GENEL - 23 Haziran 2023 Cuma 12:22

Tarım ve Orman Bakanlığından Kurban Bayramı’na yönelik çevre ve görüntü kirliliği uyarısı

A
A
A
Tarım ve Orman Bakanlığından Kurban Bayramı’na yönelik çevre ve görüntü kirliliği uyarısı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı imzasıyla, içme ve kullanma suyu temin edilen su havzalarının korunması amacıyla Kurban Bayramı süresince alınacak önlemlere ilişkin 81 ilin valiliğine genelge gönderildi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı imzasıyla, içme ve kullanma suyu temin edilen su havzalarının korunması amacıyla Kurban Bayramı süresince alınacak önlemlere ilişkin 81 ilin valiliğine genelge gönderildi.


Bakan Yumaklı imzasıyla, İçme Suyu Kaynaklarının Korunması Amacıyla Kurban Bayramı Süresince Alınacak Tedbirler Hakkında genelge yayımlandı.


Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından 81 ile gönderilen genelgede; Kurban Bayramı’nda artması muhtemel faaliyet dolayısıyla içme ve kullanma suyu temin edilen baraj, göl, gölet ve bunların havzaları ile dere ve nehirlerdeki su kalitesinin korunması, sürdürülebilir kullanımının sağlanması amacıyla gerekli tedbirlerin alınmasının önemine işaret edildi.


Kurban Bayramı öncesi ve sırasında belirlenecek kurban satış ve kesim alanlarının, içme ve kullanma suyu temin edilen su havzalarının dışında kalacak şekilde belirlenerek içme suyu kaynaklarının fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik olarak kirlenmesinin önüne geçilmesi gerektiği vurgulandı.


Kırsal yerleşim yerlerinde yer altı suyu ile kaynak suyu beslenim ve boşalım alanları içerisinde hayvan kesim faaliyetlerine müsaade edilmemesi, hayvan kesimi yapılacak yerlerde katı atıkların (iç organlar, dışkı, deri parçaları gibi) dere yataklarına, kanalizasyon ve yağmur suyu hatlarına ulaşmasını engelleyecek tedbirlerin alınması gerektiği belirtildi. Ayrıca kötü kokuların oluşmasının, haşerat çoğalmasının ve altyapı tıkanıklığından kaynaklı su baskınlarının önüne geçilmesi istendi.


Atıkların sızdırmaz, dayanıklı ve yüksek yoğunluklu polietilen torbalara konularak ilgili belediyesi tarafından varsa düzenli depolama sahalarında yoksa da gerekli dezenfeksiyon işlemleri yapılarak bertaraf edilmesi gerektiği belirtilen genelgede, sıvı atıkların (kan, idrar) ise katı atıklardan ayrı toplanarak mevzuata uygun şekilde bertaraf edilmesi gerektiği kaydedildi.


Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamada, Kurban Bayramı’nda aşağıdaki hususlara dikkat edilmesinin önemine işaret edildi:


“Kurbanlık hayvanlar, Bakanlıktan şartlı onay/onay belgesi almış kesimhaneler ile kurban hizmetleri komisyonlarının belirlediği kesim yerlerinde kesilmelidir. Kurban Bayramı’nın anlam ve önemine uygun şekilde idrak edilmesi amacıyla kurbanlar insanların gelip geçtiği, dinlendiği sokak, park, bahçe ve meydanlarda, akarsu kenarlarında kesilmemeli, kurban keserken çevre kirletilmemeli ve vatandaşlar rahatsız edilmemelidir. Atıkları hayvanların yemesine ve çevreye yaymasına izin verilmemelidir. Atıklar derin çukurlar açılarak gömülmelidir. Hayvanlardan insanlara geçen ve zoonoz olarak ifade edilen birçok hastalık etkeninin, bu atık ve artık maddelerle insanlara bulaştığı unutulmamalıdır. Kesilen kurbanlık hayvanların kulak küpeleri ve hayvan pasaportları en yakın il/ilçe tarım ve orman müdürlüğüne teslim edilmelidir.



