DÜNYA - 14 Ekim 2023 Cumartesi 14:06 | Son Güncelleme : 14 Ekim 2023 Cumartesi 14:13

İsrail’in Gazze sınırındaki Sderot kentinde tank hareketliliği artıyor

A
A
A
İsrail’in Gazze sınırındaki Sderot kentinde tank hareketliliği artıyor

İsrail’in Filistinlilerin 16.00’ya kadar Gazze’den ayrılmasına ilişkin açıklamasında verilen sürenin dolmasına saatler kalırken İsrail’in Gazze sınırındaki Sderot kentinde tank hareketliliği yaşanıyor.

Hamas-İsrail arasında 7 Ekim’de başlayan çatışmalar yoğun bir şekilde devam ederken, gözler İsrail’in kara harekatına çevrildi. İsrail, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Filistinlilerin saat 10.00 ile 16.00 arasında belirlenen güzergahta güvenli geçişe izni verildiğini açıklamasının ardından kara harekatı için Gazze sınırında sevkiyatı arttırdı. Gazze sınırının kuzey noktasında bulunan İsrail’in Sderot kentinde hareketli saatler yaşanıyor. Sınıra yığınak yapan İsrail, yüzlerce tankı Sderot kentinde konuşlandırdı. İsrail’in Filistinlilerin Gazze’den ayrılmasına ilişkin açıklamasının ardından sürenin dolmasıyla kara harekatı başlatabileceği ifade edilirken İsrail ordusuna ait yüzlerce tank ve kara birlikleri sınırda bekleyişini sürdürüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Anadolu Üniversitesi, kurum kültürünü etik değerleriyle güçlendiriyor Eskişehir Anadolu Üniversitesi, akademik ve idari personelinin görevlerini yerine getirirken uymaları gereken etik değerleri ve ilkeleri belirleyen ‘Etik Davranış İlkeleri ve İş Etik Kurulu Yönergesi’nde bazı düzenleme ve güncellemeler gerçekleştirdi. Yeni düzenlenen yönerge, üniversitenin etik kültürünü yerleştirerek tüm çalışanlarına adalet, dürüstlük, saydamlık ve tarafsızlık ilkelerine uygun hareket etme konusunda rehberlik etmeyi amaçlıyor. Yönerge, üniversite bünyesinde oluşturulacak olan ‘İş Etik Kurulu’nun çalışma usul ve esaslarını da düzenleyerek, etik ihlallerine karşı etkin bir mekanizma oluşturmayı hedefliyor. Akademik özgürlük ve özerklik temel etik değerler arasında Yönergenin belirlediği temel etik ilkeleri arasında, üniversitenin akademik özgürlük ve özerklik anlayışına verdiği önem ön plana çıkıyor. Akademik özgürlük, öğretim elemanlarının bilgiyi araştırma, geliştirme ve iletme özgürlüğünü kapsarken özerklik ise üniversitelerin iç işleyişleri ve karar alma süreçlerinde bağımsızlıklarını korumalarını sağlıyor. Bunun yanı sıra, akademik dürüstlük, yeterlik, tarafsızlık gibi ilkeler de üniversitenin temel etik değerleri arasında yer alıyor. Bu ilkeler, üniversite çalışanlarının her türlü akademik ve yönetsel faaliyetlerinde doğruluk, güven ve adalet gibi değerlerle hareket etmelerini zorunlu kılıyor. Kamu hizmeti bilinci ve hesap verebilirlik Düzenlenen yönerge, üniversite personelinin kamu hizmetlerini yerine getirirken sorumluluk, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine bağlı kalmalarını da vurguluyor. Kamu kaynaklarının etkin, verimli ve tutumlu bir şekilde kullanılmasını gerektiren bu ilkeler, üniversite çalışanlarının davranışlarında topluma karşı duyarlılığının artmasını öngörüyor. Yeni yönergeyle üniversite personeli, görevlerini yerine getirirken kamu yararını ön planda tutarak her türlü kayırmacılıktan ve ayrımcılıktan kaçınmak zorunda. Çıkar çatışmasından kaçınma ve insan hakları Anadolu Üniversitesi, etik ilkelerinde çıkar çatışmasından kaçınma ilkesine de özel bir yer ayırıyor. Buna göre personel, görev ve yetkilerini şahsi menfaatleri doğrultusunda kullanmaktan kaçınmalı, muhtemel çıkar çatışmalarını hemen üstlerine bildirmelidir. Ayrıca, üniversite personeli, tüm bireylerin onur ve kişiliğine saygı göstererek ayrımcılığa karşı duyarlı olmalı, cinsel taciz, şiddet ve mobbing gibi davranışlara karşı mücadele etmelidir. Etik davranış ve akademik başarı Üniversitenin temel etik ilkelerinin yanı sıra, akademik özgürlük, liyakat ve eşitlik gibi değerler de öğretim elemanlarının görevlerini yerine getirirken gözetmesi gereken unsurlar arasında. Akademik personelin, üniversitenin misyon ve vizyonuna uygun şekilde hareket ederek, toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket etmesi, çevre, sağlık, eğitim ve adalet gibi toplumsal konularda duyarlı olması bekleniyor. İlaveten, akademik personel, görevlerinde şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine sadık kalarak üniversiteye olan güveni pekiştirmekle yükümlü durumda. Anadolu Üniversitesi, bu etik yönergeyle sadece kurum içindeki ilişkileri düzenlemeyi değil, aynı zamanda üniversitenin toplumsal sorumluluklarını yerine getirirken toplumla olan ilişkilerini de sağlam temellere oturtmayı amaçlıyor. Bu durum Anadolu Üniversitesinin hem akademik başarıyı hem de etik değerlere olan bağlılıkla hemhal bir çalışma kültürünü daha da ileri taşıma arzusunu ve kararlığını somut bir biçimde ortaya koyuyor.
