Özellikle safra yolu kanseri konusunda başarılı ameliyatlara imza atan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Aydın ve ekibi, 6 saatlik bir ameliyatla hastanın safra yollarını temizleyip, ince bağırsaktan yeniden safra yolu yaptı. Sağlığına kavuşan Küçük, “New York’a döndüğümde ‘fazla yaşamazsın’ diyen doktorlara ameliyat videomu izleteceğim” dedi.
20 yıldır New York’ta eşi ve kızıyla yaşayan Şükran Küçük, 2017 yılında Türkiye’deki tatili sırasında şiddetli kaşıntı ve sarılık şikayetiyle hastaneye başvurdu. Burada safra yolu kanseri teşhisi konulan Küçük, kanser tedavisinin en ünlü merkezlerinin New York’ta olduğu bilgisi ile derhal New York’a uçtu. Dünyanın en başarılı kanser merkezlerinden birinde, 2018 yılında ameliyata alınan Küçük’ün ameliyatı başarısızlıkla sonuçlandı ve sadece aç kapa yapıldı. Bunun üzerine safra yollarını açmak için ikinci alternatif yol olarak safra kanallarına metal stent takıldı; ancak metal stentin defalarca tıkanmasına bağlı olarak 2,5 yıl boyunca kolenjit, şiddetli kaşıntı, karaciğer apsesi gibi şikayetler yaşayan Küçük, 20 kilo kaybetti. Çaresizlik içinde, kaşıntıları, ateş ve şiddetli kolonjit atakları ile bitap düşen Küçük, sonunda özellikle safra yolu kanseri konusunda başarılı ameliyatlara imza atan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Aydın’a ulaştı.
Kendini Türk hekimlerine emanet etmek isteyen Küçük, eşinin “Dünyanın en iyi yerindesin. Gitmene gerek yok” sözleri ile karşılaşsa da Türkiye’ye, Dr. Aydın’a gitmekte ısrar etti. İzmir’de yıllardır bütüncül tedavi ile hastalara hizmet veren Oncolivehealth Kliniği’nde Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Aydın başkanlığındaki konseyde; Prof. Dr. Hasan Kaplan, Prof. Dr. Erdem Göker, Prof. Dr. Serdar Özkök, Prof. Dr. Mustafa Parıldar, Prof. Dr. Atilla Çökmez, Prof. Dr. İbrahim Petekkaya, Prof. Dr. Kenan Can Ceylan, Doç. Dr. Arzu Avcı, Doç. Dr. Halil Taşkaynatan, Dahiliye Uzmanı Dr. Namık Jafarov, Op. Dr. Ergün Temiz, Anestezi Uzmanı Dr. Figen Boyacı tarafından değerlendirilen Küçük’ün Ege Şehir Hastanesi’nde 6 saat süren bir ameliyatla safra yolları temizlenip ince bağırsaktan yeniden safra yolu yapıldı. New York’taki doktorların yaşama umudu vermediği Küçük, ameliyat videosunu Onkoloji Merkezi’ndeki doktorlara izleteceğini söyledi.
“Klatskin tümöründe hastalar kanser nedeniyle değil, safra yollarının komplikasyonları nedeniyle kaybedilir”
Şükran Küçük’ün operasyonunu yapan Prof. Dr. Ünal Aydın, “Şükran Hanım, safra yolu kanseriydi. Klatskin tümörü (safra yolu kanseri), çok zor bir hastalıktır. Zeytin ağacına benzeyen safra ağacının dallarının birleşme noktasına oturan kitle, safra kanallarını tıkar. Tümör vücutta genelde çok yavaş ilerler ama hastalar kanserin etkisinden ziyade safra yollarının komplikasyonları nedeniyle kaybedilir. Yani karaciğerde apse ve enfeksiyon olabilir, kolanjitler olabilir, şiddetli kaşıntı, iştahsızlık, kilo kaybı meydana gelebilir. Şükran Hanım da bu süreçte 20 kilo kaybetmiş. Bu hastalar genel olarak kanserden değil, safra yolu problemlerinden kaybediliyor. Çok iyi merkezlerde çok iyi bakımlar yapılırsa belki birkaç yıl yaşayabiliyorlar ama hayat stilleri artık dayanılmaz hale gelebiliyor” diye konuştu.
