ASAYİŞ - 11 Aralık 2024 Çarşamba 14:32

Fatih’te çöken binanın Athena Gökhan’ın kardeşi Hakan Özoğuz’a ait olduğu iddiası

A
A
A

Fatih Balat’ta sağanak yağıştan etkilenerek kısmen çöken 2 katlı metruk binanın, şarkıcı Gökhan Özoğuz’un kardeşi Hakan Özoğuz’a olduğu iddia edildi.

Olay saat 23.00 sıralarında Fatih Balat Mahallesi Atgeçmez Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre sokaktaki 2 katlı metruk bina yağmurun da etkisiyle kısmen çöktü. Vatandaşlar durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen ekipler yıkılan binanın yanındaki 3 binayı da tedbir amaçlı boşaltarak sokağı araç ve vatandaş girişine kapattı. Sokakta yaşayan vatandaşlar ise metruk binanın Athena Grubu üyelerinden Gökhan Özoğuz’un kardeşi Hakan Özoğuz’a olduğunu iddia etti.

“Gökhan’a ulaştım, kendisi binanın Hakan’a ait olduğunu söyledi ona da durumu anlattım”

Binanın durumunu daha önceden belediyeye bildirdiğini söyleyen Müfit Samık isim vatandaş, “Ben kendileriyle iletişime geçtim, kendilerine durumu anlattım, buranın fotoğrafını da gönderdim. Hakan’a atamadım, Gökhan’a ulaştım. Kendisi binanın Hakan’a ait olduğunu söyledi ona da durumu anlattım. Daha sonra pek bir cevap alamadım. Kendileri bu konuyla ilgili bir şey yaptılar mı bilmiyorum. Binanın durumu şu anda böyle. Geçen hafta belediyeyi aradım. Buranın ilk yağmurda yıkılacağını söyledim. Burası çok yoğun bir yol. Bir önlem alınmasının gerektiğini söyledim. Burada çocuklar oynuyor, odun kesiyorlar çok fazla turist geçiyor” dedi.

“Bina çöktü, Allah’tan o esnada altında kimse yoktu, kimseye bir şey olmadı”

Binanın çöktüğünü duyan mahalle sakini Yusuf Çakır ise, “Bina çöktü. Allah’tan o esnada altında kimse yoktu, kimseye bir şey olmadı. Binanın kendisi ve çevresi muhafaza altına alındı. Bina artık çöküyor, göz görüyor. Bunun çöktüğünü anlamak için mühendis olmaya gerek yok" ifadelerini kullandı. Metruk binanın belediye ekipleri tarafından yıkılacağı öğrenildi.

