- 14 Şubat 2013 Perşembe 12:27

UZMANLARDAN GÖZ TANSİYONU UYARISI

A
A
A
UZMANLARDAN GÖZ TANSİYONU UYARISI

Manisa Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İlker Biçer, halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen glokomun tedavisinde kullanılan ilaçlarla ilgili olarak, ``Glokom ilaçları görmeyi koruyabilir, ancak yan etkileri de vardır`` dedi.
Manisa`da göz alanında yaptığı başarılı çalışmalarla adından söz ettiren Manisa Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İlker Biçer, göz tansiyonu (glokom) hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Göz tansiyonunun sinsi ilerleyen bir rahatsızlık olduğunu belirten Biçer, her hastalıkta olduğu gibi erken tedavinin çok önemli olduğunu dile getirdi. Biçer, ayrıca glokom tedavisinde Türkiye`de sadece İstanbul`da bir özel hastanede bulunan trabektom cihazını da Manisa Devlet Hastanesi`ne kazandırdıklarını ifade ederek, yaklaşık bir aydır glokom rahatsızlığı olan vatandaşların tedavisine başladıklarını vurguladı. Göz tansiyonunun tanımını yapan Biçer, ``Gözün görüntüyü gözden alıp beyine ileten kısmının görme sinirinin hastalığıdır. Bir elektrik kablosunun birçok telin birleşiminden oluşması gibi görme siniri de birçok sinir lifinin birleşiminden oluşmaktadır. Görme siniri hasarı geliştiğinde görme alanında kör noktalar oluşmaktadır. Kör noktalar genellikle görme siniri hasarı belirgin derecede ilerleyene kadar fark edilememektedir. Tam görme siniri hasarı gelişimi körlükle sonuçlanır. Görme siniri hasarı gelişiminin önlenmesinde erken tanı ve tedavi anahtar rol oynar. Göz içerisinde humor aköz denen bir sıvı dolaşmaktadır. Göz içerisinde sağlıklı bir basınç düzeyini korumak için salınan sıvı miktarına eşit düzeyde sıvının mikroskopik drenaj sisteminden boşaltılması gerekmektedir. Göz kapalı bir yapı olduğundan sıvının gözü terk ettiği ön kamera açısında blokaj olursa sıvı göz içerisinde birikir. Göz içinde artan sıvı basıncı görme sinirine bası uygulayarak hasar verir`` dedi.
NASIL TANI KONULUR?
Glokom taraması için sadece göz basıncının ölçülmesinin yetmeyeceğini kaydeden Biçer, şöyle konuştu:
``Tam bir göz muayenesi gereklidir. Muayene esnasında göz hekimi göz içi basıncı ölçer (tonometri), göz içi sıvısının drene olduğu açıya bakar (gonyoskopi), görme sinirinde hasar olup olmadığına bakar (oftalmoskopi). Ger iki gözün görme alanı (perimetri) testi yapılır. Görme sinirlif analizi (OCT) yapılır. Bu testler düzenli bir şekilde tekrarlanarak değişiklikler takip edilir. Glokom gelişimi açısından dikkate alınması gereken birçok risk faktörü vardır. En önemli risk faktörleri arasında yaş, artmış göz içi basıncı, ailede glokom hikayesi, miyopi ve hipermetropi, eski göz yaralanmaları, korneanın ince olması, sistemik sağlık sorunları, diyabet, migren ve dolaşım bozuklukları sayılabilir. Göz hekimi bütün bu faktörleri dikkate alarak göz tansiyonu tedavisine başlayabilir ya da kişiyi muhtemel göz tansiyonu adayı olarak sıkı takibe alabilir. Yüksek risk taşıyan kişiler görme sinirinde olabilecek erken belirtileri yakalamak üzere düzenli takip edilmelidir.``
``FARK EDİLMEDEN İLERLEYEN BİR RAHATSIZLIK``