Yüzme, parçalama, muayene ve kontrol


“Derinin yüzülmesi sırasında derinin dış kısmı ile etin teması önlenmelidir. İşkembe ve bağırsaklar; et kalitesini olumsuz etkilememesi, mikropların bulaşmasını ve gelişmesini önlemek için geciktirilmeden çıkarılmalıdır. İç organların çıkarılması sırasında işkembe ve bağırsak içeriğinin ete bulaşması önlenmelidir. İçerikleri kesim yerinden ayrı bir yerde poşet, çöp bidonu, konteyner veya çukurlara boşaltılmalı, çevre kirletilmemelidir. Kesilen hayvanlara ait hastalıklı organlar, kesim sırasında oluşan atıklar, kist hidatik riskine karşı karaciğerler ve akciğerler evcil ve yabani hayvanlara verilmemeli, hayvanların çıkaramayacağı derinlikte çukurlara gömülerek bertaraf edilmelidir. Anormal görünüşe sahip iç organlar (normalden büyük, kokulu iltihaplı, su keseleri ve şişkinlikleri bulunan iç organlar, çamur kıvamında dalak gibi) ve etler (iltihaplı, kokulu, kanı pıhtılaşmayan gibi) veteriner hekime muayene ettirilmelidir.”



Kurban etinin soğutulması


“Kurbanlık hayvanlardan elde edilen etler için soğutma işlemi vakit geçirilmeden başlatılmalıdır. Sakatatlar 3C’ye, diğer etler 7C’ye veya daha düşük sıcaklıklarda soğutulmalı ve bu sıcaklıklarda muhafaza edilmelidir.”



Kurban etinin taşınması


“Taze etler gıda ile temas amacıyla üretilmiş uygun malzemelerde taşınmalıdır. Bu amaç için üretilmemiş çöp poşeti-kovası gibi gıda ile temasa uygun olmayan malzemelerle taşınması halinde bu malzemelerden istenmeyen maddelerin gıdaya geçişi söz konusu olabilmektedir. Ayrıca etlerin kokuşma ve bozulmanın önlenmesi için hava alacak şekilde taşınması ve en kısa sürede aşağıda bahsedilen yöntemlerle muhafaza edilmesi önemlidir.”



Kurban etinin saklanması


“Taze etler buzdolabında bir hafta bozulmadan tazeliğini muhafaza eder. Uygun büyüklüklerde ambalajlanıp buzlukta bir ay, şoklandıktan sonra -18 C’de 6 ay saklanabilir. Etlerin diğer bir saklama şekli de kavurma yapmaktır. Kavurma yapılan etler uygun şartlarda bir yıl saklanabilir. Etlerin daha uzun süre saklanması bozulmaya, besleyici değerinin azalmasına, lezzet ve aroma kaybına neden olur. İşkembe ve bağırsaklar çok iyi temizlendikten sonra değerlendirilmelidir. Temizlik için sağlığa zararlı kimyasal maddeler kullanılmamalıdır. Sakatat çok çabuk bozulduğu için kısa sürede tüketilmelidir.”



