınayak, Karacailyas, Tarsus Yarenlik, Tarsus Yeni Mahalle ve MESKİ Genel Müdürlüğüne yerleştirilen kiosklarda ’33 Kart’ ile su faturalarını ödeyen vatandaşlar, yüzde 5 indirimden de faydalanıyor. “Kartın büyümesi ve yaygınlaşması bir ölçek ekonomisi oluşturuyor” Mersin Büyükşehir Belediyesi İmar İnşaat A.Ş Genel Müdürü Emir Can Özgür, yaklaşık 2,5 yıl önce altyapısı değiştirilip kullanıma sunulan ’33 Kart’ın yaygınlaştırılması çalışmalarına devam ettiklerini belirterek, “Önümüzdeki 3 ay içinde kent merkezinde faaliyet gösteren tüm dolmuş, kooperatif ve özel halk otobüslerini sisteme dahil etmeyi hedefliyoruz. Bugün itibariyle belediye otobüslerimiz haricinde, 630 araç aktif olarak 33 kart kullanıyor. Kasım sonu itibariyle bu sayı 700 civarına gelecek” dedi. Kartın büyümesi ve yaygınlaşmasının ölçek ekonomisi oluşturduğunu belirten Özgür, “Biz bunu kullanımda indirim ve bazı kampanyalarla vatandaşa yansıtıyoruz. Örneğin bugün bir halk otobüsüne binen vatandaş nakit parayla 25 lira ücret öderken, kartı kullandığında bu 23 liraya, bazılarında ise 22,5 liraya düşüyor. Aynı şekilde öğrenci binişlerinde de yaklaşık 2-2,5 liralık indirim sağlanıyor” diye konuştu. “33 Kart’ın yaygınlaşması, indirim yapması ve ücret avantajı sağlaması açısından önemli” ’33 Kart’ın fatura ödemelerinde de kullanıldığını kaydeden Özgür, “Bu kartla su faturalarınızı da ödeyebiliyorsunuz. Şehrin 10 noktasında, kiosk dediğimiz bankamatik cihazlarımız var. Bu cihazlarla su faturası ödeyebiliyorsunuz. Su faturalarımızı ’33 Kart’ kullanarak ödersek, faturada yüzde 5 indirim sağlanıyor. Yine ’33 Kart’ kullanarak Denizkızı işletmelerine ait kafelere, restoranlara geldiğinizde, dönem dönem çeşitli kampanyalar yapılıyor. Kart yaygınlaştıkça, kullanımı arttıkça bu avantajlar da artmaya devam edecek. Kartımız, belediyemize ait tüm otoparklarda ve Tarsus Doğa Parka girişte de geçerli. ’33 Kart’ın yaygınlaşması, indirim yapması ve ücret avantajı sağlaması açısından önemli. Kart ne kadar yaygınlaşır, ne kadar büyürse, vatandaşlarımıza o kadar indirim ve ödeme avantajı sağlayacak” ifadelerini kullandı.