“Dünyadaki pek çok kanser hastası, tedavi olmak için New York’a gidiyor”
Dünyadaki kanser tedavi merkezlerinin en ünlülerinin New York’ta olduğunu, Şükran Küçük’ün de bu bilgiyle teşhis konulur konulmaz New York’a uçtuğunu ifade eden Prof. Dr. Aydın, “Dünyadaki pek çok hasta, tedavi olmak için New York’a gidiyor. Hastamız da bu bilgiler ışığında ‘Ben zaten bu işin merkezinde yaşıyorum, neden Türkiye’de vakit kaybedeyim?’ diyerek New York’a geri dönmüş. Oradaki ünlü bir kanser merkezinde kendisine ameliyat şansı verilmiş. Hem safra kesesi hem de safra yollarının çıkarılıp yeni bir safra kanalı yapılması planlanmış ancak sadece safra kesesi çıkarılıp aç-kapa yapılmış. Safra yolları tamir edilememiş. Bu süreçte ağızdan metal ve plastik stentler takılıp safra yolları temizlenmiş, bir yıl ağır kemoterapi uygulanmış. Kolanjitler, enfeksiyonlar, karaciğer apseleriyle 2 yıldan fazla mücadele edilmiş. Son dönemde de dayanılmaz bir şekilde kaşıntıları başlamış. Klatskin tümörü çok yavaş ilerlediği için kanser başka organlara sıçramadan sadece karaciğeri tehdit eder. İyi bir şekilde antibiyotik tedavisi ile de bir şekilde hasta canlı kalır. Ancak bu süreçte yaşadığı ızdırap ve tekrarlayan girişimseler yöntemler nedeniyle hasta bitap düşüp intihara bile teşebbüs edebilir, yani hasta canlı kalmaktan vazgeçme aşamasına kadar gider.” sözlerine yer verdi.
“Dünyadaki en çok ameliyat yapan ekiplerden biriyiz”
20 yıldan uzun süredir safra yolları kanseri ile ilgili dünyadaki en çok ameliyat yapan ekiplerden biri olduklarını dile getiren Prof. Dr. Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ekip olarak haftada 4-5 ameliyat yaptığımız oluyor. Kanada’dan Kazakistan’a kadar pek çok hasta ameliyat olmaya geliyor. Şükran Hanım da bizi bulmuş ve Türkiye’ye gelmek istemiş. Ancak eşi ve yakınları, kanser tedavisinin New York’ta daha iyi yapıldığını, New York’tan Türkiye’ye gitmenin akıl karı olmadığını söylemiş. Şikayetler dayanılmaz hale gelince az tatilinde Türkiye’ye gelmeye karar vermişler. Şükran Hanım’ı 40 derece ateşle yatırıp tedavisini yaptık. Tüm testleri tekrar ettik, Oncolivehealth Klinik Onkoloji ekibi olarak 20’ye yakın profesör ile konuyu tartıştık. Sonunda da ameliyat kararı aldık ve 4 gün önce hastamızı ameliyata aldık. 6 saatlik bir ameliyatla safra yollarını temizleyebildik. İnce bağırsaktan yeniden safra yolu yaptık. Dört günün sonunda Şükran Hanım kendini çok iyi hissediyor.”