Göz tansiyonunun tedavisi konusunda da bilgi veren Dr. Biçer, ``Glokomun verdiği hasarın geri dönüşü mümkün değildir. Göz içi basıncını düşürmek glokom tedavisinin bilinen tek yoludur. Göz damlası, lazer cerrahisi ve ameliyat göz içi basıncını düşürerek hasar gelişimini önlemek için kullanılabilen yöntemleridir. Bazı vakalarda ağızdan alınan ilaçlar da kullanılabilmektedir. Glokomun hangi tipi olursa olsun periyodik muayeneler görme kaybını önlemek için çok önemlidir. Glokom siz fark etmeden ilerleyebileceğinden tedavinin zaman zaman yeniden düzenlenmesi gerekebilir`` diye konuştu.
Glokomun genellikle her gün kullanılan damlalar ile tedavi edildiğini anlatan Biçer, ``Bu damlalar aköz sıvının üretimini düşürerek veya ön kamera açısından geri emilimini artırarak göz içi basıncını düşürür. Glokom ilaçları görmeyi koruyabilir, ancak yan etkileride vardır. Gözde yanma batma, gözde veya göz çevresinde kızarıklık, çarpıntı, astım hastalarında solunum değişiklikleri, ağız kuruluğu, kirpiklerde uzama, görme bulanıklığı, göz rengi değişimi gibi yan etkiler oluşabilir. Lazer cerrahisi farklı glokom tipleri için kullanılabilir. Açık açılı glokomda göz içi sıvısının drene olduğu trabekulum dokusuna lazer uygulanır. Kapalı açı glokomunda lazer irisde bir pencere açarak sıvı akışını düzeltmek için kullanılır. Ameliyatla glokom tedavisi uygulandığında mikrocerrahi aletlerle göz içi sıvısının gözden boşalması için yeni drenaj kanalları yaratılır. Hekim görme sinirini korumak için gerek duyduğunda cerrahi önerebilir. Cerrahi sonrasında hasta genellikle aynı gün evine gönderilebilmektedir. Kliniğimizde klasik glokom ameliyatları yanı sıra en güncel teknoloji trabektom cihazı ile de hizmet vermenin mutluluğunu yaşıyoruz`` şeklinde konuştu.
DEVLET HASTANESİNİN BÜYÜK BAŞARISI
Manisa Devlet Hastanesi`nin Türkiye`de sadece İstanbul`da özel bir hastanede bulunan trabektom cihazını temin ederek, kullanmaya başladığını belirten Dr. Biçer, 40 bin euroluk bu cihazla hastalara 10 dakikalık bir işlem uygulandığını söyledi. Cihaz hakkında bilgi veren Biçer, ``Kliniğimizin bir aydır sahip olduğu trabektom cihazı Türkiye`de İstanbul`da bir özel hastane dışında kullanılan tek cihazdır. Trabektom cihazını kullanmadan önce, cerrahi müdahalede konjonktiva ve sklera dokusunun geniş olarak açılması gerekirdi. Bu tip bir cerrahi hastanın gözünde aynı zamanda travma oluşturmaktadır. Trabektom yardımı ile yapılan yeni minimal invazif cerrahi yöntem ile gözde geniş kesiler yapılmasına gerek kalmamaktadır. Yaklaşık 40 bin euroluk bu cihaz çıplak gözle bakıldığında basit bir iğneye benzemektedir. İşlem korneaya yapılan 1.7 mm`lik küçük bir kesiden uygulanmaktadır. Göz içerisinde sıvının drenajına engel oluşturan trabekulum dokusu cihazın ucundaki radyofrekans koter yardımıyla alınmaktadır. Böylece sıvının tekrar olağan yolundan engelsiz akımı temin edilmektedir. Uygulamanın riskleri düşüktür, çoğunlukla komplikasyonsuz 10 dakikada gerçekleştirilebilir bir işlemdir. Hastanın işlem sırasında uyutulması gerekmemektedir, genellikle lokal anestezi ile uygulanabilir. Yeni cerrahi yöntem ile göz içi basınç yüzde 30 kadar düşürülebilmektedir. Bu nedenle göz içi basıncının hafif-orta derecede düşürülmesi gereken hastalarda uygulama ideal sonuç vermektedir. Ancak göz basıncının çok yüksek olduğu hastalarda trabektom uygun değildir. Bu tip vakalarda konjontivanın geniş açıldığı klasik yöntemin uygulanması gereklidir. Yaklaşık olarak glokom ameliyatı olan hastaların yarısı trabektom uygulamasından yarar görebilir`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.