POLİTİKA - 23 Kasım 2024 Cumartesi 17:59

Bakan Kurum: "130 bin ailemizi yuvalarına kavuşturduk"

A
A
A

6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan iller arasında bulunan Adıyaman’da, Meydan ve Ticaret Merkezlerinin temel atma töreni Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla gerçekleştirildi. Bakan Kurum, şu ana kadar 130 bin aileyi yuvalarına kavuşturduklarını belirtti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Vali Osman Varol, Adıyaman Milletvekillerinden Mustafa Alkayış, İshak Şan, Hüseyin Özhan, Resul Kurt, AK Parti İl Başkanı Bülent Kablan, ilgili kurum müdürleri, birim amirleri ile çok sayıda kişi katıldı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum yaptığı konuşmada, "Göreve geldiğimizden bu yana, Adıyaman’ımızda, sizlerle 5. kez kucaklaşıyoruz. Önceki buluşmamızda sizlere bir söz vermiş, Adıyaman’ın kalbine, yeşiliyle, tarihiyle, bereketli dükkanlarıyla yeni bir meydan kazandıracağız demiştik. İşte şimdi de büyük bir huzurla verdiğimiz sözü tutuyor, yeniden daha güçlü Anadolu diyor, Adıyaman Meydan ve Ticaret Merkezi’nin temellerini atıyoruz. 6 Şubat 2023’te sabaha karşı, milletimizin her ferdini hüzne boğan büyük bir felaket, büyük bir acı yaşadık. Ben tüm deprem şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Biliyorum ki, kalbimizde açılan yara hiçbir zaman kapanmayacaktır. Ama yine biliyorum ki, bu güçlü devlet, bu vefalı millet şehitlerinin emanetlerine sahip çıkacaktır" ifadelerini kullandı.

"130 bin ailemizi yuvalarına kavuşturduk"

