GÜNDEM - 18 Temmuz 2023 Salı 14:41

Deprem bölgesinde görev yapan ÇAKÜ personellerine vefa

A
A
A
Deprem bölgesinde görev yapan ÇAKÜ personellerine vefa

Çankırı Karatekin Üniversitesi’nden, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illere giderek çalışmalarda görev alan personel, teşekkür belgesi ile ödüllendirildi.


"Asrın felaketi" olarak adlandırılan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgeye gönüllü olarak giderek arama-kurtarma ve lojistik hizmetlerinde görev alan Çankırı Karatekin Üniversitesi akademik ve idari personelleri için Hukuk Fakültesi Konferans Salonunda tören düzenlendi. Törende, Çankırı Valisi Abdullah Ayaz ve Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, deprem bölgesinde görev alan üniversite personellerine teşekkür ederek, teşekkür belgesi takdim etti. Personellerin deprem bölgesinde yaşadıklarını anlatmasının ardından, depremde hayatını vatandaşlar için Kampüs Camiinde Kur’an-ı Kerim tilaveti icra edilerek dua edildi.



“Bu büyük kırılmanın bizim yaşadığımız döneme denk geleceğini de bilmiyorduk“


Depremin verdiği acıları halen yaşadığını söyleyen Rektör Çiftçi, “Doğu Anadolu Fay Hattı da aktif fay hatlarından birisi ve bu fay hatlarının da kırılma yaşayabileceği sürekli ifade ediliyordu. Bu büyük kırılmanın bizim yaşadığımız döneme denk geleceğini de bilmiyorduk. Depremi yaşamak ayrı bir zorluk. Deprem sonrası da etkisini üzerinizden atmanız, o ortama uyum sağlamanız ve normal hayata dönebilmeniz ise çok ayrı bir zorluk. İşte 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız asrın felaketi hepimizde derin acılar ve derin yaralar bıraktı. Halen etkisini en derin şekilde yaşadığımız bir felaket oldu. Yaşadığımız bu felaket karşısında içine düştüğümüz çaresizlik ise hepimiz için ayrı bir dram oldu. 50 bine yakın vatandaşımızı kaybettik. Bu vefat edenler bizim inancımıza göre şehitler sınıfındadır. Hepsine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyoruz” diye konuştu.



“İlk andan itibaren arama-kurtarma çalışmaları için uzman bir ekibi çok hızlı bir şekilde bölgeye gönderdik”


Yaşanan depremlerin ardından bölgeye yardım eli uzatmak için hemen harekete geçtiklerini dile getiren Rektör Çiftçi, “İlk andan itibaren deprem bölgesinde görevlendirilen Sayın Valimiz ile istişare ederek neler yapabileceğimizi konuştuk. Bunun dışında YÖK grubumuzda tüm yöneticiler harekete geçti. Orada bir kez daha gördük ki üniversiteler eğitim-öğretim ve araştırma-geliştirmenin yanında doğal afetlerde de bu ülke için çok önemli görevler üstlendi. Birçok ilde ve özellikle deprem bölgesinde gördük ki en önemli sahalar üniversite kampüsleridir. Birçok koordinasyon merkezi üniversite kampüslerinde kuruldu. Bu süreçte başta rektörlerimiz olmak üzere, üniversiteler tüm benlikleriyle çok önemli sorumluluklar aldılar ve ellerinden geleni yaptılar. Biz, Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak ilk andan itibaren arama-kurtarma çalışmaları için uzman bir ekibi çok hızlı bir şekilde bölgeye gönderdik. Lojistik ve ayni yardım desteğimiz hiç durmadan devam etti. Bunun dışında örneğin Malatya Turgut Özal Üniversitesi kampüsünde yemek çıkmadığını öğrendiğimizde aşçı başta olmak üzere 18 kişilik ekibimizi bu üniversiteye gönderdik. Ekibimiz orada 45 gün kalarak her gün sıcak yemek çıkardı ve insanların karnını doyurdu. ÇAKÜ olarak bu süreçte bir ekip ruhu ve aile aidiyetiyle hareket ettik. Sorumluluğumuzun farkında olarak elimizden geleni yapmaya çalıştık. Ayrıca Tek Yürek kampanyasında ÇAKÜ ailesi olarak 1 milyon TL’nin üzerinde topladığımız nakdi yardım YÖK tarafından tüm üniversitelere örnek olarak gösterildi ve tüm rektörlerin buna hassasiyet göstererek bir maaşlarını bağışlamaları istendi. Bizim 1 milyonluk vaadimizin karşılığı 70-80 milyonu buldu. Ekiplerimizi gönderirken onların gözünde şunu gördüm; hidip bir an önce orada hayatları kurtarmak. Bir kez daha şunu açık yüreklilikle ifade edeyim ki böyle bir ekibin lideri olmaktan gurur duydum. Şunu bir kez daha gördük ki bizim milletimiz acıyla yüzleştiği zaman geride kalan hiçbir şeyi düşünmeden milli bir ruh ve manevi bir aidiyetle yardıma koşuyor” diye konuştu.



