EKONOMİ - 14 Temmuz 2021 Çarşamba 15:32

Turkcell GM Erkan: “Veri merkezleri, ulusal veri güvenliği için stratejik değerde”

A
A
A
Turkcell GM Erkan:  “Veri merkezleri, ulusal veri güvenliği için stratejik değerde”

Turkcell, yerli ve milli teknoloji yatırımlarına hız verdi.

Turkcell, yerli ve milli teknoloji yatırımlarına hız verdi. Şirketin genel müdürü Murat Erkan, “Türkiye’nin Turkcell’i olarak çalışmalarımızı ilk günden itibaren ‘yerli ve milli’ hassasiyetinin üzerinde durarak üretiyoruz. ‘Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı’ prensibiyle ürün ve servislerimizi geliştiriyoruz. Temel stratejimizde Dijital Servislerimiz, Dijital İş Servislerimiz ve Techfin servislerimiz önemli bir yer tutuyor” dedi.


Turkcell, birlik ve beraberliğin perçinlenmesi amacıyla faaliyet gösterdiği alanlarda attığı adımları sürdürüyor. Şirket, iletişimin ve haberleşme güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyan 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından, gerçekleştirdiği yatırımlara hız verdi.


O gece verilen büyük mücadelenin en büyük kahramanı Türk milletine, Turkcell teknolojisiyle destek olduklarını belirten Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan şunları söyledi: “Türkiye’nin Turkcell’i olarak çalışmalarımızı ilk günden itibaren ‘yerli ve milli’ hassasiyetinin üzerinde durarak üretiyoruz. ‘Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı’ prensibiyle ürün ve servislerimizi geliştiriyoruz. Temel stratejimizde Dijital Servislerimiz, Dijital İş Servislerimiz ve Techfin servislerimiz önemli bir yer tutuyor. Bu stratejimiz dahilinde attığımız adımların, 15 Temmuz gibi hain girişimlere karşı da güçlü bir önleyici ve engelleyici mekanizma oluşturduğuna inanıyoruz” dedi.


“Veri merkezleri, ulusal veri güvenliği için stratejik değerde”


Gebze, Ankara ve İzmir’in ardından bu yıl açılışı gerçekleşecek Çorlu Veri Merkezi ile, Turkcell’in verilerimizin güvenliğini ve mahremiyetini güvence altına almak için attığı adımlara bir yenisini daha ekleyeceğini ifade eden Murat Erkan, “Turkcell olarak Veri Merkezlerinin Ulusal Veri Güvenliği açısından stratejik değere sahip olduğuna inanıyoruz. Turkcell Çorlu Veri Merkezi ile birlikte bu hayati alanda yaptığımız yatırımların tutarı toplamda 2 milyar TL’yi aşacak. Bu topraklardan çıkan bir şirket olarak, bu ülkede kazandıklarımızı yeni yatırımlarla ülkemize geri döndürmeye devam edeceğiz. 2020 yıl sonu itibarıyla, bugüne kadar (lisans bedelleri, kule ve baz istasyonları, fiber ekipmanları ve kazıları, veri merkezleri ve yerli ve milli dijital ürünler de dahil olmak üzere) ülkemize 50 milyar TL’lik yatırım yaptık ve bu yatırımlar artan tempoyla devam edecek” diye konuştu.


“BiP, veri güvenliği politikası ve uygulamalarıyla en hızlı büyüyen platformlardan biri oldu”