Derinin yüzülmesi ve tuzlanması


“Derinin düzgün ve hasarsız yüzülmesine dikkat edilmeli, yüzme işlemine önce bacaklardan başlanmalı, sonra varsa yüzme makinesi ile, yoksa bıçakla sürdürülmelidir. Yüzme bıçakları sivri uçlu olmamalı, küt ve kavisli olmalıdır. Yüzme sırasında derinin kıllı, kirli dış yüzeyi ve kesicinin deriyi tutan kirli eli ete değmemelidir. Deri üzerinde yağ ve et parçaları kalmamasına özen gösterilmelidir. Koyun ve keçilerin derileri tulum şeklinde çıkarılmalıdır. Bunun kolaylıkla yapılması için deri altına hava verilerek şişirilmelidir. Kesim sonrası elde edilen deri 1-2 saat dinlendirildikten sonra tuzlanmalıdır. Dinlendirme esnasında derideki fazla su ve kan sızar. Böylece bozulma riski azalır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sosyal medyadaki ’para sayma’ görüntülerine ilişkin davanın görülmesine devam edildi CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin aralarında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun da bulunduğu 22 sanığın yargılanmasına devam edildi. Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin aralarında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, eski Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve eski Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın da bulunduğu 22 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 59.Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada 15 tutuksuz sanık ve sanık avukatları hazır bulundu. Suçsuz olduğunu belirtti Duruşmada savunma yapan eski Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, o tarihlerde İstanbul İl Başkanlığı’nın başlatmış olduğu ‘bir tuğla da sen koy’ kampanyasına katkıda bulunduklarını, suçsuz olduğunu ve beraatına karar verilmesini talep ettiği söyledi. ‘’Bağışı direkt başkan üzerinden yaptım’’ Sanıklardan Ahmet Özdemir, savunmasında CHP üyesi olduğunu ifade ederek, ‘’CHP İstanbul İl Binası’nın alınma sürecinde katkıda bulundum. Bağışı direkt başkan üzerinden yaptım, Muammer Keskin’e elden verdim. Parti üzerinden bağış yapmadım. Suçsuzum ve beraatımı talep ederim’’ şeklinde konuştu. Savunma yapan sanık Turgay Özcan ise o tarihlerde Küçükçekmece İlçe Başkanı olarak görev yaptığını belirterek, ‘’Partimizin ‘bir tuğla da sen koy’ kampanyasına destek oldum. Kampanya çerçevesinde parti örgütlerinin mensupları gönüllü olarak partinin banka hesabına para yatırdım. Suçsuzum, beraatımı talep ederim’’ ifadelerini kullandı. Sanık Canan Kaftancıoğlu’nun avukatları, müvekkillerinin yurt dışında bulunduğu için mazereti sayılmasını talep ettiklerini belirterek eksik hususların giderilmesini istediler. Ayrıca dava hakkında durma kararı verilmesini de talep ettiler. Duruşma ertelendi Ara kararını açıklayan mahkeme, tüm savunmalar alındıktan sonra durma kararı konusunda bir karar verilmesine ve eksik hususların giderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, CHP tarafından 2019’da başlatılan ’Bir Tuğla da Sen Koy’ isimli bağış kampanyasına kanunda belirtilen usule aykırı bir şekilde bağışta bulunulduğu, yine kanuna aykırı şekilde bağışların toplandığı veya kabul edildiği ve satıcıya teslim edildiği veya edilmesinin sağlandığı aktarıldı. İddianamede, Sarıyer Ayazağa Mahallesi C Blok’taki 14 taşınmazın SEAS Besicilik şirketi yetkilisi Ali Rıza Braka tarafından 11 Aralık 2019’da CHP’ye satıldığı, görüntülerdeki paranın da bu satışa ait olduğu anlatıldı. 