“Keşke millet olarak böyle bir acıyla sınanıp yüzleşmeseydik”


Depremzede vatandaşlar için Çankırı halkının büyük fedakarlıklar gösterdiğini kaydeden Vali Ayaz ise, “Keşke millet olarak böyle bir acıyla sınanıp yüzleşmeseydik. Ama şahsi hissiyatım şudur ki orada olmasam çok büyük üzüntü duyardım. Eğer o bölgede görevlendirilmesem, içimde büyük bir ukde olarak kalırdı. İyi ki ordaydık. Memleketimizin son yüzyılda gördüğü en büyük felaket yaşandı. Bu felaketin acılarının sarılması sırasında biz de oradaydık. Buna binlerce kere şükrediyorum. O felaketin ortasında orada büyük bir emek, gayret ve fedakarlık ile sahada görev yapan binlerce kişi hem de arkada yine binlerce kişiyle lojistik sağlandı. Bu anlamda fedakarlık gösteren başta sizlere ve tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Orada görev yaparken ihtiyaç duyduğumuz ve bugün istediğimiz her şey yarın elimizde oldu. Bu da sizlerin, aziz Çankırılı hemşerilerimizin ve milletimizin sayesinde oldu. Yaşadıklarımızdan alınacak çok ders var. Geçmiş, geleceğin el feneridir. İnşallah bu el fenerini kullanmayı başarır ve önümüzdeki felaketlere daha hazırlıklı ve tedbirli oluruz. Çünkü bizim coğrafyamızın durumu belli. Ben tekrar emekleriniz gayretleriniz için çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.