Bakan Kurum, "Evet, biz giden canlarımızın bıraktığı emanetlere gözümüz gibi bakmaya devam ediyoruz. Afetzede annelerimizi kendi öz annemiz, yavrularını kendi öz yavrularımız biliyoruz. Yuvalarını kuruyor, dükkanlarını açıyor; hayat sürecekleri tarihi, kültürel ve sosyal mekanları en güzel şekilde süsleyip armağan ediyoruz. Ve buradan, tüm ekibimizle birlikte söz veriyoruz. Bu canlar bu bedenlerde durdukça, Allah bize ömür verdikçe, sizin hayat boyu mutlu olmanız için mücadele edeceğiz, şehitlerimizin aziz hatıralarını yaşatmak için gece gündüz demeden çalışacağız. Yaşadığınız acılarda da tek yürek olmasını bildiniz. Bu duruşunuzu, 6 Şubat depremlerinde de yeniden tarih sahnesine çıkardınız, tüm dünyaya gösterdiniz. Ben, depremin ilk saatlerinde burada olan bir kardeşinizim. O kara günlerde birbirimize sımsıkı sarıldık. Aşımızı, ekmeğimizi bölüştük, umudumuzu, ümidimizi paylaştık. 11 ilimizin her köşesinde, dağlarında, ovalarında, köylerinde gece gündüz demeden çalıştık. Bugün deprem bölgesini, dünyanın en büyük şantiye sahası haline dönüştürdük. İlk günden bu yana, 160 bin emekçi kardeşimizle beraber, yeni yuvalarımızı yapmak için canla başla çalışmaya devam ediyoruz. Hamdolsun, şu ana kadar; 130 bin ailemizi yuvalarına kavuşturduk. İnşallah 150 bininci konutumuzun anahtarlarını da önümüzdeki günlerde cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle sizlere teslim edeceğiz. Sizden aldığımız güçle, takip eden 1 ay içerisinde 50 bin konutumuzu daha tamamlayarak; yılsonuna kadar toplamda 200 bin yuvamızı teslim etmiş olacağız! Göreceksiniz! 2025 yılı sonuna geldiğimizde, evine girmeyen tek bir vatandaşımız, ocağı tütmeyen tek bir yuvamız, kepengi berekete açılmamış tek bir işyerimiz kalmayacak. Biz Adıyamanlı kardeşlerimizle, sizlerle, adeta etle tırnak gibiyiz. Hep birlikte, Adıyamanlı annelerimizin duasında yer almak, çocuklarımıza tebessüm ettirmek için koşturuyoruz. Adıyaman’ımızda 17 bin 713 yeni yuvamızda ve iş yerimizde artık hayat başladı. Yılsonuna kadar da bu sayıyı 30 bine yükseltmenin mücadelesini veriyoruz. Allah’ın izniyle; 2025 yılı sonuna geldiğimizde; Adıyaman’da tam 42 bin 136 evimizi ve iş yerimizi sizlere teslim edeceğiz. Tabi bu noktada, İndere projemize ayrı bir parantez açmak istiyorum. 5 milyon metrekarelik devasa bir alandaki projemiz, Adıyaman’ın yeni Uydu Kenti olacak, bölgenin yeni cazibe merkezi olacak. Türkiye’nin en büyük şantiyesi olan projemiz tamamlandığında; 16 bin 400 ailemiz burada hayat sürecek. Şu ana kadar 7 bin ailemizin yuvalarını belirledik ve kalan konutlarımız için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Adıyaman’da sadece konutlarımızı yapmıyoruz. Milletimizin hatıralarıyla dolu tüm mekanları, mazideki o asil konumlarına yeniden kavuşturmak için de özel bir çaba içerisindeyiz. Adıyaman Meydan Projemizi de bu anlayışla ihya ediyoruz. Buradaki Kent Meydanı ve Cami Çevresi Çarşı Projelerimizi hızla tamamlayarak; toplam 757 ofis ve dükkanımızı Adıyaman’ımıza kazandıracağız. Yine, Eski Hukümet Konağının bulunduğu alanda da; Ocak ayı içerisinde ticari ünitelerimizin teslimlerine başlayacağız. İnşallah burası da meydan projemizle beraber, Atatürk caddesine canlılık katacak, Adıyaman’ın cazibe merkezi olacak. Bunların yanında, Örenli Mahallemizdeki 500 kişilik, İndere’deki 2 bin kişilik camilerimizde ve Ulu Camimizde; ezan seslerinin yeniden yükselmesi için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz.Adıyaman’ımız için ürettiğimiz tüm bu projeler, ayrı ayrı eserler değil; tam aksine birbirini tamamlayan bir bütünün parçalarıdır. Yani Ulu Cami’de namazını kılan bir kardeşimiz, cadde boyunca yürüyerek, adeta bir tarih ve kültür yolculuğuna çıkacak. Buradaki dükkanlarda alışverişini yapacak, sonra kütüphanesine giderek oradaki eserlerden istifade edecek. Ardından müzeyi gezecek ve gençlik merkezinde keyifle vakit geçirecek. Yani benim Adıyamanlı kardeşim, yeşilin, tarihin ve kültürün içerisinde yolculuğa çıkacak; Adıyaman’ın güzelliğini hissedecek, mutlu olacak, huzurlu olacak. Biz aslında bu eserleri yaparken; sadece depremin yıktıklarını yeniden yapmıyoruz. Şehirlerimizi, yepyeni bir vizyonla geleceğe hazırlıyoruz. Devletimizin gücüyle, deprem bölgesinin neye ihtiyacı varsa onu karşılamak için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz. Ülkemizde ve bölgemizde ne olursa olsun, deprem bölgesiyle ilgili çalışmalarımızı aksatmıyor, daima afetzede kardeşlerimizin yanında duruyoruz” dedi.

"Deprem bölgesini, kirli siyasetin istismar malzemesi yapılmasına müsaade etmeyeceğiz"

