ASAYİŞ - 30 Kasım 2024 Cumartesi 09:13

İzmir’de freni boşalan kamyon 7 aracı biçti: 3 ölü, 7 yaralı

A
A
A
İzmir’de freni boşalan kamyon 7 aracı biçti: 3 ölü, 7 yaralı

İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde freni boşalan kamyonun 7 araca çarptığı kazada 3 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi yaralandı.



Edinilen bilgiye göre, Nazarköy kavşağında saat 18.30 sıralarında Dede G. idaresindeki 03 AFU 332 plakalı patates yüklü kamyonun freni boşalınca, kırmızı ışıkta bekleyen araçların arasına daldı. Kamyonun 7 araca çarptığı kazada Arzu Darik Şeneren (45), Buse Asena Köymen (31), Murat Gül (49) hayatını kaybetti, 7 kişi de yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla hastanelere kaldırılarak tedavi altına alınırken, yaralılardan 2’sinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Polis ekipleri kaza yerinde güvenlik önlemi alırken, kamyonun çarptığı araçların hurda yığınına döndüğü görüldü.


Kazayla ilgili inceleme sürüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sinop Sinop’ta deniz şehitleri anıldı Osmanlı donanmasının yaşadığı en büyük felaketlerden biri olarak kaydedilen Sinop baskınının 171’nci yıl dönümünde, şehadete kavuşan 2 bin 800 asker için anma tören düzenlendi. Sinop limanında 30 Kasım 1853 tarihinde Rus donanması tarafından Osmanlı donanmasına yapılan deniz baskını sonucu 2 bin 800 Türk askerinin şehit düşmesi, tarihe acı bir iz olarak kazındı. Baskının 171. yıl dönümünde, şehit düşen askerlerin kemiklerinin muhafaza edildiği müze bahçesindeki şehitlikte anma töreni yapıldı. Şehitliğe çelenk konulmasının ardından askeri tören mangası saygı atışı yaptı. “Rusya’nın ‘Osmanlı Devleti’ni ortadan kaldırma siyasetinin’ bir tezahürü” Törende konuşan Sinop Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cenk Demir, “1853-1856 Osmanlı-Rus Savaşı’nın diğer bir adıyla Kırım Harbi’nin önemli kırılma anlarından birisi olan ve 30 Kasım 1853 tarihinde Sinop’ta yaşanan felaketin üzerinden 171 yıl geçti. Esasında bu elim hadise, Rus dış politikasının temel prensiplerden biri olan ‘Osmanlı Devleti’ni ortadan kaldırma siyasetinin’ bir tezahürüdür. Özellikle Çar I. Nikolay döneminde şiddetlenen bu siyasi anlayışın önüne geçmek adına Osmanlı Devleti bir yandan diplomatik girişimlerde bulunurken diğer yandan da Karadeniz’de bir dizi askerî önlemler almıştı. Bu kapsamda Patrona Osman Paşa ve Riyâle Hüseyin Paşa komutasındaki Türk filosu Kasım 1853’te Karadeniz’e açılmış, ne var ki fırtınaya yakalanarak Sinop Limanı’na sığınmıştı. Türk filosuna nefes aldırmak istemeyen Amiral Nahimov komutasındaki Rus donanması ise Karadeniz’de devriye geziyordu. Ruslar, Osmanlı gemileri Sinop’a geldikten bir gün sonra şehrin açıklarında görüldü. Amiral Nahimov, Sivastopol limanından takviye kuvvetler gönderilmesi için girişimlerde bulunurken Osman Paşa, filonun Sinop’ta kalmasını uygun gördü. Liman açıklarında üç gün vakit geçirip fırtınanın dinmesini bekleyen düşman donanması, Sinop önünde yay çizerek konum alan Türk filosunu yok etmek üzere 30 Kasım günü harekete geçti. Öğleye doğru Rus donanması limana girdi ve Türk filosuna paralel bir şekilde konum aldı. Sonrasında Sinop, dünya deniz savaşları tarihinde yelkenli ahşap gemilerin rol aldığı son çarpışma ve gülle yerine patlayıcı mermilerin yani humbaraların kullanıldığı ilk çarpışmaya ev sahipliği yaptı. Bir buçuk saat içerisinde de muharebenin sonucu belli oldu. Sinop Limanı’nda bulunan Osmanlı filosu, bir vapur dışında tamamen imha edildi. Maalesef bir yanında derin deniz, diğer yanında ateş olan yüzlerce Osmanlı denizcisi de şehit düştü. Ruslar merhametsizce gülle, humbara ve yağlı paçavralar atarak kale içindeki Türk mahallesini de yaktı. Yaşanan felaketin ardından seferber olan Sinop ahalisi askerlerin yaralarını sararken şehit olanlar da hızlıca defnedildi. 1858’de şehitlerimizin hatıralarını yaşatmak adına, içinde bulunduğumuz alanın etrafı taş duvarlarla çevrildi. Sadrazam Mehmet Ali Paşa tarafından da kitabesi yaptırıldı. Yanında bulunduğumuz Şehitler Abidesi’nin temeli ise 1923’te atıldı, 1933’te de açılışı yapıldı” dedi. Açıklamaların ardından şehitlerin anısına denize çelenk bırakıldı. (OSM-