Davut Has

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara İletişim Başkanı Altun: "Dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık" Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Uluslararası muhataplarımızla dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık. Bu noktada bizimle çok ciddi iş birliği talepleri oldu" dedi. Altun, Dışişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen 15. Büyükelçiler Konferansı’nın “İç Güvenlik, Hukuk ve İletişim” panelinde iletişim ve kamu diplomasisi alanında gerçekleştirilen faaliyetler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesiyle İletişim Başkanlığı’nın iletişimin kamusal politikalarının vazgeçilmez bir parçası olduğunu belirten Altun, yaklaşık 7 yıllık süre zarfında stratejik iletişim perspektifiyle kamuoyunu doğru, hızlı, ve etkin araçlarla bilgilendirmeye çalıştıklarını söyledi. Bütün dünyanın başına dert olan dezenformasyonla, kara propaganda ile mücadele etmek adına yoğun bir gayret sarf ettiklerinin altını çizen Altun, dezenformasyon illeti, kara propaganda ve yalan haberin tüm dünya demokrasilerinin meselesi olduğunu ve toplumların sağlığı, insanlığın geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Ciddi meydan okumaların arasında sosyal medya şirketlerinin tahakkümünün de bulunduğuna işaret eden Altun, “Sosyal medya şirketleri uluslararası alanda kendilerini birer tarafsız, objektif iletişim mecraları tarafları olarak gösterseler de yine hepimizin farklı şekillerde tecrübe ettiği üzere bu sosyal medya şirketleri birer taraf, birer özneBunlar aynı zamanda dünya farklı ülkelerin geleceğine, yönetimine dair fikirleri olan ideolojileri olan farklı yol ve yöntemlerle dünya demokrasilerine müdahale etmeye gayret eden siyasi aktörler, pek çok ülkede hukuk üstü hareket eden yapılar” dedi. Altun, yapay zeka ile birlikte dezenformasyon hızının arttığına, deep fake teknolojileriyle birlikte dezenformatif içeriklerin niteliğinin güçlendiğine ve gerçekçi hale geldiğine dikkati çekti. Uluslararası muhataplardan dezenformasyonla mücadele modeline ilgi Altun, Türkiye’nin son dönemde dezenformasyona en fazla maruz kalan ülke konumunda olduğunu belirterek Türkiye’nin hem içeriden hem de dışarıdan yoğun bir dezenformasyonla karşı karşıya olduğunu ifade etti. Türkiye’de 2013’ten bu yana önemli gelişmelerin yaşandığı süreçlerde sistematik uygulanan dezenformasyonun, iletişim ağlarını tahakküm altına alma amacı taşıdığını belirten Altun, dezenformasyon yağmuruyla etkin mücadele etmek için çalıştıklarını kaydetti. Bu kapsamda Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’ni kurduklarını anlatan Altun, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerde yaşanan dezenformasyondan, İsrail’in yalanlarına kadar bir çok alanda sağlıklı teyit merkezi oluşturduklarını söyledi. Altun, “Yorum esaslı değil, olgusal bazda deepfake karşıtı iletişim teknolojileriyle İsrail yalanlarıyla mücadele ediyoruz. Uluslararası muhataplarımızla da dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık. Bu noktada bizimle çok ciddi işbirliği talepleri oldu" dedi. Dezenformasyonla mücadelenin kitleselleşmesi ve bu konuda bilinçlenme oluşması amacıyla üniversitelerle de işbirlikleri yapmaya başladıklarını belirten Altun, 39 üniversitede dezenformasyonla mücadele öğrenci kulüpleri kurulduğunu bildirdi. Uluslararası alanda dezenformasyonla mücadeleye karşı hukuki önlemler alındığını ve Türkiye’de de "Dezenformasyonla Mücadele Yasası" olarak bilinen yasanın çıkarıldığını hatırlatan Altun, "İletişim teknolojilerinde yaşanan yenilikler, gündeme gelen yeni ihtiyaçlar nedeniyle yeni hukuki yasa çalışmalarına ihtiyacımız olduğu kanaatindeyiz" ifadesini kullandı. Altun, konvansiyonel medyadaki haber içeriklerinde de dezenformasyonun çok yoğun yer almaya başladığına dikkati çekerek, "Kamuoyunun dijital medya okur yazarlığının artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Dijital medya okur yazarlığını daha da ileri noktaya taşımak için çalışmalarımız var. Bunu eğitim sürecinin içerisine taşımakla ilgili çalışmamızı da tamamladık. Milli Eğitim Bakanlığımızla ortak bir çalışma yürütüyoruz. Eğitim sürecinde dijital medya okur yazarlığına meraklı olan her bir öğrencimizin bilgilenmesi ve bilinçlenmesine katkıda bulunacağız" ifadelerini kullandı. Dezenformasyonla mücadele noktasında, gerçek haberle yalan haberi birbirinden ayırmak için haber aktivizminin yürütülmesi