14 bağımsız bölümün 24 milyon 369 bin lira bedelle CHP adına tescil edildiği kaydedildi. Hazırlanan iddianamede, parti binasının alınması sırasında kullanılan ve nakit olarak sayılarak elden teslim edilen para miktarının 15 milyon 510 bin lira olduğu, ayrıca Sarıyer Tapu Müdürlüğü’nün raporuna göre Ali Rıza Braka ile CHP adına Canan Kaftancıoğlu arasında Beyoğlu 3. Noterliği’nde 6 Kasım 2019’da ’Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi’ düzenlendiği, bu sözleşmede toplamda 14 bağımsız bölümün satın alma bedelinin 24 milyon 360 bin lira olarak gösterildiği, sözleşmeden sonra 14 bağımsız bölümün 24 milyon 369 bin lira bedelle CHP adına 11 Aralık 2019’da tescil edildiği kaydedildi. 15 milyon 510 bin liranın satın alınacak binaya katkı vermek isteyen vatandaşların bağışlarıyla karşılandığı belirtildi. Taşınmazların hangi tarihte kim tarafından, ne kadar bedelle satın alındığı ve taşınmazın satın alınmasında kullanılan paranın nereden ve nasıl temin edilerek satıcıya hangi yolla ödendiği bilgilerinin CHP İl Başkanlığı’na sorulduğunun aktarıldığı iddianamede, verilen cevap yazısında satış bedeli 39 milyon 870 bin lira olarak belirtildi. Ayrıca 15 milyon 510 bin liranın satın alınacak binaya katkı vermek isteyen vatandaşların bağışlarıyla karşılanarak satıcıya elden verildiği de bildirildi. İddianamede, CHP İl Başkanlığı’nca taşınmaz satın alınma sürecinde başlatılan ’Bir Tuğla da Sen Koy’ adlı yardım kampanyasına ilişkin banka hesap numaralarının genel merkeze ait olduğu, kampanyada ne kadar, kim tarafından ve hangi suretle bağış yapıldığı hususlarında bilgi ve belge bulunmadığı belirtildi. Makbuz düzenlenmesi gerektiği vurgulandı ’Bir Tuğla da Sen Koy’ adlı yardım kampanyasının bir siyasi parti olan CHP tarafından başlatılmış olması nedeniyle yapılan bağışların Siyasi Partiler Kanunu’nda belirtilen usule uygun şekilde yapılıp yapılmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin de aktarıldığı iddianamede, kanunda yapılan düzenlemeye göre bağış yapan kişinin yapmış olduğu bağış karşılığında bağış miktarınca makbuz alması, bağışı kabul eden parti sorumlusunun ise teslim aldığı bağış miktarınca makbuz düzenlemesi gerektiği vurgulandı. 1’er yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede, aralarında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, eski Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve eski Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın da bulunduğu 22 şüphelinin Siyasi Partiler Kanunu’na muhalefet olmak üzere ’kanuna aykırı bağış, kredi veya borç alınması, borç verilmesi’ suçlarından 6’şar aydan 1’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Aydın Şampiyonluk mücadelesi veren 2 takım kozlarını paylaşacak Aydın Süper Amatör Lig’de haftanın en kritik karşılaşmasında, lider İncirliova Belediyespor ile Aydınspor, Pazar günü kozlarını paylaşacak. İncirliova Ahmet Yaşar Kocabıyık Stadı’nda oynanacak olan maç, Pazar günü saat 13.00’te başlayacak. Zirve yarışını yakından ilgilendiren mücadeleye taraftarların yoğun ilgi göstermesi bekleniyor. Lider İncirliova evinde avantaj arıyor Ligde çıktığı 4 maçta 10 puan toplayarak liderlik koltuğunda oturan İncirliova Belediyespor, kritik karşılaşmanın hazırlıklarını tamamladı. Taraftarının desteğini arkasına alarak sahadan galip ayrılmak isteyen İncirliova ekibi, liderliğini sağlamlaştırmayı hedefliyor. Aydınspor zirve takibini sürdürmek istiyor Ligde oynadığı 3 maçta 