İzmir Çeşme’de 3 gencin öldüren zanlı: "Kafa attılar ben de ateş ettim" İzmir’in Çeşme ilçesinde ’kız meselesi’ yüzünden çıkan tartışmanın ardından 3 gencin tabancayla öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan 3 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Tabancayla ateş ederek 3 kişinin ölmesine sebep olduğu değerlendirilen B.B.’nin ilk ifadesinde, dağlık alandaki kavgada birisinden kafa yediğini ve bu esnada tabancasını çıkararak ateş ettiğini söylediği öğrenildi. Olay 28 Kasım akşam saatlerinde Çeşme ilçesi Fahrettinpaşa Mahallesi’ndeki zeytinlik alanda meydana geldi. İddiaya göre, Azad Demir (22), Abdurrahim Doğan (19), Mehmet Sait Medeni (19) ve A.M., konumla Cakabey Anıtı mevkiine gelerek B.B. (21) ve yanındaki iki arkadaşı ile buluştu. Araçtan inen 4 genç ile bekleyen diğer grup arasında kız meselesi yüzünden tartışma çıktı. Olayın büyümesi üzerine B.B., tabancayla karşı gruptaki 4 kişiye ateş etti. Silah sesleri üzerine bölgeye çok sayıda polis ve 112 sağlık ekibi sevk edildi. Olayda Azad Demir, Abdurrahim Doğan ve Mehmet Sait Medeni hayatını kaybederken yaralı A.M. (22) kaldırıldığı Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde tedavi altına alındı. Olayın ardından şüpheli B.B., hızla bölgeden kaçarken, yanında bulunan 2 arkadaşı ise polis ekiplerince gözaltına alındı. Firari zanlı B.B., kısa sürede polis ekiplerince yakalandı. Gözaltına alınan şüpheli emniyete götürüldü. Çeşme Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi morgundan alınan 3 gencin cenazesi otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumuna getirildi. Abdurrahim Doğan’ın cenazesi Mardin, Mehmet Sait Medeni’nin cenazesi Ağrı, Azad Demir’in cenazesi ise Çeşme’de defnedildi. "Kafa attılar ben de ateş ettim" Olayla ilgili cinayetleri işlediği değerlendirilen B.B. ile yanlarında bulunan arkadaşları O.A. ve Ö.Ö., Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği tarafından kıskıvrak yakalanarak gözaltına alındı. Cinayeti gerçekleştirdiği değerlendirilen B.B.’nin ilk ifadesinde, oturdukları kafeteryada kız meselesi yüzünden karşı grupla tartıştıklarını, daha sonra ormanlık alana giderek kavga ettiklerini, karşı taraftan birisinin kendisine kafa attıktan sonra da tabancasını çıkarıp ateş ettiğini söylediği öğrenildi. Şüpheliler B.B., O.A. ve Ö.Ö., emniyetteki işlemlerinin ardından Çeşme Adliyesine sevk edildi. (AÇ-
İstanbul İstanbul’daki hastanelerde büyük deprem tatbikatı İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından, beklenen büyük İstanbul depremi sırasında hastanelerin hizmete devamlılığını sağlamak amacıyla Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun katılımı ile Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi’nde deprem tatbikatı yapıldı. Tatbikatta senaryo gereği, deprem sonrası önceden belirlenen illerden hastanelere desteğe gelen ekiplerin görevi devralama süreçleri de canlandırıldı. İstanbul’da olması beklenen büyük depremin hazırlıkları tüm kurumlar tarafından yapılan tatbikatlar ve planlarla devam ederken İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nce bugün bir