Deprem bölgesini, kirli siyasetin istismar malzemesi yapmaya çalışanlara asla müsaade etmediklerini de söyleyen Bakan Kurum, “Kim hangi gündem peşinde koşarsa koşsun, biz emekçi kardeşlerimizle, Adıyaman’da, İndere’de koşturmaya devam ediyoruz. Kim hangi hesabın içerisinde olursa olsun, biz yuvalarımızı 1 gün daha erken teslim etmek için çabalıyoruz. Milletimizin bizlerden, devletten, siyasilerden beklentisi hizmettir, eserdir, icraattır. Ve milletimiz, herkesten de bu hassasiyeti beklemekte; birlik beraberlik duruşunu istemektedir. Bakın biz bu ülkede, tüm renkleriyle, her inançtan insanımızla, her görüşten kardeşimizle, biriz, beraberiz, huzurluyuz. Bu huzuru bozanlarla yol yürüyenlere, insanımızı tedirgin eden gündemlerin peşinde koşanlara diyoruz ki; gelin hepimiz, Türkiye’nin birliğine destek olalım. Gelin, ayrıştırıcı değil birleştirici olalım; ayrılık ve bölücülük ateşini değil, dostluk ve kardeşlik bahçesini büyütelim. Şunu asla unutmayalım. Bu devlet bugüne kadar ayrılıkçılığa ve bilhassa teröre karşı en kararlı mücadeleyi yapmış bir devlettir. Memleketin dağında da, düzünde de, yerin üstünde de altında da, her nerede terör varsa, bu devlet gider o terörü kaynağında bitirir. Sen, mecliste demokrasiye barikat kursan da bitirir, otobüsün üzerinden hukuka parmak sallasan da bitirir, milleti tehdit etsen de bitirir, bağırıp çağırsan da bitirir. Bir konunun daha altını önemle çiziyorum. Biz inanıyoruz ki; bu vatanı seven, bu milleti seven, yavrularımız için kaygı taşıyan hiç kimse; deprem bölgesini göz ardı edemez, deprem bölgesine gözlerini kapatamaz. Gelin hep birlikte Adıyaman’ın, Maraş’ın, Hatay’ın derdiyle dertlenelim. Gelin hep birlikte, Malatya’nın, Gaziantep’in, Kilis’in yarasına merhem olalım. Depremzede kardeşlerimiz şu konuda müsterih olsunlar. Biz gerçek işimizden, gerçek gündemimizden, deprem bölgesinden asla taviz vermiyoruz, vermeyeceğiz. Ben bu duygularla Adıyaman Merkez Meydan’ımızın şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Sizleri bir kez daha saygıyla, muhabbetle selamlıyorum” diye konuştu.

Adıyaman Valisi Osman Varol ise, “Sadece kalıcı konutlar yapmakla kalmayıp şehrin vizyonunu değiştirecek şehre yeni bir hayat katacak ticaret hayatına gündelik yaşam şansına sosyal yaşama renk verecek çok güzel projeler yapıyoruz. Konutlar, meydan projelerinin yanı sıra vatandaşlarımızın kendi yerinde inşa ettiği yerinde dönüşümler için de desteklerimiz devam ediyor. Yatırımlar ve çalışmalar inanılmaz bir seferberlikler içerisinde devam ediyor. 2025 Yılının sonuna kadar şehrimizde bir yapı anlamında fiziki çalışmaların hepsi tamamlanmış olacak. Desteklerinden dolayı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Adıyaman Meydan ve Ticaret Merkezlerinin 1. Etap Projesinin temel atma töreninde konuşan AK Parti Adıyaman Milletvekili Resul Kurt da, "11 ilimiz depremden oldukça etkilendi. Bizlerde depremin yaralarını sarmak ve yeniden ayağa kalkmak için canla bala çalışıyoruz. Depremzede kardeşlerimizin bir an önce yeni yuvalarına kavuşmaları için tüm ekibimizle ilk günden bu yana sahadayız” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından Adıyaman Meydan ve Ticaret Merkezlerinin 1. Etap Projesinin temeli atıldı.

