KÜLTÜR SANAT - 27 Eylül 2024 Cuma 10:30

Sanayinin “Emine ablası” Giresun’un ahisi oldu

A
A
A

Giresun’da 40 yılı aşkın süredir oto lastikçilik ve ön düzen ayarlama ustalığını sürdüren 60 yaşındaki Dilek Emine Domaçoğlu, "Yılın Ahisi" unvanına layık görüldü. Erkek egemen bir sektörde yıllardır başarıyla çalışan Domaçoğlu, kadınların her meslekte kendilerini kanıtlayabileceğinin en güzel örneklerinden biri olarak gösteriliyor.

Giresun sanayi sitesinde evlenmeden önce babasıyla başladığı mesleğini, evlendikten sonra da eşine ait işyerinde yaz kış demeden lastik tamir eden, müşterilerinin “Emine ablası” Dilek Emine Domaçoğlu, bu mesleği yapmaktan mutlu olduğunu söyledi.

Yaklaşık bir asırlık işyerinde 40 yıllık usta olduğunu anlatan Domaçoğlu, “Merhum babamın da oto lastik bayii vardı. Eşimle babamın dükkanları yan yanaydı. Evlenmeden önce babamın yanında çalışıyordum. Evlendikten sonra da eşimle birlikte çalışmaya devam ettim. Eşimin dedesinin kurmuş olduğu işyerinin bir asırlık geçmişi var. Ben de burada 40 yılı aşkındır ustalık yapıyorum. Onlarca çırak yetiştirdim. Ancak yetiştirdiklerimiz içerisinde zaman içerisinde kendi işyerlerini açanlar oldu, başka şehirlere taşınanlar oldu. Tabi ki bu bir döngü. Dolaysıyla onlar yolcu biz hancı olarak işyerimizin başında 40 yılı geride bıraktık” dedi.

Sanayinin “Emine ablası” Giresun’un ahisi oldu

Müşterilerimizin güvenini kazanmış olmak mutlu ediyor

Kadın olarak bir sanayide çalışmak zor gibi görünse de, işini seviyorsa her zaman yapabileceğini de ifade eden Domaçoğlu, “Bir işyerinde çalışmaktan mutlu oluyorsanız keyif alırsınız. Size her gün işe gitmek için heyecan verir. Zorlukları elbette var ama yorulsam da mutlu oluyorum. Müşterilerimizden bazıları beni tanıdığı için şaşırmıyor, ama ilk kez gelenler genelde şaşırıyor. Ancak işimi yapmaya başladığımda, hayranlık duyduklarını fark ediyorum. Müşterilerimizin güvenini kazanmış olmak da bizi mutlu ediyor. Hatta ailesiyle birlikte olanlar işyerimize gelip daha rahat davranabiliyorlar. Bu durumdan biz de memnun oluyoruz. Tabi ki işimizi de bir kadın titizliğiyle birlikte yapıyoruz. Yıllardır müşterimiz olan insanların tekrar geldiğini görüyorsak güven verdiğimizi de düşünüyorum” diye konuştu.

Sanayinin “Emine ablası” Giresun’un ahisi oldu

’Yılın Ahisi’ seçilmekten büyük onur duyduğunu da belirten Domaçoğlu, "Dedemden, babamdan gelen esnaflık kültürüyle büyüdüm. Ahilik değerleri bizim ailemizin bir parçası oldu. Bu ünvan, emeğimin karşılığı olarak bana manevi bir değer kattı. İlk kadın ahilerden biri olabilirim ama inanıyorum ki, bu bayrağı devralacak başka kadınlar da var" şeklinde konuştu.