tatbikat gerçekleştirildi. Tatbikata Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu da katıldı. Tatbikatın amacının muhtemel deprem sonrasında hastanelerde hizmetin sürdürülebilirliğini sağlamak olduğu öğrenildi. Bakan Memişoğlu’na program sırasında İstanbul İl Sağlık Müdürü Abdullah Emre Güner de eşlik etti. Tatbikatta ilk kez ‘Referans Hastane Koordinasyon Merkezi’ modeli de devreye alındı. Tatbikat senaryosu gereği, muhtemel büyük deprem sonrasında şehir dışından önceden hastanelere gelen destek ekiplerinin görevi devralama süreci ve canlandırılarak bu koordinasyona hazırlanması amaçlandı. Tatbikat sonrası açıklama yapan Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, “Herkesin depreme, özellikle İstanbul’un hazır olması gerekiyor. Bununla ilgili hem 2019’daki deprem özellikle de 6 Şubat’taki üzücü ve bizi gerçekten yaralayan depremler hastane afet planımızı ve bütün afet planlarımızı gözden geçirerek İstanbul dahil Türkiye’de bir afet planı hazırlandı sağlıkla ilgili. Bu ilk defa uygulanan bir tatbikat amacımız bu afet planlarımızı ve öngörülerimizi tatbikatlarla ile insanlara ezberletmek ve eksiklerimizi tespit etmek. Burada 800 kişi bu tatbikata katılıyor. 2 hastanemiz diğer 2 hastanemizin deprem esnasında görevini ifa etmeye çalışıyor. Biz, bütün İstanbul’daki hastaneleri eşleştirdik. Deprem aşamasında otomatik olarak ekipler ne yapacak, nasıl teslim alacak, hastanede destek nasıl verecek onların tatbikatı yapılıyor. İlk 48 saatte İstanbul’daki hastaneler kendi kendine yeter halde olacak referans hastaneler izolatörlü. Bu hastanelerdeki deprem esnasındaki sağlık hizmetleri yürütülürken, destek illerden gelen bu hastanelerin ekiplerinin buradaki görevi ve hastanenin yönetimini alıp sağlık hizmetlerini kesintisiz sürdürmek amacıyla yapılan bir tatbikat. Böylece deprem esnasında buraya gelecek ekipler, hem nasıl devralacaklar görevi hem de hastaneyi tanıyorlar. Böylece inşallah yaşanmaz ama deprem esnasında sağlık hizmetlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi ve dışarda gelecek ekiplerin görevi nasıl devralacağı ve hangi hastanede nasıl çalışacağı artık planlamalarımız oluştu ve tatbikatlarımız başladı” dedi.
Kocaeli Kocaeli Kongre Merkezi’ne nitelikli mimarlık ödülü Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, “Kocaeli Uluslararası Kongre Merkezi Projesi” ile Arkitera Mimarlık Merkezi tarafından ödüle layık görüldü. Hayata geçirdiği projelerle ulusal ve uluslararası birçok alanda takdir gören Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kente bir ödül daha getirdi. Bu yıl 15’incisi düzenlenen Arkitera Mimarlık Merkezi Ödülleri, mimar ve işverenin kamusal sorumluluklarını göz önünde bulundurarak, nitelikli mimari uygulamaların ortaya çıkarılmasına destek olan işverenleri onurlandırıyor. Büyükşehir, Kocaeli Uluslararası Kongre Merkezi projesi ile “İşveren Ödülleri Kategorisi’nde” Seçici Kurul Teşvik Ödülü’ne layık görüldü. Arkitera Mimarlık Merkezi tarafından verilen Arkitera Ödülleri, İstanbul’da düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Kastamonu Entegre Genel Müdürlük Binası’nda yapılan törende Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Uluslararası Kongre Merkezi projesi ile “İşveren Ödülleri Kategorisi’nde” Seçici Kurul Teşvik Ödülü’nün sahibi oldu. Proje kapsamında, Kocaeli’nin önemli endüstriyel miraslarından biri olan eski fabrika yapıları yeniden işlevlendirilerek kongre merkezine dönüştürüldü. Hizmete girdiği günden itibaren sayısız etkinliğe ev sahipliği yapan merkez; tasarımı, işlevselliği ve kent yaşamına kattığı değerler ile Kocaeli kentinin en önemli sembol yapılarından biri haline geldi.
