POLİTİKA - 13 Şubat 2013 Çarşamba 13:28

ANAYASA KOMİSYONU BAŞKANI KUZU`DAN, ``˜KURUCU REFERANDUM` YORUMU

A
A
A
ANAYASA KOMİSYONU BAŞKANI KUZU`DAN, ``˜KURUCU REFERANDUM` YORUMU

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Adalet Komisyonu başkanı Ahmet İyimaya`nın ``˜kurucu referandum` önerisi ile ilgili, ``Şu anda Türkiye`nin sorunu yöntem sorunu değil; Türkiye`nin sorunu metin sorunu, ortada metin yok. Metin yoksa neyi görüşeceksin? O zaman bu tür iyi niyetle söylenen yaklaşımlar biraz sonuçsuz kalır. Biz bütün gücümüzü bu dörtlü komisyondan bir metin çıkarmaya yöneltmemiz lazım, aslolan o`` değerlendirmesini yaptı.
Meclis`te gazetecilerin sorularını cevaplandıran Kuzu, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya`nın, Anayasa`nın 175. maddesinde yapılacak değişiklikle 1982 Anayasası`nın tümü yürürlükten kaldırılması ve Meclis`ten geçirilecek yeni anayasa metninin, Meclis Başkanı`nca doğrudan referanduma sunulmasına ilişkin ``˜kurucu referandum` önerisi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kuzu, her türlü fikrin dile getirilebileceğini belirterek, şunları kaydetti:
``Ama ben bunun uygulamasına hiçbir yerde rastlamadım, başka ülkelerde böyle bir yöntem görmedim. Şu anda Türkiye`nin sorunu yöntem sorunu değil, Türkiye`nin sorunu metin sorunu, ortada metin yok. Evvela bir metnin ortaya çıkması lazım. Diyelim ortada bir metin yok, bütün bu süreçlere ``˜he` dedik, sonuç yine sıfır. Dolayısıyla dörtlü komisyonun süreyi tamamlayıp bir metin ortaya çıkarmasını sağlamaya yardımcı olmamız lazım hepimizin. Zaten metin sağlıklı çıkmışsa mevcut anayasa çerçevesinde bu metin referanduma gider, buna bir engel yok. Yani dört siyasi partinin de ``˜evet` dediği bir metnin Genel Kurul`dan geçmemesi diye bir tabloyu ben düşünemiyorum. Bir ayda olmaz da iki ayda olur, zaten oylamalar da daha seri olur, engelleme falan da olmaz, bazı maddelerde belki tartışma çıkar. Ama ortada metin yok, metni ortaya çıkarmak lazım.``
``KRONİK SORUNLAR DURUYOR``
Şu ana kadar anayasa uzlaşma Komisyonunun 80 küsur maddeyi müzakere ettiğini, 32 madde üzerinde anlaşma sağlanabildiğini belirten Kuzu, ``Yarısı bile henüz tamamlanamamış. Kronik sorunlar da duruyor; vatandaşlık tanımı gibi, değişmez maddeler gibi, başlangıç metni gibi``¦ Dolayısıyla bunlar varken bu biraz aceleye gelmiş gibi görüyorum tabloyu ben. Daha sonra konuşulacak bir mesele bence bu. O noktaya gelmişse zaten mevcut yöntemlerle bu sonuç alınır. O noktaya gelmemişse bu yönteme gerek yok. Metin yoksa neyi görüşeceksin? O zaman bu tür iyi niyetle söylenen yaklaşımlar biraz sonuçsuz kalır. Bunlara fikir jimnastiği açısından bir şey demem ama uygulama konusunun tartışmaya açılması lazım. Metin çıktıktan sonra zaten böyle bir yönteme gerek duyulmaz, metin çıkmamışsa da zaten böyle bir yöntemin karşılığı yok`` diye konuştu.
Kuzu, 1982 Anayasasının yürürlükten kaldırılması önerisi ile ilgili de, ``O boşluğu nasıl dolduracaksın. ``˜Kanunlarla biz bu işi götürüyoruz` denilebilir. Ama o kanunların dayanağı anayasa. Anayasa kalktığı zaman dayanak bulamazsınız. Bir aylık bir süre bile olsa bir memleketin Anayasal bir yapılanmanın dışında kalması, askıya alınması, bilemiyorum, ben böyle bir yöntem duymadım doğrusu`` değerlendirmesini yaptı.
Bu konunun parti içinde de hiç tartışılmadığını belirten Kuzu, ``Sayın İyimaya sürekli fikir üreten bir Komisyon Başkanımız. Literatüre çok değişik katkıları oluyor. Bunları değerlendirmek lazım. Bence biz bütün gücümüzü bu dörtlü komisyondan bir metin çıkarmaya yöneltmemiz lazım, aslolan o`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Milli Savunma Bakanı Güler: “Sizler geleceğimizin güvencesisiniz” Şehitler ve gazilerin çocuklarıyla bir araya gelen Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Sizler geleceğimizin güvencesisiniz” dedi. Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, şehitlerin ve gazilerin çocukları ile Millî Savunma Bakanlığında bir araya geldi. Onlarla yakından ilgilenen, okul hayatlarıyla ilgili sorular soran Bakan Yaşar Güler daha sonra Türkiye Millet Meclisi’nin açılışı ve Cumhuriyet’in kuruluşuna ilişkin sorular sordu. Bakan Yardımcısı Alpaslan Kavaklıoğlu’nun da yer aldığı kabulde Bakan Yaşar Güler şunları söyledi: “Siz kıymetli evlatlarımızı, bu anlamlı gün münasebetiyle Bakanlığımızda ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Bundan bir asır önce ülkemizin bir kısmı işgal edilmişti. Ama kahraman atalarımız, bu zor zamanlarda Millî Mücadele’yi başlattı ve Türkiye Büyük Millet Meclisini kurdu. İşte sizler için özel bir gün olan 23 Nisan, aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin de açıldığı gündür. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere atalarımız, Meclis vasıtasıyla yürüttükleri Millî Mücadele sayesinde, vatanımızı işgalden kurtarıp Cumhuriyetimizi kurdular” şeklinde konuştu. “Kendinizi en iyi şekilde yetiştirmelisiniz” Bugün Türkiye’de özgürce yaşıyorsak bunda en büyük payın aziz şehit ve gazilerimize ait olduğunu belirten Güler,” Bizler de onların emaneti olan aziz vatanımızı korumak ve kollamak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Sizler de geçmişi zaferlerle dolu şanlı tarihimizi çok iyi bilmeli, ileride ülkemize hizmet edebilmek için kendinizi en iyi şekilde yetiştirmelisiniz. Çünkü sizler, tarihte olduğu gibi bugün de vatan topraklarını korumak ve savunmak için cesaretle ve fedakârca görevini yaparken şehit ve gazi olan kahramanlarımızın evlatlarısınız” dedi. “Sizler geleceğimizin güvencesisiniz” Çocukların geleceğin güvencesi olduğunu vurgulayan Güler, “Şehit ve gazilerimizin en kutsal emaneti ve canımızdan bir parça olan sizleri çok seviyoruz. Kocaman yüreğinizle, bugünün çocukları yarının büyükleri olarak; geleceğimizin teminatı, asil milletimizin en güzide bireylerisiniz. Devletimiz, siz değerli çocuklarımıza daha iyi bir gelecek hazırlamak, iyi şartlarda eğitim almanızı sağlamak için tüm imkânlarını seferber ediyor. Çünkü sizler, geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizsiniz. Bu duygu ve düşüncelerle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, şanlı tarihimizdeki nice zaferleri bizlere armağan eden aziz şehitlerimizi minnet ve rahmetle; kahraman gazilerimizi şükranla anıyor, siz değerli evlatlarımıza sağlık, başarı ve esenlikler diliyorum” ifadelerini kullandı.
Çankırı Şehir hayatından sıkıldı, doğa ile iç içe yaşamaya başladı İstanbul’da şehir hayatından sıkılan Veysel Elmas, çocukluk hayalini gerçekleştirerek Çankırı’da doğa ile iç içe yaşamaya başladı. Doğanın kendisine huzur verdiğini belirten Elmas, “Burası benim tüm negatif enerjimi attı” dedi. İstanbul’da yaşayan 69 yaşındaki Veysel Elmas, şehir hayatından sıkılarak çocukluk hayalini gerçekleştirmeye karar verdi. Memleketi Çankırı’nın Korgun ilçesinde doğada bulunan müstakil bir ev satın alan Elmas, bahçede çeşitli ürünler ekip evcil hayvan besliyor. Doğada olmanın kendisine huzur verdiğini belirten Elmas, İstanbul’da yaşarken sürekli stres yaşadığını kaydetti. “İstanbul’da otursaydım bu imkanlara sahip olamayacaktım” Korona virüs döneminde şehir hayatından uzaklaşmak istediğini ifade eden Elmas, “İstanbul’da yıllarca yaşadıktan sonra pandemi döneminde şehir hayatından çok sıkıldığımı anladım. Çocukluğumdan bu yana memleketim Çankırı’da doğa ile baş başa yaşamak hayalimdi. İstanbul’da kulüp çalışmalarım vardı, kulübü bir öğrencime devredip Çankırı’ya gelmeye karar verdim. Bu müstakil evi bir vatandaş satılığa çıkartmıştı. Bu evi aldık ve yerleştik. Eşim ile birlikteyiz, bazen çocuklarım ve torunlarım geliyor, burada mutlu bir şekilde yaşıyoruz. Yaz aylarında bahçemizi ekip yetiştirdiğimiz doğal ürünleri eş, dost ve komşularla paylaşıyoruz. Bazen de İstanbul’a koli koli ürün gönderiyoruz. Biz Anadolu insanları olduğumuz için inancımız gereği tüm canlılara saygılıyız. Bir tane yavru köpek sahiplendim. 17 günlüktü, bana geldiğinde 5 aylık oldu" dedi. "Yoğun trafikten sıkıntı çekiyorduk, yapmak istediklerimizi yapamıyorduk” İstanbul’da yaşarken en çok trafik probleminde şikayetçi olduğunu kaydeden Elmas, "İstanbul’da otursaydım bu imkanlara sahip olamayacaktım. Doğa ile baş başa yaşarken de insanlara, canlılara ve doğaya zarar vermeden hayatımızı sürdürmemiz gerek. Burası benim tüm negatif enerjimi attı. İstanbul’da stres içerisindeydik. Bir yerden bir yere giderken yoğun trafikten sıkıntı çekiyorduk, yapmak istediklerimizi yapamıyorduk” diye konuştu.