GÜNDEM - 17 Temmuz 2023 Pazartesi 10:28

Rektör Çiftçi, ‘istişare ve değerlendirme toplantısı’ için STK’ları ÇAKÜ’de ağırladı

A
A
A
Rektör Çiftçi, ‘istişare ve değerlendirme toplantısı’ için STK’ları ÇAKÜ’de ağırladı

Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, ortak Çankırı’da faaliyetlerini sürdüren sivil toplum kuruluşu başkanları ile bir araya gelerek istişarelerde bulundu.


Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, ortak akıl, ortak yönetim anlayışı çerçevesinde, Çankırı’da faaliyetlerini sürdüren bazı sivil toplum kuruluşu başkanları ile bir araya gelmeye devam ediyor. Son olarak yapılan toplantıda, ÇAKÜ Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hüseyin Odabaş, Prof. Dr. İbrahim Çiftçi, ÇAKÜ Genel Sekreteri Sadık Yılmaz ve sivil toplum kuruluşlarının yetkilileri hazır bulundu. Toplantıda eğitim, kültür ve sosyal sorumluluk alanlarında ortak yapılabilecek çalışmalar ve yeni akademik yıl öncesi öğrencilerin karşılaşacağı ihtimal sorunlar, barınma imkanları ve çözüm önerileri hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.


Toplantıda konuşan Rektör Çiftçi, üniversitelerin insana yatırım yapan kurumlar olduğunu ve insanı konu edinen her kurum ve STK’nın da üniversitelerin paydaşı olduğunu dile getirerek, “Bizim çıkış noktamız insan. Bu nedenle, insanla ilgilenen her kurum ve kuruluşla yakın temas ve iletişim içerisinde olup üniversitemizi ve bize emanet edilen gençlerimizi, üzerimize yüklenen sorumluluk gereği daha güçlü ve etkin kılmak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Bu anlayış içerisinde bize paydaş olan tüm kurum ve kuruluşlarla zaman zaman istişareler yapıyoruz. Biz, istişare kültürüne çok önem veriyoruz. Çünkü bu istişarelerden ortaya çok güzel fikirler projeler çıkmaktadır. İki yılı aşkın görev süremizde ekip olarak özellikle bu istişare kültürünün devamlılığı sürsün istedik ve buna hep dikkat ediyoruz. Birçok konuda sizinle olduğu gibi şehrin etkili dinamiklerinin fikir ve önerilerini alıyoruz. Bunlar bize güç veriyor. Neticede hepimizin ortak amacı, geleceği inşa edecek insanları yetiştirmek. Bu noktada çabalarımız hem kültürel boyutta hem sosyal boyutta hem de bilimsel boyutta artarak devam ediyor” dedi.


ÇAKÜ’nün stratejik hedeflerini paydaşlarıyla birlikte gerçekleştirmek istediğinin altını çizen Rektör Çiftçi, büyük bir insan kaynağına sahip olduklarına, bu kaynağın sadece Anadolu’dan değil, dünyanın değişik noktalarından beslendiğine dikkat çekti. Rektör Çiftçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hepsinde farklı kültür, farklı dil, farklı davranış, farklı ahlaki değerler, farklı hedefler, farklı umutlar, farklı heyecanlar var. İşte böyle bir ortamda kendi hâkim düşüncelerimizi, hâkim olan kültürümüzü yaygınlaştırmak bir bakıma birlikte hareket etme zorunluluğumuzu da ortaya koyuyor. Eskiden bazı düşüncelerimizi sadece kendi aramızda ifade ederdik. Çok az bir kısmı uygulamaya icraata dökülebiliyordu. Şimdi öyle değil. Son 20 yılda Türkiye’de büyük bir zihniyet değişikliği gerçekleştirildi. Dolayısıyla milletiyle değerleriyle barışık bir yapımız var. Ümidimiz odur ki bu yapımızın güçlenerek devam etmesi ve uluslararası düzeyde de daha geniş bir etki alanı oluşturmamız. Bu etki alanını genişletmenin en kestirme yolu ise ortak hedeflerle birlikte çalışabilmekten geçiyor” diye konuştu.