Deprem bölgesinde görev yapan ÇAKÜ personellerine vefa

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan: “Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” Yeniden Refah Partisi İstanbul İl Divan Toplantısı yüzlerce kişinin katılımıyla Eyüpsultan’da yapıldı. Toplantıda erken seçime vurgu yapan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan “Yapılacak olan bir erken seçimle bir an evvel milli görüşü iktidara taşımamız lazım. Maddi ve manevi kalkınma adil bir dünya ile İslam aleminin ve mazlumların da kurtarılması lazım. Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” dedi. Yeniden Refah Partisi İstanbul İl Divan Toplantısı Eyüpsultan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Toplantıya, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan’ın yanı sıra İstanbul Milletvekili Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nureddin Gül, sanatçı Davut Güloğlu, il ve ilçe teşkilatlarından ise yüzlerce üye katıldı. Protokol konuşmalarının ardından partiye yeni üye olanlara ise Genel Başkan Erbakan tarafından rozet takıldı. Konuşmasını yapan Erbakan’a parti temsilcileri tarafından çeşitli hediyeler de takdim edildi. Ardından divan kurulu üyelerinin bir araya gelmesi ile hazırlanan raporlar salondakilere sunuldu. Öte yandan toplantıda ilgiyle karşılanan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, vatandaşlarla sohbet edip hatır fotoğrafı da çektirdi. “Türkiye’de milli görüş iktidarı lazım” Türkiye ekonomik bakımdan yangın yerine döndüğünü dile getiren Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Muhammed Ali Fatih Erbakan, “D8’in canlandırılması lazım. D60’ın hayata geçirilmesi lazım. Buna da Türkiye’nin öncülük etmesi lazım. Türkiye’nin buna öncülük edip D60’ı kurabilmesi için Türkiye’de milli görüş iktidarı lazım. Bunun için erken seçim, bunun için yeniden refah iktidarı diyoruz. Türkiye ekonomik bakımdan yangın yerine dönmüş. İslam ülkeleri, Ortadoğu yangın yerine dönmüş. Buradaki yangın adım adım Türkiye’ye doğru geliyor. Türkiye’de bir diğer sorun da nesillerimizi kaybetme sorunu ahlaki ve manevi erozyondur. Evde anne babasını, okulda öğretmenini dinlemeyen, uyuşturucu bağımlısı, deist veya ateist bir nesil. Boşanmalar, uyuşturucu, tacizler, cinayetler artıyor. LGBT propagandası almış başını gitmiş. Milli görüşün manevi kalkınma hamlesi lazım. Sadece maddi kalkınma yetmez aynı zamanda manevi kalkınmanın gerçekleştirilmesi lazım” şeklinde konuştu. “Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım” Toplantıda erken seçime vurgu yapan Genel Başkan Erbakan milli görüşün iktidara taşıması gerektiğini dile getirerek, “Manevi kalkınmanın sağlanması, nesillerimize sahip çıkılması lazım. Bu felaketlerden kurtulmak milli görüş iktidarına bağlı. Bunun için de inşallah yapılacak olan bir erken seçimle bir an evvel milli görüşü iktidara taşımamız lazım. Maddi ve manevi kalkınma adil bir dünya ile islam aleminin ve mazlumların da kurtarılması lazım. Yeniden refah iktidarı için İstanbul’un kıyama kalkması lazım. Ankara’yı alan Türkiye’yi alır, İstanbul’u alan dünyayı alır. İstanbul hem manevi, psikolojik, sosyolojik açıdan önemli hem de oy oranı, seçmen sayısı bakımından önemli. İstanbul Türkiye’nin lokomotifidir. İstanbul ayağa kalkarsa bütün Türkiye ayağa kalkar. İstanbul’u ayağa kaldırmadan Türkiye’yi ayağa kaldırıp yeniden refaha, iktidara taşımanız mümkün olmaz. İstanbul’u kıyama kaldırmamız lazım” ifadelerini yer verdi. Öte yandan, söz ve müziği sanatçı Şahin İnan tarafından Yeniden Refah Partisi için hazırlanan şarkı ilk defa İstanbul İl Divan toplantısında çalındı.
İstanbul UTTS ile ilgi provokatif açıklamalara yalanlama İsrail’in, Lübnan’da gerçekleştirdiği dijital saldırılar sonra gündeme gelen güvenlik sorunu ile ilgi gerçek dışı açıklamalara Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) de dahil edilmişti. UTTS ekipmanlarının İsrailli bir şirketten temin edileceği yönünde iddialar Darphane tarafından yalanarak “Proje dahilindeki yazılım, donanım ve saha çalışmaları, tamamen yüzde 100 Türk sermayeli, yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir” denildi. Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede Türkiye’de son yıllardaki en önemli yatırımlar arasında gösterilen UTSS dijital odaklı olması ve sorunu kaynağında çözen bir sistem olması ile öne çıkıyor. UTTS, akaryakıt sektöründe usulsüz fatura kullanımının önüne geçerek vergi kaybını engellemek ve akaryakıt piyasasında rekabet eşitliğinin sağlanması amacıyla hayata geçiriliyor. Kimler, ne zaman UTTS’ye dahil olacak UTTS, akaryakıt satışlarında plaka bilgilerini otomatik olarak pompa cihazlarına ileten bir teknoloji. Bu sistem, araçlara monte edilen Taşıt Tanıma Birimi (TTB) sayesinde plaka bilgilerini kaydedecek ve akaryakıt istasyonlarında Taşıt Tanıma Okuyucu (TTO) ile bu bilgileri otomatik olarak pompaya aktaracak. Böylece mevcut sistemde plakanın elle girişine izin veren ve usulsüz fatura oluşturma yolu ile vergi kaybına neden olan işlem gereksinimi ortadan kalkacak. UTTS Tebliği ile 1 Ocak 2025’ten itibaren, vergi mükellefleri tarafından kiralanan, işletmeye dahil olan veya işte kullanılan araçlara TTB taktırma zorunluluğu getirildi. Ayrıca, trafiğe kaydı yapılacak, sıfır kilometre bireysel araçlar da 1 Temmuz 2025 itibarıyla TTB taktırarak UTTS’ye geçecek. Darphane asılsız iddiaları yalanladı Akaryakıt harcamalarındaki vergi kaybının önüne geçerek ekonomiye büyük katkı sunması planlanan UTTS ile ilgili son dönemde çıkan asılsız iddialarla ilgili Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü şu açıklamayı yaptı: “Bazı medya organlarında UTTS (Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi) ile ilgili sistem ekipmanlarının bir İsrail şirketi tarafından temin edileceği yönünde gerçek dışı iddialar yer almış, bu iddialara ilişkin bir açıklama yapılması zaruri hale gelmiştir. Darphanemiz, UTTS kapsamında sistem ekipmanlarının temin işini İsrailli bir firmaya değil, İstanbul Bilişim Vadisi’nde bulunan yerli bir firmaya vermiştir. UTTS kapsamındaki hiçbir yazılım süreci, veri depolama hizmeti veya donanım temini İsrailli bir firma tarafından gerçekleştirilmemektedir. Proje dahilindeki yazılım, donanım ve saha çalışmaları, tamamen yüzde 100 Türk sermayeli, yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.” "Kayıt dışından beslenenlerin provokasyonları" Çıkan haberlerle ilgi şirket yetkilileri UTTS’nin kayıt dışı ekonomiden beslenen çıkar gruplarının korkulu rüyası olmaya başladığının asılsız iddialardan, haberlerden ve saldırılardan anlaşıldığını belirterek, “UTTS ile ilgisi olmayan firmaların ismi kullanılmak suretiyle kamuoyunda UTTS projesine gölge düşürerek engel olunmaya çalışıldığı görülmektedir. Söz konusu iddiaların tamamı asılsızdır. Devletimiz kayıt dışı ekonomi ile kararlı mücadelesini dijitalleşme odaklı yerli ve milli sistemler kullanarak sürdürecektir” dediler. Çipler boş bellek, TV’lerden pasaporta kredi kartına kadar her yerde var Kullanılan çiplerle ilgili uzmanlar çiplerin ülkemizde TV’den bilgisayarlara, pasaporttan kimlik kartlarına ve kredi kartlarına kadar dijital olarak kullanılan her şeyin içinde olduğunu, bu cihazların üretilen boş belleklerden ibaret olduğunu, kendi başlarına herhangi bir risk de arz etmediğini belirterek burada önemli olanın çipin içine konulan aklın, yani yazılım olduğunu söylüyor. Şimdiye kadar ithal sistem kullanıldı UTTS ile yerli milli oluyor UTTS’nin sadece kayıt dışı ekonomi ile mücadelede önemli bir adım olmadığını belirten yetkililer yerli ve milli bir altyapı olması özelliğiyle de büyük önem arz ettiğini ve ülkemizde an itibariyle özel firmalara ait Taşıt Tanıma Sistemi (TTS) donanımlarının tamamı yirmi yılı aşkın bir süredir yurt dışından ithal edildiğini, UTTS ile bunun tamamının yerli ve milli olacağını söylediler. Sistemin güvenliği ile ilgili bilinenler Yetkililer kamuoyunu yanıltmaya ve kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi sekteye uğratmaya çalışan odaklara karşı vatandaşın özellikle bilmesi gereken şeyleri şöyle sıraladı: UTTS kapsamında yürütülen ne yazılım süreçlerinde ne de verilerin depolanmasında yabancı bir firma görev almamaktadır. Sistemler yurt dışına kapalı milli ve yüksek güvenlikli sistemler olarak tasarlanmıştır. UTTS kapsamında yazılım, Ar-Ge, veri depolama ve donanım temini süreçlerinin hiçbirinde yabancı bir firma görev almamaktadır. UTTS kapsamındaki tüm yazılım, donanım ve saha işleri yüzde yüz Türk sermayeli yerli ve milli bir firma tarafından yürütülmektedir. UTTS donanımlarının yerli üretimini sağlamak amacıyla üretim merkezi kurulması çalışmaları devam etmektedir. Üretim merkezinin 2025 yılında faaliyete geçmesi ile UTTS donanımlarının seri üretimine geçilecek ve Almanya, ABD ve Çin’den yapılan donanım tedariki sürecine de son verilecektir.