2 galibiyet ve 1 mağlubiyetle 4. sırada bulunan Aydınspor ise bu zorlu deplasmandan 3 puanla ayrılmayı hedefliyor. Siyah-beyazlı ekip, zirve yarışında iddiasını sürdürmek için sahaya mutlak galibiyet parolasıyla çıkacak. İki takımın da formda olduğu ve galibiyet için sahada olacağı mücadele, Süper Amatör Lig’de bu haftanın en dikkat çeken karşılaşmalarından biri olacak. Taraftarlar, zirve yarışını şekillendirecek bu büyük maçı sabırsızlıkla bekliyor. Aydınspor Başkanı Erhan Özlüer ve İncirliova Belediyespor Başkan Yardımcısı Sadık Kaya ise tüm Aydın halkını maça davet etti.
İstanbul “Sahte dolarların piyasaya çok büyük etkisi olmayacak” Yaklaşık bir buçuk haftadır piyasada dolaşan 600 milyon ile 1 milyar arasında olduğu tahmin edilen sahte dolarlar ile ilgili yorum yapan Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Şahin, “Bu sahte dolar olayının doğrudan faize etkisi olacağını düşünmüyorum. Rakamsal olarak ekonomik büyüklüğümüzü düşündüğümüz zaman doğrudan faize etkisi olabilecek bir unsur değil” dedi. İstanbul Esenyurt Üniversitesi İşletme bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Şahin, sahte dolarlarla ilgili açıklama yaptı. Sahte dolarları sadece 50 dolar bazında düşünmemek gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Şahin, “Çünkü piyasada, 50 dolar işin boyutsal olarak yüksek olan miktarı olduğu için bu 50 dolar krizi diye yaşanıyor. Oysaki 10, 20, 100’lük banknotlarda da problemler var” açıklaması yaptı. Dr. Öğr. Üyesi Şahin, “Biliyorsunuz ki dolarların ATM’lerden, döviz bürolarındaki para sayma makinelerinden, nasıl geçtiği ile ilgili soru işaretleri, şaibe var. Şaibe kaynağı şu; ATM’lerin ve döviz bürolarındaki para sayma makinelerinin güncellenmemesiyle ilgili bir durum. Kapalıçarşı’da başlayan bu patlak piyasaya sürülerek her yere yayıldı. Menşei ise Orta Doğu, Asya, Balkan ülkeleri. Oralardan giriş yapıldı. Bununla ilgili emniyet güçlerinin yaptığı çok ciddi operasyonlar var. Özellikle İstanbul, Balıkesir ve Çorum üçgeninde, daha sonra da bunu ülke genelinde birçok şehirde yaygınlaştırarak operasyonel anlamda önüne geçmeye çalışılıyor. Merkez Bankası, gerekli bankalara gerekli talimatları vererek ATM’lerin teknolojik güncelleme yapmalarını istedi” şeklinde konuştu. “Mağdur olmamak için belge alarak işlem yapın” Doların bu sıralar sabit ilerlemesiyle ilgili de konuşan Dr. Öğr. Üyesi Şahin, Bu, piyasanın arz ve talep dengesiyle alakalı bir durumdur. Sahte dolar olayının da emniyetin rakamsal verilerine göre bakıldığında piyasayı çok olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum. Bu sahte dolarların piyasadan temizlenmesi ise 3 ayı bulur. Bunlar zamanla piyasadan imha edilecektir. Bu süreçte herkes dikkatli olmalı. Yine döviz bürolarından, banka şubelerinden alım yapmalarını tavsiye ediyorum. Kesinlikle döviz alım ve satım işlemlerinde bildikleri, güvendikleri yerden belge alarak bu işlemi yapsınlar” uyarısında bulundu. Kapalıçarşı ve döviz büroları çalışanlarının sahte doları tespit etme konusunda çok tecrübeli olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Şahin, “Parayı el kontrolleriyle birtakım teknik kontrollerle çok rahat anlayabiliyorlar. Ama yine de riske girmiyorlar. Çünkü sorun aslında şurada; bir bankamızın bir veya birkaç şubesinde ATM’ye yatırılan döviz tutarının daha sonra ATM’den lira bazında çekilmesiyle bu olay patlak verdi” dedi.