Pandemi ve deprem sebebiyle üniversite ve STK’lar olarak çok fazla bir araya gelemediklerini hatırlatan Rektör Çiftçi, “Ekim ayı içerisinde öğrencilerimizle coşkulu bir şekilde tekrar buluşacağız. Ana hedefimiz bu gençleri ideallerimiz çerçevesinde yetiştirmek. Sahada boşluk bırakmama adına ideallerimize ortak olan yapılarla hedeflerimize yürürken paydaşlık etmeyi hedefliyoruz. Bu yıl bizim Anadolu’nun değişik noktalarından gelecek 4.000 yeni öğrencimiz olacak. Elimizdeki raporlara baktığımızda, yeni öğrencilerimizin çoğunluğunun İstanbul’dan geldiğini görüyoruz. İkinci sırada Ankara, üçüncü sırada ise Çankırı var. Biz Çankırılı öğrenci sayımızı artırmak için çeşitli çalışmalar yaptık. Örneğin ilimizde bulunan ve tercih dönemlerinde çok etkili olan rehber öğretmenlerimizle bir araya geldik. İl Milli Eğitim Müdürü ve lise müdürlerimizle istişareler yaptık. Üniversitemizde Çankırılı öğrenci sayısının daha fazla olmasını istiyoruz. Çünkü, dışardan gelen her öğrenci bu şehre barınma talebiyle gelecek. Yani öğrenci yoğunluğumuz Çankırılı olursa barınma sorununa da kısmen çözüm bulmuş olacağız. STK’lar olarak sizlerden de ricamız, Çankırı’da hedef kitlemiz olan ve sizin etki alanınızda olan öğrencileri, üniversitemizi tercih etmeleri yönünde teşvik etmeniz. Aynı zamanda dışarıdan gelecek yeni öğrencilerimize de barınma konusunda alternatif sunabilmeniz. Daha sonra da ihtiyaçları çerçevesinde onlara destek olmanız. Bunun dışında biz de davet etmeniz durumunda sizlerin yapacağı toplantı ve etkinliklere katılmak ve fikirlerimizi iletmek isteriz” şeklinde konuştu.


Uluslararası öğrenciler konusunda da yeni çalışmalar yaptıkları bilgisini veren Rektör Çiftçi, “Türkiye’deki siyasi gelişmeler bizim uluslararası öğrenci politikamızı da değiştiriyor. Örneğin son gelişmelerden sonra bize Mısır’dan öğrenci başvuru taleplerinin gelmesini sağladık. Yine Libya Büyükelçiliği, öğrenci değişimi konusunda bizimle iletişime geçti. Resmi devlet talepleri sonrası aslında biz de üniversite olarak daha rahat hareket ediyoruz. Her şeyden önemlisi eğitim diplomasisini daha etkili gerçekleştirmiş oluyoruz. Yani medeniyet ve kültür coğrafyamızda olan her ülkeye ulaşmayı, eğitim ortaklığı yapmayı istiyoruz. Bir gönül birlikteliği oluşturmayı hedefliyoruz. Bunu da büyük ölçüde sağladık çok şükür. Sivil toplum kuruluşları devletten ayrı olarak tamamen gönüllülük esasına göre çalışan teşekküllerdir. Ben sizlerin çalışmalarını takip ve takdir ediyorum. Bu noktada gönüllülük esasına göre bizim kültürel değerlerimizi ve dinamiklerimizi güçlendirmek için çalışmamız gerekiyor. Çünkü değişen dünyada kültür değişimi de kaçınılmaz oluyor. Bu kaçınılmaz değişim içerisinde, bizim, bunun kontrollü bir şekilde, minimum düzeyde olması için el birliğiyle değerlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Bu üniversite milletin üniversitesidir. Bu üniversitede hepinizin ayrı ayrı etkinlik yapacağı faaliyet alanı mevcut. Bunun için kapılarımız sonuna kadar size açık. Hepinizin çalışma alanına ilgi duyan yapıda çok büyük bir öğrenci potansiyelimiz var. İnşallah hep birlikte bunlara katkı sağlayacağız. Hep birlikte hedeflerimizi, ideallerimizi bu gençlere anlatacağız. Ayrıca bir araya gelmeye devam ederek fikirlerden de istifade etmeye devam edeceğiz. Geldiğiniz ve katkı sunduğunuz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.


STK başkanları da yaptıkları değerlendirmede, Rektör Çiftçi’nin kente olan bakış açısından, vizyonundan, ortak akıl yaklaşımı ve toplantılarından çok memnun olduklarını kaydetti. Karşılıklı fikir alışverişleri ve iyi niyet temennileri ile sona eren toplantının ikinci ayağının diğer STK başkanları ile yapılacak toplantılarla devam edeceği belirtildi.