Ahmet Bilge

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Sur Belediyesi, tasarruf tedbirlerine aykırı olarak lüks araç kiraladı Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM’li) Diyarbakır’ın Sur ilçe belediye başkanı ve eşbaşkan olarak adlandırılan belediye meclis üyesi için mevzuata uygun olmayan 2 adet lüks araç kiralandığı ortaya çıktı. Borçlar nedeniyle işçi maaşlarını ödemekte zorluk yaşayan Sur Belediyesi mevzuata uygun olmadığı halde Skoda Süper B marka 2 makam aracı kiralarken, kiralamanın da yine yasal olmadığı için belediye bütçesinden değil, farklı bir yolla araç kiralama firmasına yapıldığı ileri sürüldü. 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerinin ardından Sur İlçe Belediyesi DEM Partili yönetime geçti. Belediye başkanı Adnan Örhan ve meclis üyesi olan Fatma Önkol seçimin ardından son model makam araçları kiraladı. 21 AFH 829 ve 21 AFH 825 plakalı 2024 trafiğe çıkışlı, 2023 model araçların yakıtlarının ise belediye tarafından farklı plakalar üzerinden karşılandığı ileri sürüldü. Mevzuata uygun olmadığı için kiralanan araçların ödemesinin nereden yapıldığı ise merak konusu oldu. Resmi olarak belediye bütçesinden yapılmadığı belirtilen bu kiralama, halk arasında "Belediye ödemeleri yapamazken lüks harcamalar nasıl finanse ediliyor" sorusunu gündeme getirdi. Belediye maaşları ödeyemiyor Sur Belediyesi DEM Parti tarafından görevi devraldıktan sonra işçi maaşlarını ödemekte zorlanıyor. Seçim sonrasında ilk iki ayda maaşlar gecikmeli ödenirken, daha sonra maaşların yalnızca yüzde 80’i yatırılabildi. İşçilere ikramiye ödemeleri yapılmazken, belediye esnaf borçlarını da kapatamıyor. Bu mali zorluklara rağmen başkan ve meclis üyesine lüks araç kiralama kararı, halk arasında tepkiye neden oldu.
Ankara TSE, Yeşil OSB ve Su Verimliliği Yönetim Sistemi süreçlerini başarıyla tamamlayan OSB’leri belgelendirdi Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Yeşil OSB ve Su Verimliliği Yönetim Sistemi süreçlerini başarıyla tamamlayan OSB’leri belgelendirdi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türk Standartları Enstitüsü’nün ortaklaşa yürüttüğü çalışmalar sonucunda, Türkiye’deki Organize Sanayi Bölgeleri (OSB), toprak kirliliği kontrolü ve su verimliliği alanlarında önemli bir adım atıyor. Adana’da düzenlenen Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Akdeniz toplantısında, TSE tarafından Yeşil OSB ve Su Verimliliği Yönetim Sistemi süreçlerini başarıyla tamamlayan Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) belgelendirildi. Toplantıya Adana Vali Yardımcısı İbrahim Küçük, TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin, OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü, Organize Sanayi Bölgeleri Genel Müdürü Abdurrahman Aydın ve diğer yetkililer katıldı. Denetimlerini başarıyla tamamlayan Adana Hacı Sabancı OSB, Antalya Organize Sanayi Bölgesi (AOSB), Gaziantep OSB ve Mersin Anamur OSB’ye Yeşil OSB Belgeleri takdim edildi. Ayrıca, Adana Hacı Sabancı OSB, TS ISO 46001 Su Verimliliği Yönetim Sistemi Belgesini alarak, bu belgeyi alan Türkiye’deki üçüncü OSB oldu. OSB’lere belgelerini TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin takdim etti. Böylece Enstitü, Türkiye’de toplam 14 OSB’yi Yeşil OSB belgesi ile, 3 OSB’yi ise Su Verimliliği Yönetim Sistemi belgesi ile belgelendirdi. TSE, Yeşil OSB Belgelendirmesi ile sanayicilere destek oluyor TSE, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konularında sunduğu somut planlarla, işletmelere çeşitli hizmetler sunuyor. Bunlar arasında Sürdürülebilir Dönüşüm Programı, Yeşil OSB Sertifikasyonu, Çevre Etiketi ve Atık Yönetimi yer alıyor. TSE, OSB’lerin çevresel, ekonomik, sosyal ve yönetim performanslarının iyileştirilmesi için önemli katkılar sağlıyor ve yeşil rekabetçiliği artırmayı hedefliyor. Yeşil OSB Belgelendirme Programı, Türkiye’deki sanayi bölgelerinin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda gelişmesini sağlamak için uluslararası standartlara ulaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyor. Sürdürülebilir su kullanımının teşvik edilmesi planlanıyor TSE, 