Her türlü senaryoda kesintisiz hizmet sunmanın önemini, geçmişteki farklı acı tecrübelerden dolayı ülkece çok iyi bildiklerini aktaran Murat Erkan şöyle devam etti: “15 Temmuz kalkışmasında yabancı anlık mesajlaşma uygulamalarının kullanılması nedeniyle yerli ve milli mesajlaşma uygulamamız BiP’in daha da geliştirilmesi için yatırımlara hız vermiştik; bugün o yatırımların karşılığını almaya başladık. BiP 2021 yılının ilk çeyreğinde ülkemizde en çok indirilen mobil uygulama oldu ve dünya genelinde de 82 milyondan fazla indirmeye sahip. Web arayüzünden arama, kaybolan mesaj, grup görüntülü görüşme, 106 dilde anlık çeviri ve para gönderme gibi özelliklerimizi rakiplerimizden çok daha önce hayata geçirmiştik. Bunun yanı sıra kişisel verilerin korunması konusunda uyguladığımız şeffaf politika sayesinde uluslararası alanda en hızlı büyüyen iletişim platformlarından biri haline geldik.”


“Üstün network altyapısı ve teknoloji gücüyle kesintisiz hizmete devam”


15 Temmuz gecesi tüm olanaklarını seferber ederek milleti hedef alan bu saldırının karşısında durduklarını ve en hızlı harekete geçen şirketlerden biri olduklarını söyleyen Murat Erkan, sözlerini şöyle sonlandırdı:


“Bugün Turkcell’in dijital servislerinin milyonlarca kullanıcıya ulaşan, pek çok ülkeye ihraç edilen çok değerli yerli ve milli teknoloji ürünleri haline gelmesinden gurur duyuyoruz. Yerli baz istasyonu, yerli otomobil gibi tarihi hamlelerde yer alarak ülkemize maddi ve manevi her türlü desteği vermeye devam ediyoruz. Türkiye’nin iletişim ve dijitalleşme teknolojisi alanındaki lider şirketi olarak güçlü teknolojik altyapımız, geniş mobil ve fiber iletişim ağlarımız, Türkiye’nin dört bir yanındaki veri merkezlerimiz, yetişkin ve yetkin mühendis kadromuz sayesinde kesintisiz hizmet sunmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, bu hain darbe girişiminde ülkesini koruma pahasına canını feda eden tüm kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi saygıyla bir kez daha anıyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Memnuniyetsizlik yataktan çıkmaya engel Psikolog Selver Yazıcı, kronik yorgunluk olarak bilinen ‘Dysania’ rahatsızlığı ile ilgili verdiği bilgilerde, “Dysania, yoğunlukta güncel hayatından memnun olmayan kişilerde görülüyor” dedi. Dysanianın yataktan çıkamama ve yatakta uzun süre oyalanma durumu olarak görüldüğünü söyleyen Selver Yazıcı, “Dysania kronik yorgunluk rahatsızlığıdır. Aslında tıpta böyle net bir tanısı yoktur ama genel olarak günümüzde insanların yataktan çıkamama, uyanmasına rağmen bir iki saat boyunca yatakta oyalanma, günlük hayatına devam edememe ya da uyandıktan sonra hayata rahatça adapte olamama gibi bir durumdur. Dysania rahatsızlığının birçok nedeni olabilir. Bunlardan bir tanesi depresyon ve yaşanılan hayattan mutsuz olma durumu olabilir. Bunun dışında kan değerlerimiz, kanımızdaki kırmızı hücrelerinin az olması, tiroit bezlerinizin doğru çalışmaması, vücut kitlelerin endeksimizin düzgün olmaması gibi sebepler de olabildiği gibi en büyük sebeplerinden bir tanesi depresyondur. Eğer kişi depresyonla ve güncel hayatından memnun olmama durumuyla karşı karşıyaysa dysania yoğunlukta görünür. Tedavi olarak biz genelde danışanlarımıza öncelikle bir kan testi yaptırmalarını, aile danışanlarına gitmelerini tavsiye ederiz. Bir kan testi, vitaminlerin algılanması gibi durumları halletmelerini isteriz. Onun dışında da psikolojik tedaviye ihtiyaç varsa psikolojik tedaviye de yönlendiririz. Dysanianın aslında kış aylarında daha fazla görülmesinin sebebi, gündüzlerin kısa gecelerin uzun olması insanların soğuk havalarda çok fazla fiziksel aktiviteye katılamamaları olarak gözlemliyoruz biz genelde. Eğer kişi düzenli yürüyüş yapmıyorsa, spora gitmiyorsa ya da sürekli oturarak çalışıyorsa, gün içerisinde çok fazla ekrana maruz kalıyorsa ya da uyumadan önce çok fazla ekrana maruz kalıp geç uyuyup uyku düzenini düzenli almıyorsa dysania ile yine karşılaşabiliyoruz” dedi. “Sosyal hayattan memnuniyetsizlik sebep olabilir” Yazıcı, sosyal hayattan memnuniyetsizliğin ve güncel hayattaki durumlardan hoşlanmamanın dysaniaya sebep olabileceğini söyleyerek, “Bunun için uyku düzenlemeleri, günlük hayattaki fiziksel aktivitelerini aktif bir şekilde gerçekleştirmelerini tavsiye ederiz. Kış aylarında özellikle fiziksel aktiviteye çok değer veriyoruz biz. Hareketsizlik uyutuyor. Bunun dışında da işte bazı kronik rahatsızlıklar, bazı kronik hastalıklar da yataktan kalkamamaya sebep oluyor ama bunun sosyal sonucuna bakarsak, genel olarak sosyal hayattan memnun olmama, işe giderken çok fazla işi sevmeme ya da güncel hayatta maruz kalınan durumlardan hoşlanmama gibi sebepler de yataktan çıkmamaya sebep olabiliyor. Bu kişiden kişiye değişen bir durumdur” ifadelerini kullandı.