İstanbul Esenyurt Belediyesi yardımın geri alındığı iddialarını yalanladı Esenyurt Belediyesi "bir vatandaşa verilen medikal malzemenin geri alındığı" iddialarını yaptığı yazılı açıklama ile yalanladı. Esenyurt Belediyesi "bir vatandaşa verilen medikal malzemenin geri alındığı" iddialarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Bazı basın organlarında, ‘Esenyurt’ta bir vatandaşa verilen medikal malzemenin geri alındığı’ yönünde gerçeği yansıtmayan haberler yayınlanmıştır. Bu asılsız haberlerin aksine bahse konu olan vatandaşımıza ve ailesine 2015 yılından beri 85 ayrı kalemde yapılan ayni ve nakdi yardımlar kesintisiz bir şekilde devam etmektedir. Yalan habere konu olan vatandaşımız ve ailesine son olarak da Belediye Başkan Vekilimiz Can Aksoy’un talimatlarıyla beyaz eşya yardımı yapılmıştır. Medikal malzeme ihtiyacı olan vatandaşlarımıza her zaman yardım eden kurumumuz, kullanılan ürünlere ihtiyaç kalmadığı durumlarda, bu ürünlerin başka ihtiyaç sahipleri tarafından da kullanılabilmesi için geri almaktadır. Bahsi geçen olayda vatandaşımız, 2 adet medikal malzemeyi 29 Şubat 2024 tarihinde ‘2 ay süreyle’ verildiğini beyan eden taahhütname karşılığında ilgili birimimizden teslim almıştır. 26 Kasım 2024 tarihinde vatandaşımız aranarak, sağlık durumu ile ilgili bilgi alınmış ve medikal malzemelere ihtiyacı olup olmadığı sorulmuştur. Birimize yürüyerek gelen vatandaşımız, kendisine sağlanan medikal malzemeyi, ihtiyacı olmadığı için kendi inisiyatifiyle teslim etmiştir. Bu rutin uygulama, vatandaşımızla yaptığımız telefon görüşme kayıtlarına ve güvenlik kamerası görüntülerine de yansımıştır. Kamuoyundan ricamız, bu tür spekülatif haberlere itibar edilmemesi ve doğru bilgiye dayalı değerlendirme yapılmasıdır. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza destek olmaya devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyor, bu vesileyle yardımlaşma ruhunun toplumda daha da güçlenmesini temenni ediyoruz” ifadelerine yer verildi.
Antalya ALKÜ’de turizmde mimarlık ve kültürel miras kongresi Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) ev sahipliğinde turizm disiplini ve turizm destinasyonlarının en önemli çekicilikleri olan kültür ve mimarlık konularının detaylarıyla ele alındığı "5. Uluslararası Turizmde Mimarlık ve Kültürel Miras Kongresi" yoğun katılımla düzenlendi. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) turizm alanında önemli bilimsel çalışmalara imza atmaya devam ediyor. ALKÜ Turizm Fakültesi ile Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi ev sahipliğinde, 28-30 Kasım tarihleri arasında "5. Uluslararası Turizmde Mimarlık ve Kültürel Miras Kongresi", “Turizmin Başladığı Yerdeyiz!” sloganıyla yapıldı. ALKÜ, Karabük Üniversitesi, Alanya Üniversitesi, Turizm Akademisyenleri Derneği, İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu, Turizm Akademisyenleri Derneği, İFİTT Turkey Chapter ve Florida Eyalet Üniversitesi iş birliğinde 3 gün süren kongrenin açılışı, ALKÜ Alev Alatlı Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Açılışa; UNESCO Türkiye Komisyon Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, ALKÜ Rektör Yardımcılarından Prof. Dr. Mehmet Kılıç, Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Prof. Dr. Mehmet Akın, ALKÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burçin Cevdet Çetinsöz, Turizm Akademisyenleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna, Florida Eyalet Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Tarık Doğru, ALKÜ Genel Sekreteri Onur Ocakdan, akademisyenler, sektör temsilcileri ve öğrenciler katıldı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Kılıç:" Alanya için çalışıyoruz" Kongrenin kültürel etkileşim ve yerel kimlikler konularına da büyük katkılar sunacağına değinen ALKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kılıç, Alanya’nın insanlık tarihi açısından önemli kültürel miraslara sahip olduğunun altını çizdi. Alanya Kalesi’nin de zengin bir kültürel miras olduğunu belirten Kılıç, “Alanya Kalesi gibi birçok yapı da zenginliğimizdir. Bu zenginliklerden bir tanesi de Syedra Antik Kenti’dir. Bizlerin başlıca görevi bu kültürel mirasları korumak ve akademik çalışmalarla daha geniş kitlelere tanıtmaktır. ALKÜ olarak hem yerel hem uluslararası alanlarda bu çalışmaları teşvik ediyoruz. Kongremiz bu açılardan çok önemlidir ve katılımcıların değerli bilgileriyle geleceğimiz için de büyük önem taşıyor. Sürdürülebilir bir turizm anlayışı ile Alanya’mızı daha da güzelleştirmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Katkı sağlayan tüm akademisyenlerimize ve katılımcılara teşekkür ediyorum.” dedi. Konuşmaların ardından panelistlere teşekkür belgesi takdim edildi. Başkan Prof.Dr. Öcal Oğuz:" kültürel miras geleceğimiz için çok önemli" UNESCO’nun kültürel mirasın korunmasına yönelik 6 sözleşmesi olduğunu belirten UNESCO Türkiye Komisyon Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, somut ve somut olmayan kültürel miras kavramlarının önemli olduğuna değindi. Bu tür toplantıların kültürel miraslara önemli bir katkısı olduğunu söyleyen Başkan Oğuz, “Kültürel miras denildiğinde somut olan veya olmayan miraslara sahip çıkmak, hepimiz için aynı zamanda da geleceğimiz için çok önemli.” dedi. Kongrenin açılışında konuşan Prof. Dr. Burçin Cevdet Çetinsöz, şehirlerdeki kültürel miras alanlarının ve tarihî yapıların önemli turizm kaynakları arasında yer aldığına değindi. Kültür miraslarının her yıl binlerce turist tarafından ziyaret edildiğinin altını çizen Prof. Dr. Çetinsöz, “Ülkemizin önemli turizm merkezlerinden olan Alanya’mızda; Alanya Kalesi, Kızıl Kule, Syedra Antik Kenti ve Alanya Arkeoloji Müzesi başta olmak üzere önemli kültürel çekim merkezleri bulunuyor. Şehrimizde bulunan bu kültürel miras alanlarımızın ve mimari alanların tanıtılması ve UNESCO Kültür Miras Listesi’ne girmesinin sağlanması için çeşitli kongreler, çalıştaylar gibi önemli bilimsel programlar yapıyoruz. ALKÜ olarak başta turizm ve tarım sektörleri olmak üzere Alanya’mız için sürdürülebilir bir kalkınma modelinin geliştirilmesinde önemli bir görev üstleniyoruz. Bu doğrultuda ALKÜ Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan’a ve ALKÜ yönetimine desteklerinden dolayı teşekkür ederim.” dedi. Prof. Dr. Nuray Türker; kongrenin temel amacının turizm destinasyonlarının en temel çekiciliklerinden olan mimari eserler, anıtlar, oteller, müzeler, tarihî eserler, hava limanları gibi değerlerin turizm mimarlık ve kültürel miras arasındaki bu ilişki ve bu ilişkinin önemini ortaya koymak olduğunu söyledi. Kongre; ALKÜ Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alaaddin Kanoğlu’nun moderatörlüğünde Prof. Dr. Öcal Oğuz, Prof. Dr. Muharrem Tuna, Doç. Dr. Tarık Doğru’nun konuşmacı olduğu panelle başladı. Kongrede 100’e yakın akademik çalışma sunulurken eğitim seminerleri de düzenlendi. Bunların yanında sürdürülebilir mimari ve turizm, mimaride ekolojik yaklaşımlar, turizmde ikonik mimarinin kullanılması, sıra dışı binalar, turizmin fiziksel mekânları, kentsel ve arkeolojik alanlar, doğal miras ve tabiat varlıkları gibi turizm ve mimarlık konuları detaylarıyla ele alındı. Kongrenin kapanış paneline Alanya Kaymakamı Dr. Fatih Ürkmezer ve Manavgat Cumhuriyet Savcısı Alper Avcı da katıldı. Kongrede yapılan bilimsel çıktılar bilim dünyası ve turizm sektörü ile paylaşıldı. Kapanış töreninde konuşan Kongre Başkanları Prof. Dr. Burçin Cevdet Çetinsöz ve Prof. Dr. Nuray Türker kongrenin ülke ve bilim camiasına hayırlı olması diledi. Kongre sonunda katılımcılara katılım belgesi verildi.