2023 yılında başlattığı "Su Verimliliği Yönetim Sistemi Belgelendirilmesi" hizmeti ile önemli bir projeyi hayata geçirdi. Bu sistem, sanayi kuruluşlarının suyu daha verimli kullanmasını, geri dönüşüm yapmasını ve israfı önlemesini hedefliyor. Belgelendirme ile atık su kayıplarının önlenmesi, su tüketiminin optimize edilmesi ve sürdürülebilir su kullanımı teşvik edilmesi planlanıyor. Bu sayede işletme maliyetlerinin düşürülmesi ve su verimliliğinin artırılması sağlanacak. TSE, daha önce Ankara Sanayi Odası 2. ve 3. OSB, Konya OSB, Makine İhtisas OSB, Gebze Güzeller OSB, Demirtaş OSB, Başkent OSB ve Nilüfer OSB Yeşil OSB Belgesi ile belgelendirmiştir. Ayrıca, Konya Büyükşehir Belediyesi Koski Genel Müdürlüğü ve Antalya OSB, TS ISO 46001 Su Verimliliği Yönetim Sistemi belgesi ile belgelendirmişti.
Sakarya Misk kedisinin midesinde fermante olan ve titizlikle hazırlanan kahvenin tozu bile ziyan edilmiyor Misk kedisinin midesinde fermante olan dünyanın en pahalı kahvesi ‘Kopi Luwak’ı Sakarya’ya getiren işletmeci, bu kahveyi 3 metrekarelik dükkanında fincanı 480 liradan satıyor. Kilosu bin dolara satılan ve titizlikle tüketime hazırlanan bu kahvenin bir toz taneciği bile ziyan edilmiyor. Endonezya’da kahve meyvesini yiyen misk kedisinin sindirim sisteminden geçen ve dışkı yoluyla çıkan Kopi Luwak (Luwak kahvesi) dünyanın en pahalı kahvesi haline geldi. Luwak kahvesi, daha az kafein içeriğiyle de geleneksel kahvelere göre zengin aroması ile daha yumuşak bir içim sunuyor. Kilosu bin Dolar’a satılan kahveyi Sakarya’ya getiren işletmeci Murat Bilgin, Adapazarı ilçesindeki 3 metrekarelik dükkanında bu kahvenin fincanını 480 liradan satışa sundu. Türkiye üzerinde nadir bulunan ve titizlikle tüketime hazırlanan kahvenin bir toz taneciği bile ziyan edilmiyor. “Kar gözetmeksizin fincanını 480 TL gibi bir fiyata sunuyoruz” Tarihi Uzun Çarşı’da bulunan Tarihi Orta Camii altında 3 metrekarelik dükkanda dünyanın en pahalı kahvesini müşterilere sunan Murat Bilgin, “Türkiye’de nadir bulunmasının sebeplerinden bir tanesi çok pahalı ve nadir üretilen kahve olması. Endonezya’nın Açe bölgesinde üretilen bir kahve. Misk kedisinin sindirim sisteminde fermante olan bir kahve türü. ‘Kopi Luwak’ olarak biliniyor, kopi Endonezya dilinde kahve demek. Türkiye’de çok az bulunuyor, kilosu bin Dolar’a kadar çıkan bir kahve. Vatandaşların bu kahveyi deneyimleyebilmesi için çok kar gözetmeden fincanını 480 TL gibi bir fiyata sunuyoruz. Kahveyi el değirmeninde çekiyoruz, masada demliyoruz hatta istedikleri zaman misafirlerimiz ile birlikte demliyoruz. Kültür alış-verişi ve tat deneyimi yaşatmak istiyoruz” dedi. “Tamamen doğal hayatın içerisinde üretileni tercih ediyoruz” Tamamen doğal hayatın içerisinde üretilen kahveyi tercih ederek sertifikasyon sürecine de dikkat ettiklerini aktaran Bilgin, “Kahvenin üretim aşaması çok meşakkatli. Biz kahveyi satın alırken doğal hayatta yaşayan kedilerden elde edileni aldık ve sertifikasyona bu konuda dikkat ediyoruz. Kafeste beslenen hayvanların değil tamamen doğal hayatın içerisinde üretileni tercih ediyoruz. Kahve, misk kedisinin beslenme unsurlarından birisi. En iyi kahve kirazlarını seçiyor ve yiyor. Bu yediği kirazlar kedinin midesindeki enzimler ile biraz daha yumuşuyor ve sindiremediği çekirdekler, dışkılama ile birlikte dışarıya çıkmış oluyor. Oranın halkı bunu topluyor, temizliyor ve sonrasında kahvenin dışındaki zardan içerisindeki çekirdekleri ayıklıyorlar. Bunun ardından tekrar yıkama işlemi gerçekleştiriliyor. Bu sebeplerden dolayı üretim de kısıtlı oluyor, çünkü ağaçtan toplanan bir ürün değil. Yeşil çekirdek olarak alıyoruz, özel olarak kavruluyor. Kavrulan kahveleri de burada el değirmeni ile öğütüyoruz. V60 denen bir demleme ekipmanı ile filtre kağıdı içerisinde süzerek demliyoruz. Diğer kahvelerden biraz asit oranı biraz daha yüksek olduğu için demlerken gramajını da biraz daha az kullanıyoruz. Aslında bu durum kahveyi deneyimlemek isteyen kişinin de maaliyetini aşağıya indirmiş oluyor” şeklinde konuştu. “Ulaşılması oldukça güç” Sakarya’nın tarihi çarşısına renk katıp, bir cazibe oluşturabilmek amacı ile kahveyi satışa sunduğunu söyleyen Bilgin, “Kahve bütün dünyada çok değerli ve yaygın tüketilen bir içecek türü. Diğer kahvelerin kilogram fiyatları 10-20 Dolar arasında değişirken bunun bin Dolarlık bir fiyatı var. Oldukça yüksek bir fiyat tabi bu kahveyi alıp evde deneyimlemek biraz zor. O yüzden biz işletme olarak çokta kar gözetmeksizin sırf kahve kültürüne bir katkımız olsun ve Sakarya’nın tarihi çarşısına renk katıp, cazibe oluşturalım diye uygun fiyatta sunuyoruz. Sakarya’ya gelen misafirlerimizi de bekleriz. 