Çanakkale Ezine Belediyesi iki projesiyle Altın Karınca Ödülü aldı Çanakkale’nin Ezine ilçe Belediyesi, Marmara Belediyeler Birliği (MBB) tarafından düzenlenen Altın Karınca Ödülleri töreninde, ’Güneş Enerjisi ile Temiz Çevre Temiz Ezine’ ve Şehir Planlama ve Altyapı kategorisinde ’Sıvılaşma Haritası ve Riskli Alan Tespiti’ projesiyle iki ödül aldı. İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen törenle 10. Altın Karınca Ödülleri sahiplerini buldu. Afet Yönetimi, Akıllı Şehir Uygulamaları, İklim Değişikliği ve Çevre Yönetimi, Kentsel Tasarım ve Mimari, Kültür ve Sanat, Sosyal Hizmetler, Şehir Planlama ve Altyapı, Ulaşım ve Hareketlilik, Yerel Kalkınma, Yönetişim ve Katılımcılık olmak üzere 10 kategori de 55 proje ekibi ödüllerini MBB ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in elinden aldı. Ezine Belediyesi, İklim Değişikliği ve Çevre Yönetimi kategorisinde ’Güneş Enerjisi ile Temiz Çevre Temiz Ezine’ ve Şehir Planlama ve Altyapı kategorisinde ’Sıvılaşma Haritası ve Riskli Alan Tespiti’ projesiyle 2 ödül aldı. Ödül töreni sonrası Ezine Belediye Başkanı Güray Yüksel yaptığı açıklamada, ilçelerinin bu yıl düzenlenen ödüllerden ikisinin sahibinin olduğunu söyledi. Bu ödüllerin kendilerini motive ettiğini kaydeden Başkan Güray Yüksel, "Biz belediye olarak 7 projeyle başvuru yaptık. Bunu sonucunda güzel projelerimizin içerisinde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in elinden ödülleri aldık. İnşallah bundan sonra da vatandaşlarımıza yapmış olduğumuz hizmeti Marmara Belediyeler Birliği tarafından da ödüllere layık görüldük. Ben tüm katılan projelere ve aynı zamanda Çanakkale Belediyesi de bir ödül aldı herkesi kutluyorum. İnşallah tüm Çanakkale ve ilçelerinde ödül alan belediyeler artar" dedi.
İstanbul Altın Karınca Ödülü’nün sahibi Ümraniye Belediyesi oldu Ümraniye Belediyesi, “Aktif Yaş-Al Projesi” ile Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen 10. Altın Karınca Ödülleri’nde “Sosyal Hizmetler” kategorisinde ödül almaya hak kazandı. Bu yıl 10 farklı kategoride 310 projenin başvurusuyla gerçekleştirilen Altın Karınca Ödülleri, sürdürülebilir, dayanıklı ve kapsayıcı kentleşme pratiklerini teşvik eden projeleri ödüllendirdi. Ümraniye Belediyesi’nin “Aktif Yaş-Al Projesi,” 62 başvuru arasından 21 jüri üyesi tarafından “Sosyal Hizmetler” kategorisinde örnek bir çalışma olarak seçildi. Sadece 8 projenin ödül aldığı kategoride, ödülü Ümraniye Belediye Başkan Yardımcısı Ayşe Yanık teslim aldı. Değerlendirme kriterleri arasında projenin kentsel yaşama ve belediyenin gelişimine sunduğu katkı, özgünlük ve yenilikçilik, diğer belediyelerde veya şehirlerde uygulanabilirlik, hazırlık, finansman ve uygulama sürecinde kişi ve kurumlardan alınan katkılar, projenin sürdürülebilirliği ve sürdürülebilir kalkınma amaçları ile ilişkisi yer aldı. “Aktif Yaş-Al Projesi” Ümraniye Belediyesi’nin ödüle layık görülen “Aktif Yaş-Al Projesi,” 60 yaş ve üzeri bireylerin yaşam kalitesini artırmaya yönelik yenilikçi ve kapsamlı bir sosyal hizmet modeli sunuyor. Proje, yaşlı bireylerin fiziksel, sosyal ve zihinsel olarak aktif kalmalarını sağlayarak bağımsız yaşamlarını desteklemeyi, sosyal izolasyonu azaltmayı ve toplumsal bağlarını güçlendirmeyi amaçlıyor. Proje kapsamında öne çıkanlar Fiziksel ve Zihinsel Sağlık Desteği: El işi atölyeleri, bahçecilik, resim ve seramik gibi iş uğraş terapileri; sosyal etkinlikler ve fiziksel aktivite programları düzenleniyor. Kuşaklar Arası Dayanışma: Gönüllü programları ve topluluk destek ağlarıyla gençler ve yaşlı bireyler arasında güçlü bir etkileşim sağlanıyor. Uzman ve Kurum İş Birliği: Belediye, proje için gerekli altyapıyı oluştururken yerel STK’lar, üniversiteler ve özel sektör temsilcileriyle iş birliği yaparak sürdürülebilirliği destekliyor. Proje, Ümraniye’yi yaş dostu ve kapsayıcı bir ilçe haline getiren yenilikçi bir yaklaşımı temsil ederken, diğer yerel yönetimlere de örnek olacak bir model sunuyor. Belediye hizmetlerinin etkisi ve gelecek hedefleri “Aktif Yaş-Al Projesi,” Ümraniye Belediyesi’nin yaşlı bireylerin aktif, üretken ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için sunduğu sosyal hizmet anlayışını yansıtıyor. Projenin, ilçenin sosyal dokusunu güçlendirerek kuşaklar arası dayanışmayı artırması ve kentsel yaşam kalitesini yükseltmesi hedefleniyor. Bu kapsamlı çalışma, yalnızca bireylerin değil, Ümraniye’nin sosyal sermayesinin güçlenmesine ve vatandaş memnuniyetinin artmasına da katkı sağlıyor. Proje, uzun vadede Ümraniye’nin, diğer belediyelere ilham kaynağı olacak şekilde sosyal hizmetlerde öncü bir ilçe haline gelmesini amaçlıyor.