gerektiğini dile getiren Altun, uluslararası alanda sosyal medya çalışmalarının ve sivil toplum çalışmalarının yürütülmesinin de önemli olduğunu kaydetti. İletişim Başkanlığı tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenecek Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesinin (Stratcom) de dezenformasyonla mücadele için önemli uluslararası bir network olduğunu ifade etti. "Vatandaş Diplomat projesini uluslararasılaştırmak ve kökleştirme amacı taşıyoruz” Başkanlığın kamu diplomasisi faaliyetleri hakkında da bilgi veren Altun, özellikle uluslararası alanda etkin olan aktörlerin, vatandaşların birer ’vatandaş diplomat’ olarak, kamu diplomasisi elçisi olarak faaliyet gösterebileceğini düşündüklerini söyledi. Bu kapsamda ilk olarak sporcularla çalışmaya başladıklarını dile getiren Altun, "Vatandaş Diplomat projesini uluslararasılaştırmak ve kökleştirme amacı taşıyoruz” dedi. Kamu diplomasisinde bölgesel odaklı iletişim stratejilerine ihtiyaç bulunduğunu belirten Altun, bu noktada büyükelçilerin yönlendirmelerine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Altun, uluslararası iletişim stratejisini doğru konumlandırmak adına ortak ve tutarlı söylem dilinin de çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.
Elazığ Başkan Alan: "Meslek liselerini cazip hale getirmeliyiz" Meslek liselerinin cazip hale getirilmesi gerektiğini dile getiren Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (Elazığ TSO) Başkanı İdris Alan, “Ülke olarak kalifiye ve aranan eleman yetiştirilmesi konusunda tüm kurumlarımızla birlikte harekete geçmemiz gerekiyor. Meslek liseleri konusunda teşvik edici çok ciddi önlemler almamız gerekiyor” dedi. Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan protokol kapsamında; iş dünyası ve üretim firmalarına nitelikli eleman yetiştiren Elazığ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret etti. Sınıfları ve atölyeleri gezen Başkan Alan, çalışmalar ve eğitim hakkında bilgi aldı. Okullarının Elazığ’ın en köklü okullarından biri olduğunu ifade eden Elazığ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Tarık Türkmen, “1945 yılından beri eğitim ve öğretime devam etmekteyiz. Okulumuz, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile yapılan sözleşme gereği ‘Proje Okulu’ oldu. Proje kapsamında iş dünyasının nitelikli eleman ihtiyacını karşılıyoruz. Görevlendirme ve atamalarımız komisyonlar tarafından yapılıyor ve bakanlığımız onaylıyor” şeklinde konuştu. Elazığ’ın en eski ve köklü eğitim kurumu olan Elazığ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret etmekten büyük bir onur duyduğunu ifade eden Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, meslek liselerinin kendileri ve iş dünyası için kırmızı çizgileri olduğuna dikkat çekti. Meslek liselerinin sektörlerin ihtiyaç duyduğu kalifiye elaman yetiştirme konusunda önemli bir misyon üstlendiklerini aktaran Başkan Alan, “Bizler meslek liselerinin sayısının artırılması ve belirli teşviklerle özendirilmesi gerektiğini her platformda dile getirdik, getirmeye de devam ediyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere cumhurbaşkanı yardımcımız ve tüm ilgili bakanlarımıza konunun ciddiyetini ilettik. Bugüne kadar sektörlerimiz, eleman ihtiyaçlarını genelde Suriyeli sığınmacılardan temin etti. Ama yakın gelecekte bu ülkeye dönüşler başlarsa ülkemizde bazı sektörler ciddi anlamda bir eleman sorunu yaşayacak. Bu sebeple bizlerin ülke olarak kalifiye ve aranan eleman yetiştirilmesi konusunda tüm kurumlarımızla birlikte harekete geçmemiz gerekiyor. Meslek liseleri konusunda teşvik edici çok ciddi önlemler almamız gerekiyor. Kurumlarımız, ülkemiz üretimini dolayısıyla ekonomiyi etkileyen bu önemli konuda acilen harekete geçmeli" diye konuştu.
Afyon Akraba ziyaretine giderken kazada ölen çift toprağa verildi Eskişehir’deki akrabalarını ziyarete giderken meydana gelen kazada hayatını kaybeden Çetin çifti, memleketleri olan Afyonkarahisar’da gözyaşları arasında toprağa verildi. Kaza, dün akşam saatlerinde Eskişehir-Afyonkarahisar kara yolunun Seyitgazi ilçesi Karaören Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Ömer Çetin (62) idaresindeki 48 K 0089 plakalı otomobil ile Nermin Demir’in (38) kullandığı 34 EMH 770 plakalı otomobil kafa kafaya çarpıştı. Kazada, her iki aracın sürücüsü ve Ömer Çetin’in kullandığı araçta yolcu olarak bulunan Ummuhan Çetin (57) ile Ramazan Koçak (56) olay yerinde hayatını kaybetti. Nermin