1750’lerde yapılmış tarihi bir caminin altında 3 metrekarelik bir dükkanımda bu hizmeti sunuyorum. Bildiğim kadarı ile Sakarya’da bu kahve başka bir yerde yok. Türkiye genelinde de iki elin parmak sayısını geçmeyecek kadar yerde bulunuyor bu kahve, ulaşılması oldukça güç” ifadelerini kullandı.
Mersin Yerel yönetimlerde ’iş sağlığı ve güvenliği’ çalıştayda masaya yatırıldı Mersin Büyükşehir Belediyesi, ’Yerel Yönetimlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Çalıştayı’ gerçekleştirdi. Çalışanların iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak amacıyla gerçekleştirilen çalıştayda, sahada yaşanılan sorunlar ve çözüm önerileri konuşuldu. Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdürlüğünce çalışanların iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak, iş kazası sayılarını düşürmek, meslek hastalıklarını önlemek, çalışma ortamlarını iyileştirerek daha güvenli ve sağlıklı hale getirilmesinde rehberlik ve koordinasyonu sağlamak amacıyla ’Yerel Yönetimlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Çalıştayı’ düzenlendi. Çalıştaya, Büyükşehir Belediyesi iştirak şirketleri, MESKİ, Akdeniz, Mezitli, Toroslar, Yenişehir, Aydıncık, Bozyazı, Erdemli, Gülnar, Mut ve Tarsus ilçe belediyelerinin yanı sıra TSE Mersin İthalat Müdürlüğü’nden denetçiler katıldı. "İş sağlığı ve güvenliği çalışmalarını önemsiyoruz" Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Serdal Gökayaz, bu sene ilkini gerçekleştirdikleri çalıştayı farklı alanlara da taşımak istediklerini belirtti. Gökayaz, "Yerel yönetimler olarak yol asfalt çalışmalarından park bahçelere, sosyal hizmetlerden tarımsal faaliyetlere kadar birçok alanla ilgileniyoruz. Doğal olarak bu kadar çeşitli alanlarda ve çeşitli konularda çalışıyor olmak birtakım riskleri de beraberinde getiriyor. Dolayısıyla yerel yönetimler olarak bu riskleri en iyi şekilde yönetebilmek ve bir taraftan da bertaraf edebilmek için iş sağlığı ve güvenliği çalışmalarının büyük bir öneme sahip olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle İş sağlığı ve güvenliği çalışmalarını önemsiyoruz" dedi. Önümüzdeki yıllarda çalıştay kapsamını daha da genişletmek istediklerini ifade eden Gökayaz, yerel yönetimler arasında ortak bir kültür oluşturmak istediklerini kaydetti. "Sorun ve sıkıntıların çözümü noktasında ortak bir paydada birleştik" Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Hülya Atila da 11 ilçe belediyesinin katılımı ile gerçekleştirdikleri çalıştaydan çok önemli ve değerli sonuçlar çıktığını vurguladı. Atila, "Herkesin sonuna kadar katkılarını ve görüşlerini sunduğu bir çalıştay gerçekleştirdik. Bu anlamda ilçe belediyelerinin sorunlarını dinledik. Mersin Büyükşehir Belediyesi tüm şeffaflığıyla yerel yönetimlerde yaşanan sıkıntıları ve sorunları masaya koydu. İlçe belediyelerimiz de yaşadıkları tüm sıkıntı ve sorunları açık ve şeffaf bir şekilde ortaya koydular. Büyükşehir Belediyesi olarak bu sorun ve sıkıntıların çözümü noktasında ortak bir paydada birleştik" diye konuştu. Bir sonraki çalıştay konusunu da şimdiden belirlediklerine işaret eden Atila, "İlçe belediyeleri hem eğitim anlamında hem iş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşturulması ve risk analizlerinin yapılması anlamında bizden yardım talep etti. Biz de seve seve bu konularda birlikte çalışacağımızı ilettik. İş sağlığı ve güvenliğinde çalışanların bu kültürü benimsemesi ve üst yönetimin sahiplenmesi en önemli faktörler. Büyükşehir Belediyesi olarak ISO 45001 belgesi ile çalışan bir belediyeyiz. Tüm çalışanlarımıza da bu kültürümüzü iletmeye çalışıyoruz" dedi.