Cihan Kizir - Yusuf Mert Işık



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, partisinin 6. kuruluş yıldönümünü kutladı Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin 6. kuruluş yıldönümüne ilişkin mesaj yayınladı. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: "Bugün ülkemizin içerisinde bulunduğu ve giderek daha fazla sürüklendiği ciddi ahlaki ve sosyoekonomik problemlerin çözüm adresinin ne iktidar Partisi ne de diğer muhalefet partileri olmadığını vatandaşımız tarafından açıkça görülmüştür. Türk’üyle, Kürt’üyle, Alevi’siyle, Sünni’siyle her kesimin Türkiye siyasetindeki ortak toplanma alanı artık Yeniden Refah Partisi’dir. Partimizin kurulmasıyla milletimize; çaresizlik, umutsuzluk, alternatifsizlik döneminin sona erdiğini ifade ettik. 6 yıl gibi kısa bir sürede milletimizin teveccühü ve teşkilatlarımızın üstün gayreti ile biri genel seçim, diğeri mahalli idareler seçimleri olmak üzere; Yeniden Refah Partimizin önemli başarılar elde etmesini sağladık. Elbette bu başarıların temelinde teşkilatlarımızın gayretli çalışmaları ile birlikte, milletimizin Merhum Erbakan Hocamızın temellerini 1969’da atmış olduğu Milli Görüş’e ve onun hayırlı hizmetlerine duyduğu özlem yer almaktadır. Bugün bir kez daha buradan haykırıyoruz: Milli Görüş kadroları olarak buradayız, daima milletimizin yanındayız, kararlıyız ve iktidara hazırız. Milli Görüş 1969 yılında ne için yola çıkmışsa, Yeniden Refah Partimiz 2018 yılında ne için yola çıkmışsa, bugün de aynı değerler ve kuruluş günümüzde verdiğimiz sözler temelinde siyasi alandaki mücadelemize devam ediyoruz. Ve gelecekte de bu şiardan asla sapmadan milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz. Türkiye’nin sorunlarını bildiğimizi, teşhislerimizi yaptığımızı ve çözüm yollarını da ortaya koyduğumuzu ifade ediyorum. Bu ülkenin fertleri olarak; hep birlikte inanacağız, çalışacağız ve tüm sorunların üstesinden hep birlikte geleceğiz inşallah. Bu Aziz millet çok daha zor zamanlarda dahi yeniden şahlanmayı başarmış bir millettir. Milli Görüş’ün milletimizi millet yapan değerlerin ta kendisi olduğunun, bu çatının altında milletimizin ortak değerlerini benimsemiş olan herkese yer olduğunun altını çiziyorum. Merhum Erbakan Hocamızın da dediği gibi Milli Görüş; bu milletin inancıdır, tarihidir, kimliğidir, ruh köküdür. Milli Görüş, milletimizin görüşüdür! Ve bugün 6 yaşına basan Yeniden Refah Partimiz işte bu görüşün temsilcisidir."
Bursa ATM’de unutulan parayı polise teslim etti Bursa’nın İnegöl ilçesinde ATM’de unutulan parayı bulan vatandaş, parayı polise teslim etti. Unuttuğu parasını polise ulaşarak teslim alan vatandaş ise, polise ve parayı bulan kişiye teşekkür etti. Olay, saat 18.00 sıralarında Burhaniye Mahallesi İnegöl Devlet Hastanesi girişinde bulunan ATM’lerde meydana geldi. Ersin Zengin (38), para çekmek için geldiği ATM’ye gelince para haznesinde bir miktar para gördü. Zengin, parayı alıp kendi parasını da çektikten sonra İnegöl Devlet Hastanesinde görevli hastane polisinin yanına gitti. Duyarlı vatandaş, yakınında bulunan taksi durağındaki kişinin yönlendirmesi üzerine 5 bin TL’yi sahibi bulunması için polise teslim etti. Olayı anlatan Ersin Zengin, "Şimdi ben ATM’ye para çekmeye geldim. Tam kartı sokacağım sırada ATM para verdi. Sağıma baktım, soluma baktım. Yanımdaki şahıslara dedim, bilmiyoruz dedi. Ben de parayı aldım, saydım 5 bin lira. Sonra kendi işlemimi yaptım, oradan taksiciye gittim. Taksici dedi ki, ’hastane polisine git teslim et’. Ben de hastane polisine geldim ve burada teslim ettim. Ben teslim ederim, Allah’tan korkarım. İhtiyacı olan birisidir, çok muhtaçtır. Ben insanlık görevimi yaptım." dedi. Taksiciye sordu Başka bir ATM’ye giderek hesabından 5 bin liranın çekildiğini fark eden Mustafa Aslan, yeniden ilk işlem yaptığı ATM’ye gittiğinde parasının olmadığını fark etti. ATM yanındaki taksiciye soran Aslan, para bulan birinin hastanedeki polise yönlendirildiğini öğrendi. Hastaneye gelen Aslan, inceleme sonucunda parasına kavuştu. Parasına kavuşan Mustafa Aslan (40), parayı bulan Zengin ve polise teşekkür ederek, "Teşekkür ederim. Allah razı olsun. Böyle iyi insanlar eksilmesin." dedi.
