ASAYİŞ - 04 Nisan 2021 Pazar 17:22

5 aydır kayıp gencin cesedi ormandan çıktı: Baba, kardeş ve üvey anne gözaltında

A
A
A
5 aydır kayıp gencin cesedi ormandan çıktı: Baba, kardeş ve üvey anne gözaltında

Zonguldak'ta 5 aydır kayıp gençle ilgili araştırma yapan JASAT ekipleri, gencin babasını ve üvey annesini sorgulamasının ardından cinayeti ortaya çıkardı. Hiç kayıp ihbarı vermeyen, soranlara da Manisa'ya çalışmaya gittiğini söyleyen baba Sait Zengin, jandarmadaki sorgusunda oğlunu öldürdüğünü itiraf etti. Olayda öldürülen adamın kardeşi de Çanakkale'de gözaltına alındı. Gencin cenazesi ise otopsi işleminin ardından köyünde defnedildi.

Edinilen bilgiye göre olay, Karadere köyünde yaşandı. 32 yaşındaki Aydın Zengin geçen yıl Aralık ayında ortadan kayboldu. Ancak babası Sait Zengin ve üvey annesi gençle ilgili herhangi bir müracaatta bulunmadı. Şüphe üzerine harekete geçen JASAT ekipleri, olayla ilgili çalışmaları derinleştirdi. Baba, oğlunu soranlara ise Manisa'ya çalışmaya gittiğini söyledi. Ancak Aydın Zengin'e ait herhangi bir bulguya ise ulaşılamadı.

Kardeşi de gözaltında

Bunun üzerine Aydın Zengin'in öldürülmüş olabileceği ihtimali üzerine harekete geçen ekipler, baba Sait Zengin'i gözaltına aldı. Sorguda oğlunu öldürdüğünü itiraf eden Sait Zengin, cesedi ise köyün yakınlarındaki ormanlık alandaki kuyuya gömdüğünü söyledi. Cumhuriyet savcısı ile birlikte dün gece geç saatlere kadar yapılan çalışmalara iş makineleri de eklendi. Kadavra arama köpeği Salto da bölgede arama yaptı. 32 yaşındaki Aydın Zengin'in cesedine ulaşıldı.

Aydın Zengin'in cesedi otopsi için Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, baba Sait Zengin, ikinci eşi Ü. Zengin gözaltına alındı. İfadeler doğrultusunda Sait Zengin'in bir arkadaşı ile Çanakkale'de yaşayan diğer oğlu A. Zengin de jandarma ekiplerince gözaltına alındı.

Otopsinin ardından toprağa verildi

Jandarmadaki ilk sorgusunda olayı kendisinin işlediğini itiraf eden Sait Zengin, oğlu ile ormanlık alana su kuyusu açmak için gittiğini söyledi. Oğlunun üvey annesi olan eşi Ü.Zengin'e tecavüz ettiğini iddia eden Sait Zengin, kuyudaki çalışma sırasında çıkan tartışmada Aydın Zengin'in kendisine tüfek doğrulttuğunu öne sürdü. Bunun üzerine yaşanan boğuşmada tüfeğin ateş aldığını, oğlunun vurularak öldüğünü, korktuğu için de cesedi su kuyusuna gömdüğünü söylediği iddia edildi.

Şüphelilerin jandarmadaki sorgularının ardından adliyeye sevk edilmesi beklenirken, Aydın Zengin'in cansız bedeni ise yapılan otopsinin ardından köyüne götürülerek toprağa verildi.