Aydın Dağeymiri Mahallesi sakinleri camiide buluştu Efeler İlçe Müftülüğü Gençlik Koordinatörlüğü tarafından ’Mahallece Camide Buluşuyoruz’ projesi kapsamında Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Dağeymiri Mahallesi’nde program düzenlendi. Dağeymiri Mahallesinde, İl Müftüsü Hasan Güneş, Efeler İlçe Müftüsü Mehmet Yorulmaz ve vatandaşların katıldığı Kur’an-ı Kerim tilaveti ile birlikte eda edilen yatsı namazı ile başladı. Umurlu Bölge Yatılı Kur’an Kursu Hafızları ve din görevlileri, Kur’an-ı Kerim tilaveti, ilahiler ve kasidelerle gönüllere dokundu. Programda konuşan İl Müftüsü Hasan Güneş, “Geleceğimizin teminatı gençler, başımızın tacı büyükler ve camilerin süsü çocuklar ile bizleri aynı safta buluşturan Rabbimize hamd-ü senalar ediyorum. Programı tertip edenlere ve emeği geçenlere şükranlarımı sunuyorum. Kardeşlerim, Sözlerin en güzeli yüce Allah’ın sözleridir. Bizler de birbirimize güzel sözler söyleyeceğiz. Birbirimizi incitmeyeceğiz. Şeytanın aramıza girmesine kardeşliğimizi bozmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı. "Sizlere hayatımıza yön verecek, hepimize örnek olacak dört husustan bahsetmek istiyorum" diyen İl Müftü Güneş, “Bu dört maddenin kkisini asla unutmamamız, diğer ikisini de hemen unutmamız gerekiyor. Unutmayacağımız iki şey birincisi Allah’ı unutmayacağız, ikincisi ölümü unutmayacağız. Unutmamız gereken iki şey ise birincisi yaptığımız iyiliği unutacağız, ikincisi kendimize yapılan kötülüğü unutacağız" diye konuştu. Program Efeler İlçe Müftüsü Mehmet Yorulmaz’ın yaptığı dua ve aşure ikramı ile sona erdi.
İstanbul Beylikdüzü’nde “Nesiller Arası Aktarım” semineri düzenlendi Ayten İlgün Harman Anne ve Çocuk Merkezi’nde “Nesiller Arası Aktarım Yoluyla Bağlanma Biçimlerimiz” adlı bir seminer düzenlendi. Uzman Psikolog Fahri Açar’ın konuk edildiği seminerde, anne babalara bitmemiş meselelerini çocuklarda tamamlamaya çalışmanın muhtemel zararlı sonuçları anlatıldı. Beylikdüzü Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan anne ve çocuk merkezlerinin ebeveynlere yönelik olarak düzenlediği bilinçlendirme seminerleri devam ediyor. Bu kapsamda Ayten İlgün Harman Anne ve Çocuk Merkezi’nde Uzman Psikolog Fahri Açar’ın konuşmacı olarak katıldığı seminerde nesilden nesile aktarılan patolojik özellikler ele alındı. Travmatik mirasın bireyin psikolojisi üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekildi. “Ebeveynlerimizin bitmemiş meseleleriyle bir ömür geçirdiğimizin farkında mıyız?” “Kişi bazen kendisi doğmadan önce yaşanan travmaların etkilerini yaşar. Aslında ebeveyni tatmin etmeye çalışır.” diyen Fahri Açar, çocukların ebeveynleriyle özdeşim kurarken bazen bir misyon yüklendiklerini ve bundan olumsuz etkilendiklerini açıkladı. Çocuğa ölmüş büyük kardeşinin, büyük annesinin ya da büyük babasının adının verilişindeki sakıncanın da altını çizen Açar, şunları söyledi: “Ebeveynlerimizin bitmemiş meseleleriyle bir ömür geçirdiğimizin farkında mıyız? Birçoğumuz geçmişten gelenlerin ikamesi olduğumuz halde bunun farkında değiliz. Özellikle bizim kültürümüzde ata ve kaybedilen çocuk isimlerini yaşayan çocuklara verip tabir-i caizse ölmüşleri ‘çocukta yaşatmayı’ pek bir severiz. Bizlere göre bu sadece bir saygı ifadesi ve isim benzerliğidir. Oysa gerçekte bu çocuğun hayatını ve seçimlerini doğrudan etkileyen bir müdahaledir. Bu çocukların içinde her zaman aslında olduğundan başka bir kişi olması gerektiğini söyleyen bir ses vardır.”