Ankara CHP Genel Başkanı Özel: "İlk işimiz İstanbul Sözleşmesi’ne dönmek olacaktır" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Seçime giderken toplumsal muhalefeti ayırmadan, birbirine düşmesine izin vermeden, sarayın oyunlarıyla ayrı ayrı durmalarına ve yeni seçim yenilgilerine sebebiyet vermeden, sorumlulukla tüm muhalefetle, omuz omuza, kol kola girerek hep birlikte önce ilk iş bu iktidarı değiştireceğiz ve iktidar olacağız. Ardından bu ülkede, eşitlik gelsin diye atılması gereken ne adım varsa hep birlikte buralarda konuştuğunuz, tartıştığınız, ürettiğiniz tüm çözüm önerilerini hayata geçireceğiz. İlk iş, iktidarımızın cumhurbaşkanının atayacağı ilk imza İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden Meclis’e yollamak olacak" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle CHP Kadın Kolları Genel Başkanlığının düzenlediği Çare Eşitlikte Çalıştayı’nda konuştu. Özel, "Seçimde dünya kadar söz verdiler, dünya kadar. Emekliye verdiler, ‘Sizi asla enflasyona ezdirmeyeceğiz’ dediler. Asgari ücretliye söz verdiler, ‘Yılda iki zam normal dört de yapabiliriz’ dediler. Çiftçiye söz verdiler, ‘Gayrisafi milli hasılanın yüzde birini prim olarak vereceğiz, sizi destekleyeceğiz’ dediler. Esnafa söz verdiler, öğretmene söz verdiler, gençlere söz verdiler, mülakat mağduru öğretmene ve memura söz verdiler. Hiçbir sözü tutmadılar. Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimde verip de önceden, tuttuğu ve arkasında durduğu tek söz var. O söz de Hüda-Parcılara, Hizbullahçılara verdiği İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma ve bir daha girmeme sözüdür. Bir tek bu sözü tutmaktadır. Peki biz ne yapacağız? Bendeki not, partinin müktesebatıyla, yazılmış belgeleri ile sınırlı. Şüphesiz bu çalıştayın yani ‘Çare eşitlikte’ dediğiniz bu çalıştayın çıktıları ve sonuç bildirgesi yeni çerçevemiz olacak. Öncelikle ilk olarak önümüzdeki ilk seçimde, seçime giderken toplumsal muhalefeti ayırmadan, birbirine düşmesine izin vermeden, sarayın oyunlarıyla ayrı ayrı durmalarına ve yeni seçim yenilgilerine sebebiyet vermeden, sorumlulukla tüm muhalefetle, omuz omuza, kol kola girerek hep birlikte önce ilk iş bu iktidarı değiştireceğiz ve iktidar olacağız. Ardından bu ülkede, eşitlik gelsin diye atılması gereken ne adım varsa hep birlikte buralarda konuştuğunuz, tartıştığınız, ürettiğiniz tüm çözüm önerilerini hayata geçireceğiz. İlk iş, iktidarımızın cumhurbaşkanının atayacağı ilk imza İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden Meclis’e yollamak olacak. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin geçirdiği ilk kanun İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe koyacak. Bana kalırsa halen yürürlüktedir. Kendim de dava açtım Danıştay’da, ikiye bir reddettiler. Sizin davalarınızı da reddettiler ama uluslararası kuruluşlara da yazıyoruz, bizce yürürlüktedir” ifadelerini kullandı. İktidarın muhaliflerin özgürlüğünü kısıtladığını dile getiren Özel, “Önce Esenyurt‘ta tamamen hukuksuz bir arama, kötü muamele ve altı tamamen boş gerekçelerle Ahmet Özer başkanımızı tutukladılar. Sonradan tutuklama gerekçesine bir şey bulamayıp bir de gizli tanık peydahladılar. İstanbul’un en hızlı iddianame yazan savcısı 200 kişiye 4 günde iddianame yazarmış, bir Ahmet Özer‘e gerekçeleri dolduramadığı, bulduramadığı, uyduramadığı, uydurulanları yazamadığı bir halde. Halen daha biz ondan iddianame bekliyoruz. Diğer taraftan Mardin’e, Halfeti’ye de kayyumlar atamışlardı, eleştirdik. Bizim belediyemiz dışındaki üç belediyeye de. Dün de Tunceli’ye ve Ovacık’a. Ovacık Belediye Başkanımız Mustafa Sarıgül‘e bir suç icat edip ona da kayyum atadılar. Suç şu: 12 yıl önce bir cenazeye gitmiş ve o cenazenin suç olduğunu, bundan iki yıl, cenazeden 10 yıl sonra devletimiz idrake varmış. ‘O bir terör örgütü faaliyetidir, o cenazeye gitmek’ diye dün, geçen hafta altı yıl ceza verdiler Mustafa Sarıgül‘e. Bir kere milletimizin önünde Erdoğan’a, çünkü bu kararlara o veriyor, ‘Her şey bende’ diyor ya ondan. Elverişli bir emir erini yollamışlar İstanbul’a, o da orada istedikleri kararları veriyor” diye konuştu.