Sertaç Özdemir - Emrecan Bayram - Onur Altındağ
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, partisinin 6. kuruluş yıldönümünü kutladı Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin 6. kuruluş yıldönümüne ilişkin mesaj yayınladı. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: "Bugün ülkemizin içerisinde bulunduğu ve giderek daha fazla sürüklendiği ciddi ahlaki ve sosyoekonomik problemlerin çözüm adresinin ne iktidar Partisi ne de diğer muhalefet partileri olmadığını vatandaşımız tarafından açıkça görülmüştür. Türk’üyle, Kürt’üyle, Alevi’siyle, Sünni’siyle her kesimin Türkiye siyasetindeki ortak toplanma alanı artık Yeniden Refah Partisi’dir. Partimizin kurulmasıyla milletimize; çaresizlik, umutsuzluk, alternatifsizlik döneminin sona erdiğini ifade ettik. 6 yıl gibi kısa bir sürede milletimizin teveccühü ve teşkilatlarımızın üstün gayreti ile biri genel seçim, diğeri mahalli idareler seçimleri olmak üzere; Yeniden Refah Partimizin önemli başarılar elde etmesini sağladık. Elbette bu başarıların temelinde teşkilatlarımızın gayretli çalışmaları ile birlikte, milletimizin Merhum Erbakan Hocamızın temellerini 1969’da atmış olduğu Milli Görüş’e ve onun hayırlı hizmetlerine duyduğu özlem yer almaktadır. Bugün bir kez daha buradan haykırıyoruz: Milli Görüş kadroları olarak buradayız, daima milletimizin yanındayız, kararlıyız ve iktidara hazırız. Milli Görüş 1969 yılında ne için yola çıkmışsa, Yeniden Refah Partimiz 2018 yılında ne için yola çıkmışsa, bugün de aynı değerler ve kuruluş günümüzde verdiğimiz sözler temelinde siyasi alandaki mücadelemize devam ediyoruz. Ve gelecekte de bu şiardan asla sapmadan milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz. Türkiye’nin sorunlarını bildiğimizi, teşhislerimizi yaptığımızı ve çözüm yollarını da ortaya koyduğumuzu ifade ediyorum. Bu ülkenin fertleri olarak; hep birlikte inanacağız, çalışacağız ve tüm sorunların üstesinden hep birlikte geleceğiz inşallah. Bu Aziz millet çok daha zor zamanlarda dahi yeniden şahlanmayı başarmış bir millettir. Milli Görüş’ün milletimizi millet yapan değerlerin ta kendisi olduğunun, bu çatının altında milletimizin ortak değerlerini benimsemiş olan herkese yer olduğunun altını çiziyorum. Merhum Erbakan Hocamızın da dediği gibi Milli Görüş; bu milletin inancıdır, tarihidir, kimliğidir, ruh köküdür. Milli Görüş, milletimizin görüşüdür! Ve bugün 6 yaşına basan Yeniden Refah Partimiz işte bu görüşün temsilcisidir."
Bursa ATM’de unutulan parayı polise teslim etti Bursa’nın İnegöl ilçesinde ATM’de unutulan parayı bulan vatandaş, parayı polise teslim etti. Unuttuğu parasını polise ulaşarak teslim alan vatandaş ise, polise ve parayı bulan kişiye teşekkür etti. Olay, saat 18.00 sıralarında Burhaniye Mahallesi İnegöl Devlet Hastanesi girişinde bulunan ATM’lerde meydana geldi. Ersin Zengin (38), para çekmek için geldiği ATM’ye gelince para haznesinde bir miktar para gördü. Zengin, parayı alıp kendi parasını da çektikten sonra İnegöl Devlet Hastanesinde görevli hastane polisinin yanına gitti. Duyarlı vatandaş, yakınında bulunan taksi durağındaki kişinin yönlendirmesi üzerine 5 bin TL’yi sahibi bulunması için polise teslim etti. Olayı anlatan Ersin Zengin, "Şimdi ben ATM’ye para çekmeye geldim. Tam kartı sokacağım sırada ATM para verdi. Sağıma baktım, soluma baktım. Yanımdaki şahıslara dedim, bilmiyoruz dedi. Ben de parayı aldım, saydım 5 bin lira. Sonra kendi işlemimi yaptım, oradan taksiciye gittim. Taksici dedi ki, ’hastane polisine git teslim et’. Ben de hastane polisine geldim ve burada teslim ettim. Ben teslim ederim, Allah’tan korkarım. İhtiyacı olan birisidir, çok muhtaçtır. Ben insanlık görevimi yaptım." dedi. Taksiciye sordu Başka bir ATM’ye giderek hesabından 5 bin liranın çekildiğini fark eden Mustafa Aslan, yeniden ilk işlem yaptığı ATM’ye gittiğinde parasının olmadığını fark etti. ATM yanındaki taksiciye soran Aslan, para bulan birinin hastanedeki polise yönlendirildiğini öğrendi. Hastaneye gelen Aslan, inceleme sonucunda parasına kavuştu. Parasına kavuşan Mustafa Aslan (40), parayı bulan Zengin ve polise teşekkür ederek, "Teşekkür ederim. Allah razı olsun. Böyle iyi insanlar eksilmesin." dedi.