Manisa AK Parti Köprübaşı Uysal’la devam dedi Manisa’nın Köprübaşı ilçesinde AK Parti İlçe Teşkilatının 8. Olağan Kongresinde ekim ayında başkanlığa atanan Hasan Hüseyin Uysal, tek liste olarak gidilen seçimde delegelerin oylarıyla yeniden başkanlığa seçildi. Adalet ve Kalkınma Partisi Köprübaşı İlçe Teşkilatı 8. Olağan Kongresi Mergan Alp Çok Amaçlı Konferans Salonunda yapıldı. Hüseyin Ali Korucu’nun eylül ayında görevinden istifa etmesiyle yerine ekim ayının başında atanan Hasan Hüseyin Uysal, tek listeyle girdiği seçimde delegelerin oylarıyla yeniden başkan seçildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kongrenin açılış konuşmasını yapan AK Parti Köprübaşı İlçe Başkanı Hasan Hüseyin Uysal, ”14 Ağustos 2001 tarihinde Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde aydınlığa açık, karanlığa kapalı mottosu ile kurulan partimiz iktidara geldiği 3 Kasım 2002’den bu yana ülkemizin kalkınması için tüm kadroları ile çalışmaya canla başla devam etmektir. Ülkemize çağ atlatan ve yapılamaz denilen hatta engel olunmaya dahi çalışılan projeleri tek tek hayata geçirerek ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmıştır. Ülkemiz her alanda gelişirken milletvekillerimiz, il başkanlarımız ve belediye başkanlarımızın uyum içinde çalışması ile Köprübaşı’na da bir çok proje ve yatırım kazandırılmıştır. Gençlik merkezi, Borlu’ya banka şubesi açılması, Hatipoğlu Stadyumu, prestij caddeleri, TOKİ evleri ve yapımı hızla devam eden kapalı yüzme havuzu bu eserlerin sadece bir kaçıdır. Biliyoruz ki, Köprübaşı’nın devletimizin nezdinde, milletvekillerimiz ve il başkanımızın gönlünde özel bir yere sahiptir. Cumhurbaşkanımız nasıl ki her zaman, halkın içinde olup dertleriyle dertlenip, sevinçleri ile seviniyorsa bizlerde onun izinden yürümeye devam edeceğiz. Önce genel seçimler, ardından mahalli idareler seçimlerinde partimizi ilçemizde lider parti yapmak için gece gündüz demeden çalışacağız. Kongreler partimizin şenliğidir. Yenilenmesidir. Bugün de burada bizleri yalnız bırakmayan siz birbirinden değerli misafirlerimize ve partimizin kuruluşundan bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkür ederken, vefat eden gönüldaşlarımıza Rabbimizden rahmet diliyorum. Rabbim birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin. Kongremiz hayırlara vesile olsun. Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde büyük Türkiye için, yeniden Köprübaşı için durmak yok. Yola devam” dedi. Daha sonra kürsüye gelen AK Parti Manisa İl Başkanı Salih Hızlı ve Köprübaşı eski Belediye Başkanı Regaip Topuz da birer konuşma yaptı. Eski ilçe başkanlarına ve belediye meclis üyelerine şükran plaketi verilen kongrenin Divan Başkanlığını MKYK Üyesi Dilek Yıldız Büyükdağ yaptı. Tek liste halinde yapılan seçimlerde 400 delegenin oyunu alan Hasan Hüseyin Uysal yeniden ilçe başkanlığına seçildi. Hasan Hüseyin Uysal başkanlığında AK Parti Köprübaşı İlçe Yönetimi şu isimlerden oluştu: "Adem Karaşahin, Arif Özenç, Buğra Erçetin, Cihan Aydoğan, Emin Ünlü, Firdevs Bal, Gökhan Kara, Mehmet Aydoğdu, Mehmet Er, Murat Demir, Tezcan Akçiçek, Ümit Topuz, Yunus Demir ve Yusuf Beşikçi." AK Parti Köprübaşı ilçe kongresine AK Parti MKYK Üyesi ve İl Koordinatörü Dilek Yıldız Büyükdağ, İl Başkanı Salih Hızlı, Köprübaşı eski Belediye Başkanı Regaip Topuz, Yunusemre Belediyesinin önceki dönem Başkanı Mehmet Çerçi, önceki dönem ilçe başkanları, Salihli, Demirci, Alaşehir, Sarıgöl, Selendi ve Kula ilçe başkanları, meclis üyeleri, siyasi partilerin ilçe başkanları, sivil toplum örgütü temsilcileri, muhtarlar ve partililer katıldı.