İstanbul ŞOK Marketler yatırım stratejisiyle, TÜYİD Yatırımcı İlişkileri Zirvesi’nde ödül aldı ŞOK Marketler, TÜYİD tarafından yatırımcı ilişkileri alanındaki en iyi uygulamaların ödüllendirildiği Yatırımcı İlişkileri Zirvesi’nde ödül aldı. TÜYİD Yatırımcı İlişkileri Derneği’nin Türkiye’de yatırımcı ilişkileri alanında mesleki bilgi üretmek, uygulamada dünya standartlarına ulaşmak, Türk piyasalarını ve şirketlerini yatırımcılara en iyi şekilde tanıtmak amacıyla her yıl yatırımcı ilişkileri alanındaki en iyi uygulamaları ön plana çıkardığı “Yatırımcı İlişkileri Ödülleri” 12 Aralık’ta düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törende, 2024 yılı itibarıyla Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) ve Bloomberg verileri kullanılarak elde edilen sonuçlara göre küçük ve orta büyüklükte piyasa değerine sahip şirketler arasında “Halka Açık Kısımda En Yüksek Sürdürülebilirlik Fonu Oranına Sahip Şirket” ödülü, ŞOK Marketler CFO’su Ziya Kayacan’a takdim edildi. ŞOK Marketler CEO’su Uğur Demirel, ödül ile ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Yatırımlarımız ve artan istihdamımızla her zaman ülkemizin, üreticilerimizin ve müşterilerimizin yanında olmayı sürdürüyoruz. ŞOK Marketler’in tüm faaliyetlerine destek veren, teveccüh gösteren bütün paydaşlarımız ve hissedarlarımız bizim için çok değerli. Sürdürülebilirlik yaklaşımımız doğrultusunda dünyanın ve doğanın korunmasını, toplumsal değerlerin iyileştirilmesini ve evrensel yönetim standartlarının sağlanmasını amaçlarken bu alanlara hizmet edecek yatırımları destekliyoruz. Çabalarımızın karşılık bulduğunun böyle bir ödülle bir kez daha altının çizilmesi çok kıymetli. Bu ödülü emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarım ve paydaşlarımız adına büyük bir gururla alırken bizi bu ödüle layık gören TÜYİD Yatırımcı İlişkileri Derneği’ne de teşekkür ederim.”
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi, kanser tedavilerinde kullanılacak yeni birleşikleri araştıracak Kastamonu Üniversitesi’nde yürütülecek proje ile kanser tedavisinde kullanılabilecek yeni birleşiklerin geliştirilmesine odaklanarak bilimsel araştırmalara yenilikçi bir katkı sağlanacak. Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zekeriya Yerlikaya’nın yürütücülüğünde “Bazı Yeni Tiyosemikarbazon Türevlerinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antikanser Özelliklerinin İncelenmesi” başlıklı proje, TÜBİTAK/ARDEB 1002-A Hızlı Destek Modülü kapsamında desteklenmeye değer görüldü. Proje, kanser tedavisinde kullanılabilecek yeni birleşiklerin geliştirilmesine odaklanarak bilimsel araştırmalara yenilikçi bir katkı sağlamayı amaçlıyor. Çalışmada, tiyosemikarbazon türevlerinin sentezi ve karakterizasyonu gerçekleştirilerek bu birleşiklerin antikanser özellikleri detaylı bir şekilde incelenecek. Bu sayede, özellikle kanserle mücadelede etkili olabilecek yeni yaklaşımlar ve yöntemlerin literatüre kazandırılması hedefleniyor. Kastamonu Üniversitesi’nin yanı sıra İstanbul Medipol Üniversitesi ve Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nin katkılarıyla yürütülecek projede Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden Doç. Dr. Halit Muğlu, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nden Doç. Dr. Hasan Yakan ve İstanbul Medipol Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Şerife Yerlikaya yardımcı araştırmacı olarak yer alıyor. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, bilimsel araştırmalarda Kastamonu Üniversitesi’nin artan başarılarına dikkat çekerek, başta proje yürütücüsü Prof. Dr. Zekeriya Yerlikaya olmak üzere tüm araştırmacıları tebrik etti.