“New York’ta yaşayan safra yolu kanseri Şükran Küçük’ün hikayesi, ‘güzel şeyler de oluyor’ dedirtti”
Safra yolları kanserinin zor bir kanser türü olduğunu, kanserin kendisinden ziyade tuttuğu yer itibariyle karaciğeri harap etmesi nedeniyle de pek çok zorluğa sebep olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ünal Aydın, “Son dönemde dünya olarak zorluklar yaşıyoruz. Ülkemizde de orman yangınları moralimizi bozmuş durumda ama Şükran Hanımın hikayesi, hem ekibimiz hem de ülkemiz adına ‘güzel şeyler de oluyor’ dedirtti. Bu tür yorulmuş hastaların ameliyatlarını yaparken ciddi ön çalışma yapıyoruz. Ameliyat masasında hastanın minimum rezervini maksimum düzeyde kullanarak kolay iyileşmeyi yöneten bir anlayış ile çalışıyoruz. Epidural anestezi ile birlikte hastanın ameliyat sırasında uyurken bile ağrısının kesilmesini önemsiyoruz. Bazen pek çok merkezde, hasta uyurken ağrıyı nasıl olsa hissetmiyor diye ameliyat yönetilebiliyor. Biz, hasta derin uykudayken de ağrı kesme protokolü uyguluyoruz. Bu yöntem, dünyanın başka yerlerinde çok da sık uygulanmıyor. Hastanın uyurken de ağrı çekmemesini sağlıyoruz ve bu yüzden hastanın bedeni kasılmıyor ve kuş gibi masadan kalkıyorlar.” ifadelerini kullandı.
“Amerika’da bana ‘fazla yaşamazsın’ dediler”
Sağlığına kavuşan Şükran Küçük ise, kısa sürede iyileşmesine kendisinin de şaşırdığını belirterek şunları söyledi:
"Ben ne olursa olsun öleceğimi düşünmedim. Hep hayata umutla baktım. ‘Ölmeyeceğim, yaşayacağım’ dedim. Kendimi yenilgiye itmedim ama orada bana ‘fazla yaşamazsın’ dediler. Amerika’daki ameliyattan çıktığında başarısız bir ameliyat olduğunu bilmiyordum. Sonradan sıkıntılar çıkınca bir terslik olduğunu anladım. Ben kendi ülkeme daha çok güvendim. Orada çok zorluk çektim. Safra yolu kanseri, klatskin tümörüne çözüm bulamadım. Orada sürekli hastanede yatıyordum, bir türlü düzelemiyordum. Kendi vatanımda ameliyat olmak istedim. Bir televizyon kanalında Ünal Hoca’yı gördüm. Sonra araştırmaya başladım. Eşime konuyu açtığımda ‘Dünyanın en iyi yerindesin. Gitmene gerek yok’ dedi. Ancak Türkiye’de tedavi olmaya kararlıydım. En sonunda birkaç aylığına izin aldım ve Türkiye’ye gelip ameliyatımı oldum.”
“Amerikalı doktorlara ameliyat videomu izleteceğim”
Safra yolları kanserinde, safranın tıkalı olması nedeniyle safra tuzları ciltte birikip kaşıntıya neden oluyor. Dayanılmaz hale gelen kaşıntıların kendisini de muzdarip ettiğini söyleyen Küçük, “Kaşıntı için özel fırça, keçeli eldiven önermişlerdi. Ben yırtarcasına vücudumu kaşıyordum. Kan akıncaya kadar kaşıyordum. Her yerim yara olmuştu. Şimdi kaşıntı sorunum yok. Üç dört günde ayağa kalkacağımı düşünmemiştim. Ben de şaşırdım. Şimdi Dünyanın en ünlü onkoloji merkezine, New York’a gittiğimde Prof. Dr. Ünal Aydın’ın YouTube kanalındaki ameliyat videolarımı göstereceğim. Bu ameliyatın yapılabildiğini görmüş olacaklar. Ben onlara ‘Bağırsaktan safra yolu yapılıyormuş’ dediğimde ‘Sen asla bir daha ameliyat olamazsın’ demişlerdi. Kendi ülkemde çok başarılı doktorların olduğunu onlara kanıtlayacağım” diye cümlelerini bitirdi.
Ceren Atmaca - Sinan Yeniçeri