Demir’in kullandığı otomobilde yolcu olarak bulunan Umut Zafer D. (42) ve İrem D. (18) yaralandı. Yaralılar, olay yerine gelen 112 Acil Servis ekiplerince Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne, hayatını kaybeden 4 kişinin cenazesi ise Eskişehir Şehir Hastanesi morguna kaldırıldı. Talihsiz karı koca çift gözyaşları arasında toprağa verildi Kazada hayatını kaybeden karı koca çift Ömer ve Ummuhan Çetin’in Eskişehir’de yaşayan akrabalarını ziyarete gelirken kazada hayatını kaybettikleri ortaya çıktı. Çiftin cenazeleri, yapılan otopsi işleminin ardından aile üyelerine teslim edildi. Ömer ve Ummuhan Çetin’in cenazeleri memleketleri olan Afyonkarahisar’ın İhsaniye ilçesine bağlı Kayıhan beldesinde gerçekleştirilen cenaze töreninin ardından gözyaşları arasında toprağa verildi. Çiftin 3 çocukları olduğu öğrenildi.
Yalova Yalova Muhtar Akademisi’nin açılışı yapıldı Yalova Valiliği öncülüğünde Yalova İli Muhtarlar Derneği ve Yalova Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen Muhtarlar Akademisi’nin açılışı yapıldı. Yalova Muhtarlar Akademisi’nin açılış programı Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programın açılış konuşmasını yapan Yalova İli Muhtarlar Derneği Başkanı Mustafa Kandemir, "Ülkemizin her metrekaresinde, tüm illerde muhtarlarımızın daha etkin, verimli hizmet verebilmesi için muhtar akademisi eğitim programı düzenlenmesine karar alınmıştır. Yalova olarak her zaman olduğu gibi bu konuda da ilkler arasına girdik. Bugün başlayacak açılış ile bir haftalık eğitimi 20 Aralık’ta sertifika programıyla sona erdireceğiz" dedi. İl Genel Meclis Başkanı Hasan Soygüzel ise muhtarların demokrasinin can damarları olduğunu dikkati çekerek, "Cumhurbaşkanımızdan muhtarlara kadar olan kamu yönetimi sistematiği içinde devletimizin aldığı kararların, uygulamaların en uç noktaya ulaşmasında muhtarlarımızın çok önemli bir fonksiyonu var. Umarım bu akademi bu fonksiyonların daha etkin bir biçimde yerine getirilmesine yönelik muhtarlarımızın yetkinlik kazandığı ve üstlenmiş oldukları sorumluluğu daha güçlü bir performansla hayata geçirdikleri bir sonuca katkısı olur" diye konuştu. Yalova Valisi Hülya Kaya ise muhtarlara seslenerek, "Bulunduğunuz köyün, mahallenin kanaat önderleri olarak vatandaşlarımızın güvenini almış, oyunu almış, seçkin insanlarsınız. Dolayısıyla yürütmüş olduğumuz kamu görevlerinde sizler bizim en büyük paydaşımızsınız. Yürüdüğümüz yol arkadaşlarımızın güçlü olması, aynı yöne bakmamız, aynı dili konuşuyor olmamız bizim için çok önemli. Sayın Cumhurbaşkanımızın da sizlere göstermiş olduğu teveccüh, sizlerin ne kadar önemli olduğuna dair yapmış olduğu, atmış olduğu adımlar ortada. Biz de Yalova’da İstanbul ve Ankara’dan sonra muhtarlar akademisini başlatan sayılı illerden birisi olarak bugün sizlerle bir açılışı, bir büyük adımı gerçekleştirmiş oluyoruz. Biz biliyoruz ki, mahallenizde, köyünüzde sorunların çözümünde vatandaşımız önce sizlere geliyor. Önce muhatap olarak sizleri görüyor. Biz bu yapmış olduğumuz çalışmayla beraber bundan sonraki süreçte sizlerle birlikte olduğumuzu ve hangi alanlarda sizlere daha çok destek vermemiz gerektiğini de ölçümlemek, görebilmek ve sizleri gerekli bilgilerle donatabilmek için bu akademiyi başlatmış oluyoruz. Afet yönetiminde sizin göreviniz ne olacak, sosyal yardımlaşmayla ilgili vatandaşa siz mahallenizde, köyünüzde nasıl el uzatacaksınız, kamu kurumlarıyla olan iletişiminiz nasıl devam edecek, bu ve benzeri birçok konuyu hem akademisyenlerimiz hem de müdürlerimiz size tek tek anlatacaklar" dedi. Vali Kaya, Yeşilay ile işbirliğinde akademide en başarılı olan muhtarın bulunduğu mahallede ya da köyde 1 park yapılacağını ve parka da o muhtarın isminin verileceğini söyledi. İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Daire Başkanı ve Yeşilay Mütevelli Heyeti Üyesi Suna Üstüner ise, "Bugün burada muhtarlarımızın bilgi ve tecrübelerini, becerilerini artırmak, mahallelerimiz ve köylerimiz için daha etkin hizmet almalarını sağlamak amacıyla toplandık. Bu akademide birçok önemli konuyu ele alarak muhtarlarımızın görevlerinde daha donanımlı olmaları hedeflenmektedir" ifadesini kullandı. Üstüner, akademi çerçevesinde kaçak yapı, su kullanımı ve imar gibi konuların ele alınacağını belirtti. Üstüner ardından bir eğitim sunumu gerçekleştirdi. Programa Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı, kurum müdürleri ve çok sayıda muhtar katıldı.