Ankara CHP Genel Başkanı Özel: "İlk işimiz İstanbul Sözleşmesi’ne dönmek olacaktır" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Seçime giderken toplumsal muhalefeti ayırmadan, birbirine düşmesine izin vermeden, sarayın oyunlarıyla ayrı ayrı durmalarına ve yeni seçim yenilgilerine sebebiyet vermeden, sorumlulukla tüm muhalefetle, omuz omuza, kol kola girerek hep birlikte önce ilk iş bu iktidarı değiştireceğiz ve iktidar olacağız. Ardından bu ülkede, eşitlik gelsin diye atılması gereken ne adım varsa hep birlikte buralarda konuştuğunuz, tartıştığınız, ürettiğiniz tüm çözüm önerilerini hayata geçireceğiz. İlk iş, iktidarımızın cumhurbaşkanının atayacağı ilk imza İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden Meclis’e yollamak olacak" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle CHP Kadın Kolları Genel Başkanlığının düzenlediği Çare Eşitlikte Çalıştayı’nda konuştu. Özel, "Seçimde dünya kadar söz verdiler, dünya kadar. Emekliye verdiler, ‘Sizi asla enflasyona ezdirmeyeceğiz’ dediler. Asgari ücretliye söz verdiler, ‘Yılda iki zam normal dört de yapabiliriz’ dediler. Çiftçiye söz verdiler, ‘Gayrisafi milli hasılanın yüzde birini prim olarak vereceğiz, sizi destekleyeceğiz’ dediler. Esnafa söz verdiler, öğretmene söz verdiler, gençlere söz verdiler, mülakat mağduru öğretmene ve memura söz verdiler. Hiçbir sözü tutmadılar. Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimde verip de önceden, tuttuğu ve arkasında durduğu tek söz var. O söz de Hüda-Parcılara, Hizbullahçılara verdiği İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma ve bir daha girmeme sözüdür. Bir tek bu sözü tutmaktadır. Peki biz ne yapacağız? Bendeki not, partinin müktesebatıyla, yazılmış belgeleri ile sınırlı. Şüphesiz bu çalıştayın yani ‘Çare eşitlikte’ dediğiniz bu çalıştayın çıktıları ve sonuç bildirgesi yeni çerçevemiz olacak. Öncelikle ilk olarak önümüzdeki ilk seçimde, seçime giderken toplumsal muhalefeti ayırmadan, birbirine düşmesine izin vermeden, sarayın oyunlarıyla ayrı ayrı durmalarına ve yeni seçim yenilgilerine sebebiyet vermeden, sorumlulukla tüm muhalefetle, omuz omuza, kol kola girerek hep birlikte önce ilk iş bu iktidarı değiştireceğiz ve iktidar olacağız. Ardından bu ülkede, eşitlik gelsin diye atılması gereken ne adım varsa hep birlikte buralarda konuştuğunuz, tartıştığınız, ürettiğiniz tüm çözüm önerilerini hayata geçireceğiz. İlk iş, iktidarımızın cumhurbaşkanının atayacağı ilk imza İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden Meclis’e yollamak olacak. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin geçirdiği ilk kanun İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe koyacak. Bana kalırsa halen yürürlüktedir. Kendim de dava açtım Danıştay’da, ikiye bir reddettiler. Sizin davalarınızı da reddettiler ama uluslararası kuruluşlara da yazıyoruz, bizce yürürlüktedir” ifadelerini kullandı. İktidarın muhaliflerin özgürlüğünü kısıtladığını dile getiren Özel, “Önce Esenyurt‘ta tamamen hukuksuz bir arama, kötü muamele ve altı tamamen boş gerekçelerle Ahmet Özer başkanımızı tutukladılar. Sonradan tutuklama gerekçesine bir şey bulamayıp bir de gizli tanık peydahladılar. İstanbul’un en hızlı iddianame yazan savcısı 200 kişiye 4 günde iddianame yazarmış, bir Ahmet Özer‘e gerekçeleri dolduramadığı, bulduramadığı, uyduramadığı, uydurulanları yazamadığı bir halde. Halen daha biz ondan iddianame bekliyoruz. Diğer taraftan Mardin’e, Halfeti’ye de kayyumlar atamışlardı, eleştirdik. Bizim belediyemiz dışındaki üç belediyeye de. Dün de Tunceli’ye ve Ovacık’a. Ovacık Belediye Başkanımız Mustafa Sarıgül‘e bir suç icat edip ona da kayyum atadılar. Suç şu: 12 yıl önce bir cenazeye gitmiş ve o cenazenin suç olduğunu, bundan iki yıl, cenazeden 10 yıl sonra devletimiz idrake varmış. ‘O bir terör örgütü faaliyetidir, o cenazeye gitmek’ diye dün, geçen hafta altı yıl ceza verdiler Mustafa Sarıgül‘e. Bir kere milletimizin önünde Erdoğan’a, çünkü bu kararlara o veriyor, ‘Her şey bende’ diyor ya ondan. Elverişli bir emir erini yollamışlar İstanbul’a, o da orada istedikleri kararları veriyor” diye konuştu.