Rektör Çiftçi, ‘istişare ve değerlendirme toplantısı’ için STK’ları ÇAKÜ’de ağırladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan: “Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” Yeniden Refah Partisi İstanbul İl Divan Toplantısı yüzlerce kişinin katılımıyla Eyüpsultan’da yapıldı. Toplantıda erken seçime vurgu yapan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan “Yapılacak olan bir erken seçimle bir an evvel milli görüşü iktidara taşımamız lazım. Maddi ve manevi kalkınma adil bir dünya ile İslam aleminin ve mazlumların da kurtarılması lazım. Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” dedi. Yeniden Refah Partisi İstanbul İl Divan Toplantısı Eyüpsultan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Toplantıya, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan’ın yanı sıra İstanbul Milletvekili Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nureddin Gül, sanatçı Davut Güloğlu, il ve ilçe teşkilatlarından ise yüzlerce üye katıldı. Protokol konuşmalarının ardından partiye yeni üye olanlara ise Genel Başkan Erbakan tarafından rozet takıldı. Konuşmasını yapan Erbakan’a parti temsilcileri tarafından çeşitli hediyeler de takdim edildi. Ardından divan kurulu üyelerinin bir araya gelmesi ile hazırlanan raporlar salondakilere sunuldu. Öte yandan toplantıda ilgiyle karşılanan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, vatandaşlarla sohbet edip hatır fotoğrafı da çektirdi. “Türkiye’de milli görüş iktidarı lazım” Türkiye ekonomik bakımdan yangın yerine döndüğünü dile getiren Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan, “D8’in canlandırılması lazım. D60’ın hayata geçirilmesi lazım. Buna da Türkiye’nin öncülük etmesi lazım. Türkiye’nin buna öncülük edip D60’ı kurabilmesi için Türkiye’de milli görüş iktidarı lazım. Bunun için erken seçim, bunun için yeniden refah iktidarı diyoruz. Türkiye ekonomik bakımdan yangın yerine dönmüş. İslam ülkeleri, Ortadoğu yangın yerine dönmüş. Buradaki yangın adım adım Türkiye’ye doğru geliyor. Türkiye’de bir diğer sorun da nesillerimizi kaybetme sorunu ahlaki ve manevi erozyondur. Evde anne babasını, okulda öğretmenini dinlemeyen, uyuşturucu bağımlısı, deist veya ateist bir nesil. Boşanmalar, uyuşturucu, tacizler, cinayetler artıyor. LGBT propagandası almış başını gitmiş. Milli görüşün manevi kalkınma hamlesi lazım. Sadece maddi kalkınma yetmez aynı zamanda manevi kalkınmanın gerçekleştirilmesi lazım” şeklinde konuştu. “Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” Toplantıda erken seçime vurgu yapan Genel Başkan Erbakan milli görüşün iktidara taşıması gerektiğini dile getirerek, “Manevi kalkınmanın sağlanması, nesillerimize sahip çıkılması lazım. Bu felaketlerden kurtulmak milli görüş iktidarına bağlı. Bunun için de inşallah yapılacak olan bir erken seçimle bir an evvel milli görüşü iktidara taşımamız lazım. Maddi ve manevi kalkınma adil bir dünya ile islam aleminin ve mazlumların da kurtarılması lazım. Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım. Ankara’yı alan Türkiye’yi alır, İstanbul’u alan dünyayı alır. İstanbul hem manevi, psikolojik, sosyolojik açıdan önemli hem de oy oranı, seçmen sayısı bakımından önemli. İstanbul Türkiye’nin lokomotifidir. İstanbul ayağa kalkarsa bütün Türkiye ayağa kalkar. İstanbul’u ayağa kaldırmadan Türkiye’yi ayağa kaldırıp yeniden refaha, iktidara taşımanız mümkün olmaz. İstanbul’u kıyama kaldırmamız lazım” ifadelerini yer verdi. Öte yandan, söz ve müziği sanatçı Şahin İnan tarafından Yeniden Refah Partisi için hazırlanan şarkı ilk defa İstanbul İl Divan toplantısında çalındı.
İstanbul UTTS ile ilgi provokatif açıklamalara yalanlama İsrail’in, Lübnan’da gerçekleştirdiği dijital saldırılar sonra gündeme gelen güvenlik sorunu ile ilgi gerçek dışı açıklamalara Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) de dahil edilmişti. UTTS ekipmanlarının İsrailli bir şirketten temin edileceği yönünde iddialar Darphane tarafından yalanarak “Proje dahilindeki yazılım, donanım ve saha çalışmaları, tamamen yüzde 100 Türk sermayeli, yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir” denildi. Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede Türkiye’de son yıllardaki en önemli yatırımlar arasında gösterilen UTSS dijital odaklı olması ve sorunu kaynağında çözen bir sistem olması ile öne çıkıyor. UTTS, akaryakıt sektöründe usulsüz fatura kullanımının önüne geçerek vergi kaybını engellemek ve akaryakıt piyasasında rekabet eşitliğinin sağlanması amacıyla hayata geçiriliyor. Kimler, ne zaman UTTS’ye dahil olacak UTTS, akaryakıt satışlarında plaka bilgilerini otomatik olarak pompa cihazlarına ileten bir teknoloji. Bu sistem, araçlara monte edilen Taşıt Tanıma Birimi (TTB) sayesinde plaka bilgilerini kaydedecek ve akaryakıt istasyonlarında Taşıt Tanıma Okuyucu (TTO) ile bu bilgileri otomatik olarak pompaya aktaracak. Böylece mevcut sistemde plakanın elle girişine izin veren ve usulsüz fatura oluşturma yolu ile vergi kaybına neden olan işlem gereksinimi ortadan kalkacak. UTTS Tebliği ile 1 Ocak 2025’ten itibaren, vergi mükellefleri tarafından kiralanan, işletmeye dahil olan veya işte kullanılan araçlara TTB taktırma zorunluluğu getirildi. Ayrıca, trafiğe kaydı yapılacak, sıfır kilometre bireysel araçlar da 1 Temmuz 2025 itibarıyla TTB taktırarak UTTS’ye geçecek. Darphane asılsız iddiaları yalanladı Akaryakıt harcamalarındaki vergi kaybının önüne geçerek ekonomiye büyük katkı sunması planlanan UTTS ile ilgili son dönemde çıkan asılsız iddialarla ilgili Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü şu açıklamayı yaptı: “Bazı medya organlarında UTTS (Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi) ile ilgili sistem ekipmanlarının bir İsrail şirketi tarafından temin edileceği yönünde gerçek dışı iddialar yer almış, bu iddialara ilişkin bir açıklama yapılması zaruri hale gelmiştir. Darphanemiz, UTTS kapsamında sistem ekipmanlarının temin işini İsrailli bir firmaya değil, İstanbul Bilişim Vadisi’nde bulunan yerli bir firmaya vermiştir. UTTS kapsamındaki hiçbir yazılım süreci, veri depolama hizmeti veya donanım temini İsrailli bir firma tarafından gerçekleştirilmemektedir. Proje dahilindeki yazılım, donanım ve saha çalışmaları, tamamen yüzde 100 Türk sermayeli, yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.” "Kayıt dışından beslenenlerin provokasyonları" Çıkan haberlerle ilgi şirket yetkilileri UTTS’nin kayıt dışı ekonomiden beslenen çıkar gruplarının korkulu rüyası olmaya başladığının asılsız iddialardan, haberlerden ve saldırılardan anlaşıldığını belirterek, “UTTS ile ilgisi olmayan firmaların ismi kullanılmak suretiyle kamuoyunda UTTS projesine gölge düşürerek engel olunmaya çalışıldığı görülmektedir. Söz konusu iddiaların tamamı asılsızdır. Devletimiz kayıt dışı ekonomi ile kararlı mücadelesini dijitalleşme odaklı yerli ve milli sistemler kullanarak sürdürecektir” dediler. Çipler boş bellek, TV’lerden pasaporta kredi kartına kadar her yerde var Kullanılan çiplerle ilgili uzmanlar çiplerin ülkemizde TV’den bilgisayarlara, pasaporttan kimlik kartlarına ve kredi kartlarına kadar dijital olarak kullanılan her şeyin içinde olduğunu, bu cihazların üretilen boş belleklerden ibaret olduğunu, kendi başlarına herhangi bir risk de arz etmediğini belirterek burada önemli olanın çipin içine konulan aklın, yani yazılım olduğunu söylüyor. Şimdiye kadar ithal sistem kullanıldı UTTS ile yerli milli oluyor UTTS’nin sadece kayıt dışı ekonomi ile mücadelede önemli bir adım olmadığını belirten yetkililer yerli ve milli bir altyapı olması özelliğiyle de büyük önem arz ettiğini ve ülkemizde an itibariyle özel firmalara ait Taşıt Tanıma Sistemi (TTS) donanımlarının tamamı yirmi yılı aşkın bir süredir yurt dışından ithal edildiğini, UTTS ile bunun tamamının yerli ve milli olacağını söylediler. Sistemin güvenliği ile ilgili bilinenler Yetkililer kamuoyunu yanıltmaya ve kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi sekteye uğratmaya çalışan odaklara karşı vatandaşın özellikle bilmesi gereken şeyleri şöyle sıraladı: UTTS kapsamında yürütülen ne yazılım süreçlerinde ne de verilerin depolanmasında yabancı bir firma görev almamaktadır. Sistemler yurt dışına kapalı milli ve yüksek güvenlikli sistemler olarak tasarlanmıştır. UTTS kapsamında yazılım, Ar-Ge, veri depolama ve donanım temini süreçlerinin hiçbirinde yabancı bir firma görev almamaktadır. UTTS kapsamındaki tüm yazılım, donanım ve saha işleri yüzde yüz Türk sermayeli yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir. UTTS donanımlarının yerli üretimini sağlamak amacıyla üretim merkezi kurulması çalışmaları devam etmektedir. Üretim merkezinin 2025 yılında faaliyete geçmesi ile UTTS donanımlarının seri üretimine geçilecek ve Almanya, ABD ve Çin’den yapılan donanım tedariki sürecine de son verilecektir.